Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İş dosyası üzerinden murafaa duruşması yapılarak HMK'nın 389 ve devamı maddeleri gereğince mahkemenin yetkisiz olması sebebi ile ihtiyati tedbire itirazın kabulü ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmiş, bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine de Dairemizin 2022/59 Esas, 2022/94 Karar sayılı ilamı ile; "...1.İhtiyati tedbir talep edenin istinaf başvurusunun KABULÜ ile HMK m.353/1- b-2 uyarınca İSTANBUL 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'nin 2021/56 D.İş, 2021/56 Karar sayılı dosyası üzerinden verilen 03/12/2021 tarihli ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin verilen kararın KALDIRILMASINA, değişik iş sayılı dosyada ihtiyati tedbir kararına itirazın esas mahkemede değerlendirilmesi gerektiğinden, asıl mahkemesince karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine,.." karar verilmiştir. Dairemizin kaldırma kararından sonra D....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati tedbire itirazın incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati tedbir isteyen (davacı) vekili, taraflar arasındaki akaryakıt ve LPG bayilik sözleşmesi uyarınca müvekkiline ariyet olarak teslim edilen demirbaşların teminatı olarak verilen 150.000 TL bedelli teminat mektubunun, söz konusu demirbaşların karşı tarafa teslim edilmiş olduğu gözetilerek nakde çevrilmesinin önlenmesi konusunda ihtiyati tedbir isteminde bulunmuştur. Mahkemece istem uygun görülerek ihtiyati tedbir kararı verilmiştir....

      İddia, savunma ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı vekilinin Mahkememiz tarafından verilen ihtiyati tedbir kararına karşı 12/10/2020 tarihli düplik dilekçesi ile itiraz ettiği, tedbir kararının 24/03/2020 tarihinde verildiği ve iş bu kararın davalıya 28/05/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekillerince 11/06/2020 tarihli dilekçe ile süre uzatım talebinde bulunulduğu, fakat tedbire itiraza ilişkin bir ibareye rastlanılmadığı, tedbire itirazının yasal süresinin bir hafta olduğu ve tedbire itirazın yasal süresinde yapılmadığı anlaşıldığından,davalı vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılması ve değiştirilmesi yönündeki talebinin reddine, " şeklinde karar verilmiştir....

        ın ihtiyati tedbire itirazının değerlendirilmesi için 31.03.2022 tarihinde yapılan duruşma sonucunda verilen 07.04.2022 tarihli ara karar ile "ihtiyati tedbir kararından sonra ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını gerektiren bir durum olmadığı, davalı vekilinin ileri sürdüğü hususların tedbirin kaldırılması nedenleri kapsamında sayılamayacağı ve tedbirin kaldırılması halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşabileceği gerekçesiyle ihtiyati tedbire yapılan itirazın reddine, süresi içerisinde ihtiyati tedbire ilişkin teminat yatırılmadığından HMK. madde 393 uyarınca ihtiyati tedbirin ortadan kalktığının tespitine" karar verilmiştir. Davacılar vekili; 01.04.2022 tarihli dilekçesi ile; mahkemece belirlenen teminatı 01.04.2022 tarihinde yatırdıklarını belirterek yeniden ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

          Sayılı kararı ile istinafa konu ihtiyati tedbire itirazın reddine dair ara kararın gerekçesiz olduğundan bahisle istinaf talebi kabul edilerek ara karar kaldırılmış, dairemiz kaldırma kararından sonra ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbire itiraz değerlendirilerek, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin "HMK 389 maddesinde mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı, ya da tamamen imkansız hale geleceği veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" hükmü ve taraflar arasında düzenlenen Kadıköy 16....

          yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir....

            HMK'nın 397/2. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde nihai kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğine; İhtiyati tedbir kararından sonraki döneme ilişkin fatura bedellerinin ödenmemesi halinde davalının elektriği kesme hakkının da baki olmasına göre, yerel mahkemenin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair kararı, usul ve yasaya uygun olup, istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddi dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              ATM'nin 2019/562 Esas - 2020/455 karar sayılı dosyasını göstermesinin kabul edilemez olduğunu,ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Talep; genel kurulda alınan kararların yürütülmesinin durdurulması kararına itirazın reddine ilişkin ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın Kararın Yürütülmesinin Geri Bırakılması başlıklı 449....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati tedbire itirazın incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati tedbire itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati tedbir isteyen (davacı) vekili, finansal kiralama sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle sözleşmeye konu taşınmazın tahliyesini ve müvekkiline tedbir yoluyla teslimini talep etmiş, istem uygun görülerek taşınmazın ihtiyati tedbir yoluyla davacıya yediemin sıfatıyla teslimine karar verilmiştir. İhtiyati tedbire itiraz eden (davalı) vekili, finansal kiralama sözleşmesinin imzalandığı tarihte şirket yetkilisinin Konya'da hastanede olduğunu, sözleşmenin geçerli olmadığını, sözleşmenin feshine ilişkin tebligatın şirket çalışanı olmayan kişiye yapıldığını belirterek ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir....

                  O halde, davanın açıldığı tarih itibariyle ihtiyati tedbirin kaldırılmasını isteyen davalı şirketin tapu maliki olmadığından dolayı ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmesinde hukuki yararının bulunmadığı ve dolayısıyla ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını isteyemeyeceği, diğer bir deyişle tedbire itiraz hakkının bulunmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmesi gerekirken süresinde yapılan itiraz başvurusunun süresinde olmadığından bahisle reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı ise de, davalı tarafın istinaf başvurusunun kanunun olaya uygulanmasında hata yapılmış olması nedeniyle ve belirtilen sebeple sınırlı olmak üzere kabulü ile, ilk derece mahkemesince verilen 03.10.2022 tarihli kararın kaldırılması gerektiği, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden dairemizce HMK'nun 353/1- b/2. maddesi uyarınca kararın gerekçesi düzeltilmek suretiyle davalının tedbire itiraz hakkı bulunmadığından dolayı itirazın reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine...

                  UYAP Entegrasyonu