Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, Hukuk Genel Kurulu'nun 09.04.2008 tarih ve 2008/12-310 Esas sayılı kararı gereğince çiftçilere yapılan doğrudan gelir desteği ödemelerinin haczinin mümkün olduğundan şikayetin reddine karar verilmiş, ancak ilerleyen dönemlerde doğacak alacaklara ilişkin haciz yapılamayacağı şikayeti konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 13.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece, borçlu vekilinin dayanak ilamın kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı şikayeti hakkında karar verilmekle yetinilmek gerekirken, talep konusu olmayan haczedilmezlik hususunda yapılan değerlendirme ile sonuca gidilmesi doğru değildir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 19.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......

      emri gönderilemeyeceği yönündeki istemi ilama aykırılık şikayeti niteliğinde olup, süresiz şikayet konusu yapılabilir....

        İcra Hukuk Mahkemesi'nce iptal edilerek, faiz ve yasal kesintilerle ilgili itirazlarının yeniden gönderilecek icra emrinin tebliğinden sonra değerlendirilmesine karar verilmesine rağmen, yeni bir icra emri gönderilmeden teminatın paraya çevrildiğini, daha sonra icra emri gönderildiğini, alacaklı vekilinin 28.02.2008 tarihli icra dosyasına ibraz ettiği dilekçesinde asıl alacakların yasal kesintileri yapılarak kapak hesabı yapılmasının istenmesine ve kapak hesabının bu isteme uygun olarak yapılmasına karşılık, yeni gönderilen icra emrinde alacaklı vekilinin talebi ve kapak hesabına aykırı olarak asıl alacakların yasal kesintisi yapılmadan istenildiğini, faizin fahiş olduğunu açıklayarak, ..., ...ve ...ndan fiilen uygulanan faiz oranlarının bildirilmesinin istenilmesini, alacaklı vekilinin talebi ve kapak hesabına aykırı düzenlenen icra emrinin iptalini, faiz miktarının yeniden belirlenmesini istemiştir....

          Dava dilekçesi dikkatle irdelendiğinde davacının münhasıran talebinin 21/06/2019 tarihli kapak hesabında ki 61.532,99 TL faiz kaleminin yanlış hesaplandığı, takipte kesinleşen miktar olarak 139.990,24 TL üzerinden hatalı hesaplama yapıldığı yönünde olup bu kapak hesabı ve bu kapak hesabına dayalı 24/06/2019 tarihli muhtıranın iptaline ilişkin olduğu tartışmasızdır. Ancak müdürlükçe gene davacının talebi üzerine yeni bir kapak hesabı yapıldığı bu kapak hesabının yargılama sırasında verilen cevap dilekçesinden de anlaşılacağı üzere alacaklı yanında kabulünde olduğu sabittir. Hal böyle olunca artık şikayete konu edilen kapak hesabı ve muhtıra taraf iradeleriyle hükümsüz hale gelmiş olup mahkemenin taleple ilgili hükmü doğrudur....

          Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Tuzluca İcra Müdürlüğü'nün 2008/199 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte, icra müdürlüğü tarafından 03/01/2020 tarihli kapak hesabı yapıldığı, bu hesaba göre bakiye borcun çıktığı ve şikayetçinin maaşına konulan hacizden kesinti yapılmaya devam edildiği, şikayet üzerine ilk derece mahkemesince alınan 08/03/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre ödeme tarihleri ve tutarlarının tek tek belirlendiği, işlemiş faiz hesabının ve takip süresince işleyen faiz ile yapılan ödemelere ilişkin karşılaştırmaların detaylı olarak yapıldığı bilirkişi raporunun denetime ve hüküm vermeye elverişli olduğu, bu hali ile bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, 7.405,27- TL fazla kesinti yapıldığının anlaşıldığı ve söz konusu bilirkişi raporu doğrultusunda ilk derece mahkemesince kapak hesabının iptali ile konulan hacizlerin kaldırılmasına yönelik karar verildiği ve verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gibi, bir kısım aleyhine şikayet...

          dosyanın yeniden görülmesi için mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          -USD üzerinden itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmiş gibi bir algı oluşturarak ilamı değiştirmeye ve ilama farklı anlamlar yüklemeye çalıştığını, davacı vekilinin 772.113,45 USD üzerinden hesap yapılması, icra inkar tazminatının ve faiz hesabının da bu miktar üzerinden hesaplanması talebinin haksız ve ilama aykırı olduğunu, davacı/alacaklının 3095 sayılı Kanun'un 4/a maddesi uyarınca yabancı para borcuna bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanması gerektiği iddiasının mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece Mahkemesi; 01/03/2021 tarihli bilirkişi raporuna itibarla Beykoz İcra Müdürlüğünün 2021/54 esas sayılı dosyasındaki 15/01/2021 tarihli kapak hesabının iptali ile 21/01/2021 tarihi itibariyle dosya kapak hesabının 2.621.389,09 TL olarak tespitine karar vermiştir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın kesinleşmesine müteakip icra müdürlüğünden haciz talep edildiğini ve ayrıca 10.000,00 TL'lik tazminat için sehven ödeme emri düzenlendiğini, daha sonra ise hatanın farkedildiğini ve taleplerinden rücu edilerek hatanın düzeltildiğini, bu durumda davanın konusuz kaldığını, icra müdürlüğünden istenilen kapak hesabında da 10.000,00 TL'lik icra inkar tazminat tutarının hesapta yer almadığının açıkça görüldüğünü, bu durumda geçersiz hale gelmiş bir icra emri için karar verilmesine yer olmadığını, bu sebeplerle; yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Uyuşmazlık, ilamlı takipte, ilama aykırılık şikayeti niteliğindedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meskeniyet Şikayeti Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Mahkeme kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca ONANMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 13.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu