Dava ... tespitinden önceki sebeplere dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece davacı tarafın iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Şahintepe Köyü ... çalışma alanında bulunan dava konusu 200 parsel sayılı taşınmaz 20.12.1977 tarihinde yapılan ... tespitinde 50750 metrekare yüzölçümü ile R. Ahır 279 tarih ve 229 sıra numaralı sicilden gelen 30.9.1954 tarih ve 3 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında kalması nedeniyle tapu kayıt maliki ... Çelebi mirasçıları olan davalılar adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları ise R.Ahır 279 tarih ve 229 sıra numaralı sicilden gelen 29.05.1954 tarih ve 24 sıra numaralı tapu kaydına dayanmışlar ve murisleri tapu kayıt maliklerinden Dilşah Elma (Özer) ve ... Elma (Nahırcı)'nın davalıların tutunduğu 30.09.1954 tarih ve 3 sıra numaralı tapu kaydına esas satışa konu tapu işleminin yapılmadığı iddiasında bulunmuşlardır. Dosya kapsamında ... teknikeri M....
Kararı, davacılardan ... vekili temyiz etmiştir. 1A)Davacı İİK'nın 94. maddesine dayalı olarak dava açtığına, diğer davacı yüklenici aleyhine icra takibi yaparak alacağına kavuşamadığına, yüklenici ile davalı arsa sahipleri arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğuna, yüklenicinin edimini yerine getirmesi halinde davaya konu bağımsız bölümü hak edecek olmasına, bu davanın kabul edilmesi halinde yüklenici adına tescil yapılabilecek olmasına, yüklenici adına tescil edilen taşınmazın satışı istenmek suretiyle davacının alacağına kavuşabilecek olmasına göre, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerekir. B)Yüklenici ile davalı arsa sahipleri ve diğer arsa sahipleri Şükran Kök ve Hatice Ubcin arasında 23.05.2007 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunmasına, bu davada davalı olarak ....'...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık İİK'nın 94. maddesine dayalı olarak açılan, yüklenicinin arsa sahibinden hak ettiği ancak tapuda adına intikal ettirilmemiş taşınmazlardan, tahsil tarihi itibariyle icra dosyası alacağını karşılayacak miktarda bağımsız bölümün yüklenici adına tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 2004 sayılı İcra İflas Kanununun 94 ncü maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 97/1 nci maddesi ile 470 ve devamı maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Bu durumda mahkemece, İİK'nın 94/2. maddesine dayalı olarak açılan davada, adına taşınmazların tescili istenen borçluya husumet yöneltilmesine gerek bulunmadığı gözetilerek, anılan hükme dayalı olarak alınmış bir yetki belgesi bulunmadığı gerekçesiyle, tapu ve tescil istemine ilişkin davanın HMK'nın 114/2 ve 115/2. maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu istemle ilgili olarak adlarına tescil talep edilen kişilerin davada taraf olmadığı yönündeki yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış ise de, tapu iptal ve tescil istemine ilişkin karar sonucu itibariyle doğru olduğundan, hükmün, HUMK'nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek ve hüküm fıkrasında yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmişir. 2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; a) Dava, muvazaa nedeniyle...
Davalılar ... ve ... ile dahili davalı ... arasında da harici gayrimenkul satım sözleşmesi mevcut olup eser ya da arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi bulunmamaktadır.Yargıtay Büyük Genel Kurulu'na 09.02.2018 gün 2018/1 sayılı iş bölümü kararı ile 01.07.2016 tarihinden sonra 2004 sayılı İİK'nın 94. maddesine göre icra müdürlüğünden alınan yetkiye dayalı olarak yüklenici alacaklısı tarafından arsa sahibi aleyhine açılan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesini yapmakla Yargıtay 15. Hukuk Dairesi görevlendirilmiş ise de davalılar arasında arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi ile yüklenici-iş sahibi ilişkisi bulunmayıp davacı da yükleniciden alacaklı olan taraf konumunda değildir. Bu haliyle verilen kararın temyiz incelemesi görevi Dairemize ait olmadığı gibi genel ilkelere göre bozmadan sonra verilen kararların temyiz incelemesini yapma görevi bozma kararı veren Daireye ait olduğu ve ilk karar Yargıtay Yüksek 23....
Hukuk Dairesi 2011/94 E. , 2011/64 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.01.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
e 10.02.1967 tarihli satış akdiyle devrettiğini, ancak yapılan temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptali ile muris adına tesciline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında ölen davalı (davacı) ... mirasçıları kendilerini vekil ile temsil ettirmişler;diğer ölen davalı... mirasçılarına ise tebligat yapılmasına rağmen cevap vermemişlerdir. Davalı ... tarafından açılan birleşen davada davalı ..., davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, asıl ve birleşen davaların reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece "... miras bırakanın varlıklı bir kimse olduğu, mal satmaya ihtiyacının olmadığı, taşınmazların akitte gösterilen değerleri ile gerçek satış değerleri arasında açık ve aşırı fark bulunduğu, öte yandan mirasçılardan davacı ...'e kayden bir taşınmaz verilmediği, böylece tüm mirasçıları kapsar biçimde bir paylaştırma yapıldığından da sözedilemeyeceği, ayrıca davalı karşı davacı ...'...
e 10.02.1967 tarihli satış akdiyle devrettiğini, ancak yapılan temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptali ile muris adına tesciline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında ölen davalı (davacı) ... mirasçıları kendilerini vekil ile temsil ettirmişler;diğer ölen davalı İsmail mirasçılarına ise tebligat yapılmasına rağmen cevap vermemişlerdir. Davalı ... tarafından açılan birleşen davada davalı ..., davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, asıl ve birleşen davaların reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece "... miras bırakanın varlıklı bir kimse olduğu, mal satmaya ihtiyacının olmadığı, taşınmazların akitte gösterilen değerleri ile gerçek satış değerleri arasında açık ve aşırı fark bulunduğu, öte yandan mirasçılardan davacı...'e kayden bir taşınmaz verilmediği, böylece tüm mirasçıları kapsar biçimde bir paylaştırma yapıldığından da sözedilemeyeceği, ayrıca davalı karşı davacı ...'...
Ayrıca 25/02/2012 -26/03/2012 tarihleri arasında ilân edilen 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine göre yapılan düzeltme çalışmaları vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) ile gösterilen kısmının orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve davalının dayandığı tapu kaydının oluşumuna esas ......
Yönetimi tarafından açılan davaların kesin hüküm nedeni ile reddine, davacı .... tarafından davaların ayrı ayrı kabulüne, dava konusu 370 ada, 6, 7, 8, 9, 10 ve 11 sayılı parseller yönünden 4999 sayılı Kanun gereğince yapılan orman tahdit çalışması tutanakları, krokileri ve aplikasyonların iptaline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşmiş orman kadastrosuna dayalı tapu iptali ve tescil davası ile kesin hükme dayalı olarak açılan orman kadastrosunun iptali davasıdır....