SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle ÎİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 24.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Takipte alacak kalemlerinin tek tek gösterilmesi ve faiz talebinin de yine ilama uygun olarak istenilmesi gerekir. Somut olayda borçlu, ilama aykırı olarak fahiş faiz talebinde bulunulduğu hususunuda şikayet konusu yapmıştır. Mahkemece şikayetin esasının incelenmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken faiz şikayeti yönünden de süre aşımı nedeniyle şikayetin reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 28.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
bu tarih belirlenerek kapak hesabı yapılmasına, doğmuş ve doğacak her türlü yasal haklarının saklı tutulmasına, her türlü harç ve masraf ve ücretin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece, Hukuk Genel Kurulu'nun 09.04.2008 tarih ve 2008/12-310 Esas sayılı kararı gereğince çiftçilere yapılan doğrudan gelir desteği ödemelerinin haczinin mümkün olduğundan şikayetin reddine karar verilmiş, ancak ilerleyen dönemlerde doğacak alacaklara ilişkin haciz yapılamayacağı şikayeti konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 13.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
emri gönderilemeyeceği yönündeki istemi ilama aykırılık şikayeti niteliğinde olup, süresiz şikayet konusu yapılabilir....
Mahkemece, borçlu vekilinin dayanak ilamın kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı şikayeti hakkında karar verilmekle yetinilmek gerekirken, talep konusu olmayan haczedilmezlik hususunda yapılan değerlendirme ile sonuca gidilmesi doğru değildir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 19.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......
Davalı tasarımında kapak ve ızgara kenarları gövde renginden farklıdır....
İcra Hukuk Mahkemesi'nce iptal edilerek, faiz ve yasal kesintilerle ilgili itirazlarının yeniden gönderilecek icra emrinin tebliğinden sonra değerlendirilmesine karar verilmesine rağmen, yeni bir icra emri gönderilmeden teminatın paraya çevrildiğini, daha sonra icra emri gönderildiğini, alacaklı vekilinin 28.02.2008 tarihli icra dosyasına ibraz ettiği dilekçesinde asıl alacakların yasal kesintileri yapılarak kapak hesabı yapılmasının istenmesine ve kapak hesabının bu isteme uygun olarak yapılmasına karşılık, yeni gönderilen icra emrinde alacaklı vekilinin talebi ve kapak hesabına aykırı olarak asıl alacakların yasal kesintisi yapılmadan istenildiğini, faizin fahiş olduğunu açıklayarak, ..., ...ve ...ndan fiilen uygulanan faiz oranlarının bildirilmesinin istenilmesini, alacaklı vekilinin talebi ve kapak hesabına aykırı düzenlenen icra emrinin iptalini, faiz miktarının yeniden belirlenmesini istemiştir....
Davacının, davalıdan kapak sipariş etmesine ve termin tarihini 03.04.2020 tarihi olarak talep etmesine rağmen ve davacı tarafça ikaz edilmesine rağmen şişe ve kapak numunelerini 31.03.2020 tarihinde davalıya ulaştırdığı, siparişin mevcut bir kapak modeli üzerinden verilerek, ücretininin ödenmiş ve siparişin kesinleştirilmiş olması ve termin tarihi taleplerinde davacının ısrarcı olduğu e-posta yazışmaları ile anlaşılmakla, davacı her ne kadar ... ile numuneleri ve şişeleri gönderdiğini iddia etse de, şişelerin hangi tarihte teslim edildiğinin açıkça tespitinin mümkün olmaması, davalıca 31.03.2020 öncesi şişe numunesi teslim alındığı hususunun inkar edilmesi kapsamında, davalının şişe numunelerini beklemeden üretime başladığı değerlendirilmiştir....
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenle İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. ve 438. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 02.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....