İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; şikayete konu icra takibinin, şikayetçinin murisi hakkında başlatıldığı ve muris hayatta iken itirazın iptali kararı üzerine takibin kesinleştiği, şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin borca itiraz hakkı vermeyip bunun muhtıra olarak kabulü gerektiği, kaldı ki ödeme emri tebliğ tarihine göre şikayetin 7 günlük süre içerisinde de yapılmadığı ve takipte kamu düzeni yönünden de bir aykırılık bulunmadığı, şikayetçinin mirası reddettiğine dair bir iddiası olmadığından haczin kaldırılması talebinin yerinde görülmediği, istirdat davasının ise genel mahkemede yargılamayı gerektirmesi nedeniyle reddi gerektiğinden bahisle ödeme emrinin iptali talebinin süreden, haczin kaldırılması ve istirdat talebinin ise esastan reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
GEREKÇE : Dava, davacının sebepsiz zenginleşme temeline dayalı olarak başlatmış oolduğu takibe ilişkin itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davası, İİK'nun 67. maddesinde düzenlenmiş kendine özgü bir dava türü olup, icra takibine sıkı sıkıya bağlıdır. Geçerli bir ilamsız icra takibinin bulunması, borçluya gönderilen ödeme emrine süresi içerisinde itiraz edilmesi bu dava için özel bir dava şartı olarak öngörülmüştür. İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış icra takibi bulunması dava şartı olup HMK'nın 138 ve 140. maddeleri gereğince dava şartlarının öncelikle incelenmesi gerekmektedir. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 50/1. maddesine göre "para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur." Davalı icra takibinde borca ve yetkiye itiraz ederek adresinin bulunduğu Ankara İcra Müdürlüğünün takipte yetkili olduğunu belirtmiştir....
Alacaklı, tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemeye veya mahkemede dava açmaya mecburdur. İcra mahkemesi, itirazın kaldırılması talebini reddederse alacaklının kararın tefhim veya tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dava açması lazımdır.” hükmünü içermektedir. İİK'nun 264/2. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararına dayalı olarak icra takibi yapan alacaklı, borçlunun ödeme emrine itirazını gidermek için, itirazın tebliğinden itibaren yedi günlük hak düşürücü sürede, icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemek veya mahkemede iptalini sağlamak üzere dava açmak zorundadır. Bu (7) günlük süre borçlunun itirazının alacaklıya tebliğ edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Alacaklı, borçlunun ödeme emrine itiraz ettiğini başka şekilde öğrenmiş olsa bile, borçlunun itirazı kendisine tebliğ edilmedikçe, 7 günlük süre işlemeye başlamaz ( Yargıtay 12....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2020/105 ESAS, 2020/187 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın Kaldırılması Ve Tahliye KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olup, söz konusu karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacağın tahsili amacıyla Erzurum 1. İcra Müdürlüğü'nde 2019/9960 Esas sayılı icra takibi ile başlattıkları ilamsız takibe vasi T4 ve borçlu T3 haksız itirazları üzerine takibin durdurulduğunu, alacağın kesinleştiğini, borçluların itirazlarında haksız olduğunu belirterek; haksız itirazın kaldırılmasına borçluların % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İtirazın Kaldırılması -Tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın kaldırılması, tahliye ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekilince yazılı kira sözleşmesine dayanılarak başlatılan 14.12.2010 tarihli icra takibinde, 2010 yılı Temmuz, Kasım, Aralık ayları ödenmeyen 9000 TL kira parasının tahsili ve tahliye isteminde bulunulmuştur....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/546 esas ve 2021/386 karar sayılı kararıyla feshedildiğini, itirazın kaldırılmasına konu icra takibinde talep edilen kiraların fesih anına kadar ödenmeyen kiralar olduğunu, takip dayanağının kira sözleşmesi olduğunu ve borçlu davalının kira ilişkisine, kira miktarına ve kira sözleşmesine itiraz etmediği için artık takip dayanağı kira sözleşmesinin İİK.nun 68.maddesinde sayılan belgelerden olduğunu, davalı borçlunun takibe konu kira bedellerinin ödendiğini İİK'nin 269/c maddesinde sayılan belgelerle ispat etmek zorunda olduğunu, dosya içerisine gelen banka kayıtlarına göre de takibe konu kira bedellerinin ödenmediğinin ortaya çıkacağını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE:Uyuşmazlık, kira sözleşmesine dayalı genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. İzmir 4....
İcra Müdürlüğü'nün 2009/17555 esas sayılı takip dosyasında takibe itirazının iptaline, takibin 22.467,30 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 19 oranını aşmamak üzere değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına, davalı aleyhine % 40 oranında inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Haciz yoluyla ilamsız icra takibinde ödeme emrini alan borçlu icra dairesinin yetkisine, takip konusu borca ve takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edebilir. İtiraz dilekçesinde yetkiye, borca ve imzaya itirazını açıkça belirtmesi gerekir. Somut olayda borçlu 22/10/2009 tarihli itiraz dilekçesinin konu bölümünde yetkiye ve takibe itiraz şeklinde itirazda bulunduğunu bildirmiş ise de açıklama bölümünde takip yapılan İzmir İcra Müdürlüğü'nün değil Karşıyaka İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu belirterek bu sebeple icra takibine ve yetkiye itiraz etttiğini bildirmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 68. maddesi uyarınca ilamsız icra takibinde borçlunun borca itirazının kesin olarak kaldırılması istemine ilişkindir. Davalı tarafından davacı ismine düzenlenen tanzim tarihi olmayan 10/01/2018 ödeme tarihli senede dayanılarak, Bayındır İcra Müdürlüğünün 2019/769 Esas sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibine başlandığı, davalının icra müdürlüğüne sunduğu itiraz dilekçesinde, takip dayanağı belgeye ve belgede yer alan tüm kayıtlara, borca ve fer'ilerine itiraz ettiği, takibe konu düzenleme tarihi olmayan senetteki imzanın davalı tarafından açıkça inkar edilmediği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı belgenin, TTK. kapsamında kambiyo senedi vasfında olmaması, mücerret borç ikrarını içeren belge olma niteliğini etkilemez. Bu durumda, davacının itirazın kaldırılması için dayandığı belge, borç ikrarını içeren yazılı belge niteliğinde olup, İİK'nın 68. maddesinde sayılan belgeler kapsamındadır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2020 NUMARASI : 2020/477 E. 2020/693K. DAVA KONUSU : İcra Takibine İtirazın Kaldırılması KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; davalıya dükkan satmak için anlaşıp kaparo alındığını, aralarındaki sözleşmeye göre cayan tarafın 50.000,00- TL cayma bedeli ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, davalının dükkanı almaktan vazgeçtiği gibi 50.000,00- TL cezai şartıda ödememesi sebebiyle İzmir 16. İcra müdürlüğünün 2020/7468 esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı borçlunun takibe ve borca itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklının, borçlu aleyhine genel haciz yolu ile başlattığı ilamsız icra takibinde, borçlunun, takipten sonra işleyecek faizin, dönem dönem değişen ticari faiz oranlarına göre hesaplanarak dosya borcunun belirlenmesi talebinin icra müdürlüğünce reddedildiğini, bu durumun yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünce verilen kararın iptali ve takipten sonra işleyecek faizin dönem dönem değişen ticari faiz oranlarına göre hesaplanması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ... 8. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 24/04/2017 tarih ve 2017/264 E. - 2017/496 K. sayılı kararı ile hukuki yarar yokluğu nedeniyle şikayetin usulden reddine karar verildiği, borçlunun şikayetin reddi kararına karşı istinaf yoluna başvurduğu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8....