Bölge Adliye Mahkemesince, davalı bankanın davacı şirket ile herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığı, davacı şirketin kredi sözleşmesinin tarafı da olmadığı, taşınmazı satın alan dava dışı İlkay ile davalı banka arasında kredi sözleşmesi düzenlendiği, alınan ekspertiz raporu sonucunda dava dışı alıcının kredisinin onaylandığı, tapuda alım satım işleminin yapıldığı, şirket yetkilisinin tapu memuru huzurunda alım satım bedelinin nakden alındığı yönünde beyanda bulunduğu, davalı bankanın ipotek bedelini davacı satıcıya ödeme yükümlülüğünün bulunmadığı, dava dışı alıcının, ipotek bedelinin, kredi bedelinin davacı satıcıya ödenmesi yönünde davalı bankaya talimat verdiğine ilişkin bir delilin dosyaya sunulmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir....
Davacının 4 arkadaşı ile birlikte sendikal örgütlenmede öncülük yaptığı ve bu işçilerle beraber aynı tarihlerde iş akitlerinin feshedildiği istinaf sebebi olarak bildirilmiş ise de,bu işçilerden iş akdi 26/05/2017 tarihinde feshedilen işçi İlkay Çetin' in sendikal tazminat talebi reddedilmiş, İzmir Bam 19. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Ve yine iş akti 14/06/2017 tarihinde feshedilen ve davacının sendikal örgütlenmede birlikte yer aldığını iddia ettiği Bahar Turan tarafından açılan davada reddedilmiş, verilen karar İzmir Bam 15. Hukuk Dairesi tarafından istinaf talebi esastan reddedilerek kesinleşmiştir. Mahkemenin gerekçeli kararında belirttiği şekilde davacının iş akdinin feshedildiği tarihi takip eden 2 aylık süreçte 20 kadar işçinin sendikaya üye olduğu, Haziran ayında davacı ile birlikte işten çıkarılan 5 sendika üyesi işçi olmasına rağmen bu dönemde davalı işyeri işçilerinden sendikaya üye olmaya devam edenlerin bulunduğu sabittir....
A Y İ L A M I Sanıklar 17.05.2007 tarihli celsede kaşı taraf ile uzlaşmak istediklerini beyan ettikleri halde, katılan ... ve vekiline bu suç uzlaşma kapsamına alındıktan sonra 5271 sayılı CMK. nun 253. ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma teklif edilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde geceleyin konut dokunulmazlığı bozma suçundan mahkumiyet hükmü kurulması, B)-Konut dokunulmazlığını bozma suçunu iki kişi birlikte işleyen sanıklar ... ve ... hakkında bu suçtan tayin edilen cezalarda 5237 Sayılı TCK.nun 119/1-c maddesi uyarınca artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, C)-Sanık ...’nın şikayetçi ...’e karşı kasten yaralama suçunda kullandığı kazma sapının biçimi ve özelliklerine göre, 5237 Sayılı TCK.nun 6. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde açıklanan saldırı ve savunmada kullanılmak üzere yapılmış veya saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli eşya niteliğinde olduğundan silahtan sayılması gerektiği ve Bilirkişi İlkay...
İlk derece mahkemesince; davalı ile dava dışı finans kurulu arasında 06/08/2013 tarihinde 60 ay vadeli 30.000 TL tüketici kredisi kullanıldığı, 06/01/2016 tarihine kadar bazı dönemlerin gecikmeli olarak ödendiğini, 04/03/2016 tarihinde yapılandırma yapılmasına onay verilip 07/03/2016 tarihli 40 eşit taksitli yeni ödeme planı oluşturulduğu, banka tarafından gönderilen ses kayıtlarında şahsın yeni plana uygunluk verdiği ve 29/02/2016 tarihli borç bakiyesi olan 20.244,12 TL üzerinden 40 ay eşit taksit ödemeli yapılandırma yapıldığı, yeni ödeme planı çerçevesinde taksitlerin ödenmediği, 15/06/2016 tarihinde ihtarname hazırlandığı ve davalıya söz konusu ihtarnamenin tebliğ edilemediği, 21/04/2017 tarihinde icra takibi başlatıldığı, söz konusu krediye ilişkin faiz hesaplamalarının ihtarnamenin davalının eline ulaşmamış olması durumuna göre hesaplandığı ve temerrüt faiz hesaplanmasında bu hususun dikkate alındığı, bilirkişi İlkay Kocamaz Öksoy tarafından yapılan ana para ve uygulanabilecek faiz...
Davalı duruşmada tekrarladığı cevap dilekçesinde özetle; davacı İlkay ile kendisini aldatması nedeniyle boşanmaya karar verdiklerini, müşterek çocuk Bedia' nın anneannesinde kalacağı konusunda anlaştıklarını ve 25.000,00- TL parayı Bedia için kullanılması amacıyla davacıya teslim ettiğini, davacının boşanma davasında müşterek çocuk için nafaka talep etmediğini ve ileride de talep etmeyeceğini beyan ettiğini, ancak davacının aradan geçen zamanda Bedia' yı kendisine göstermediğini ve anneannesine de bırakmadığını, kendisinin şuanda çalıştığı bir işinin olmadığını, annesinin yanında kalarak üniversiteyi tamamlamaya çalıştığını, bütün maddi ihtiyaçlarını annesinin karşıladığını belirterek, davanın reddine ve müşterek çocuk Bedia' nın velayetinin davacıdan alınarak tarafına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
dan tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, yaşı küçük İlknur ve İlkay Yıldızlı'ya anne ve babası ... ve ... tarafından velayeten açılan manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile, 5.000,00'er TL manevi tazminatın taleple bağlı kalınarak ölüm tarihi olan 20/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ...' dan tahsili ile yaşı küçüklere velayeten anne ve babası ... ve ...'...
Dosya içeriğine göre; mağdur ... hakkında; sanık ...’ın kardeşi, sanık ...’in kızı olan tanık ... arasında Bafra Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/110 esas ve 2014/127 karar sayılı dosyasında sanık olan İlkay hakkında CMK.nun 223/2-e maddesi uyarınca beraat kararı verildiği, suç tarihinde tanık ...’nın 18 yaşını doldurmuş olması, sanık ... ile tanık ... arasında 5 yıldır süren gönül ilişkinin olması da dikkate alınarak mağdur ...’dan gelen ve haksız tahrik oluşturan davranış olmadığı halde mağdur ...’a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükümde tahrik hükümleri uygulanarak eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....
Arazi niteliğindeki Düzce ili, ... ilçesi, Konuralp Mahallesi 4489 sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir. 3. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı objektif değer artış değer oranı ve arta kalan kısma uygulanan değer azalış oranı uygun görülmüştür. 4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir....
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ÇAĞRI KONURALP GÜRLER'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü: HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle, 1. Temyiz isteminin reddine, 2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:......
Arazi niteliğindeki Düzce ili, ... ilçesi, Konuralp Mahallesi, 2483 sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesine ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve boru hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle daimi ve geçici irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir. 3. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve değer düşüklüğü oranı uygun görülmüştür. 4....