Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ve 9. maddeleri gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili İstinaf dilekçesinde özetle; borçluların borcunu ödememesi nedeniyle başlatılan takipte davacıların süresi içerisinde takibe yaptığı itiraz sonucunda İstanbul Anadolu 9. icra Hukuk mahkemesince takibin iptaline karar verildiğini, mahkeme kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğunu, sürecin devam ettiğini, hacizlerin kaldırılması kararının davacı açısından telafisi imkansız zararlar doğuracağını, ihtiyati haczin icra takip işlemi olmadığını, takibin iptaline karar verilmesinin ihtiyati haczin kaldırılması sonucunu doğurmayacağını, ihtiyati tedbir kararı hacizler konulduğundan ve takibin iptali kararı ile ihtiyati hacizler etkilenmeyeceğinden borçlu vekilinin talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacıların İstanbul Anadolu 4....

İcra Müdürlüğünün 2009/5935 E. dosyasından maliki olduğu Adana İli Yüreğir Tapu Sicil Müdürlüğünde kayıtlı Karşıyaka Mahallesi 3063 ada 28 parselde kayıtlı taşınmaz üzerine konan haczin İİK. 106 ve 110 maddelerine göre hükümsüz kaldığından bahisle vekaleten fekkinin talep edildiğini, taleplerine müdürlüğün red kararı verdiğini, İstanbul 24. İcra Müdürlüğünün 2009/5935 E. Sayılı dosyasından verilen, taraflarınca yapılan İİK 106/ ve 110.Maddesine göre taşınmaz haczi fekki için 30/03/2018 tarih 4967486727 işlem numarası ve 17/04/2019 tarih ve 5912372938 işlem numarası ile uyaptan gönderilen İİK 106 ve 100.Maddesine istinaden konan haczin fekki talebine dair hangi taleplerine ait olduğu anlaşılmayan bila tarihli dosya aslının olmadığından bahisle verilen red kararının kaldırılmasını ve talep konusu haczin fekkini talep etmiştir....

İstinaf Sebepleri Üçüncü kişi vekili, dava konusu mahcuzların müvekkiline ait taşınmazın bütünleyici parçası olduğundan haczin kaldırılması gerekirken, bu konuda hiçbir delil toplanmadan karar verildiğini, haczin yapıldığı taşınmazın müvekkili tarafından icra dosyasından yapılan ihale ile satın alındığını, eski çalışanların büyük kısmı ile anlaşma sağlanarak istihdamlarının sağlanması ve bir an evvel üretim faaliyetlerine girişilmesinden mütevellit eski firmaya ait evrakların müvekkili firmada bulunabilmesinin kaçınılmaz olduğunu, evrakların güncel olmadığını, borçluyla müvekkilinin ilgisinin olmadığını belirterek şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. C....

    Mersin 3.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/402 esas 2019/402 karar sayılı dosyasının Uyap sistemi üzerinden incelenmesinde ; davacının Memoil Akaryakıt...Ltd.Şti, davalıların Halikan Pet...Ltd.Şti, T5 ve istihkak iddia eden 3.kişi Öz Köroğlu...Ltd.Şti. olduğu, davanın İİK. 99 maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilen 22/03/2019 tarihli haczin İİK. 96- 97 maddesine göre yapılmış sayılmasına ilişkin şikayet olduğu, yargılama neticesinde şikayetin kabulü ile, Kuşadası icra Müdürlüğü 2017/259 Talimat sayılı dosyası ile 22/03/2019 tarihinde İİK 99. Maddesine göre yapılmış olan haczin İİK 99....

    .ye, 78/5000’lik kısmını....’ye) satarak devrettiği, ...’in tasarrufun iptali davasına dahil edilmediği, icra takip dosyasında 09.04.2013 tarihinde borçlu vekilinin İİK’nın 106 ve 110. maddeleri uyarınca haczin kaldırılmasını talep ettiği ve icra müdürlüğünce talep gibi işlem yapılmasına karar verildiği, İstanbul Anadolu 10....

      Somut olayda, davacı borca kısmen itiraz ederek, yaşlılık aylığına konulan haczin haczedilmezlik itirazıyla kaldırılması için şikayette bulunmuştur. Yine İcra Mahkemesi takibin kesinleşmesinden sonraki devrede de İcra Mahkemesine yapılan borca itirazı İİK. hükümlerine göre inceleyip sonuçlandırmakla görevlidir. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye (İcra Mahkemesi sıfatıyla) Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Hanak Asliye (İcra Mahkemesi sıfatıyla) Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 05.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi...

        Bu husus da bulunmadığından İİK 106-110 maddeleri uyarınca haczin düşmüş olduğunun anlaşılmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          HMK 25. ve HMK 33.madde birlikte değerlendirildiğinde davacının talebinin haczin kaldırılması olduğu, dayandığı vakıalarında bu kaldırmaya temel teşkil etmek için ileri sürdüğü görülmekle HMK 26.maddeye aykırılıktan söz edilemeyecektir. İİK 83/a maddesinde açıkça İİK 82 ve 83.maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmaların muteber olmayacağı düzenlenmiştir. Bu kapsamda önemli olan takibin kesinleşip kesinleşmediğinin tespitidir. Zira yukarıda belirtilen amir hüküm gereği kesinleşmeden verilen muvafakat geçersizdir. Somut olayda, borçlu tarafından ödeme emri kendi talebi üzerine icra müdürlüğünce icra dairesinde tebliğ edilmiş olup, borçlu tarafından verilen ikinci dilekçe ile hacze muvafakat edilmiştir. Borçlu tarafından verilen muvafakat, ödeme emrine ilişkin tebliğ talebi ile aynı gün verilmekle, icra takibinin kesinleşmesinden önce olduğu, dolayısıyla muvafakatinin geçersiz bulunduğu sabittir....

          Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 21,15 TL peşin harcın temyiz edene iadesine 28.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu