Maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK 390/3. Maddesine göre , tedbir talep eden taraf , dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. HMK 391. Maddesinde, ihtiyati tedbir kararının şekil şartları belirtilmiş, mahkemenin ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine ilişkin kararının bu şekil şartlarına uygun olduğu anlaşılmıştır. HMK 392.maddesinde (1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır....
tatbikinin durdurulmasına karar verildiği, kaldırılmasına ilişkin bir karar olmadığı gerekçesiyle bu yöndeki istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. 21.04.2014 tarihli iflas erteleme tedbir kararında "açılmış ve açılacak tüm takip, ihtiyati haciz kararlarının tatbiki ve tahliyesinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına" karar verildiği, ihtiyati haciz kararının 08.07.2014 tarihinde, ihtiyati tedbir kararından sonra alındığı, tedbir kararının ihtiyati haciz kararının infazını da durdurduğu anlaşılmıştır....
Somut olayda, istinafı talep edilen karar, özel nitelikteki geçici koruma önlemidir. Ortada HMK'ya göre verilmiş bir ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir kararı bulunmadığı için, icra hakimliğince tedbirin kabulüne ilişkin ara kararını, istinafın objektif kapsamı içinde telakki etmek mümkün değildir.Anılan nedenlerle, Davacının talebinin istinafa tabi olmadığı anlaşılmakla, istinaf talebinin HMK 341/5 maddesi aracılığı ile İİK nun 363/1 ve ilgili maddesi gereği dairemizce oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/486 E. sayılı dosyasında verilen 01/.../2015 tarihli tedbir kararının, ihtiyati haciz kararı verilmesine engel olmadığı ancak, ihtiyati haciz kararı verilmesi halinde bu kararın infazına engel teşkil ettiği, dolayısıyla, anılan tedbir kararının ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği sonucunu doğurmayacağı ayrıca, itiraz edenin ihtiyati haciz kararının dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine yahut teminata karşı herhangi bir itirazı olmadığı, yalnızca iflasının ertelenmesi davasında verilen tedbir kararına dayanarak itiraz ettiği gerekçesiyle, itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, karşı taraf (alacaklı) vekili temyiz etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesini 25/09/2020 tarih 2020/507 esas sayılı ara karar ile, "...davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin ve davalıdır şerhi konulması talebinin reddine" karar verilmiştir. C)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; kararda itiraz yolu açık yazsa dahi red kararının istinafa tabi olduğunu, yaklaşık ispat kuralının gerçekleştiğini, tarafların anne-oğul olması ve aralarında devir yapmış olmasının bile muvazaanın varlığını ispata yeterli olduğunu, mahkeme kanaatinin doğru olmadığını, öncelikle ihtiyati haciz olmadığı takdirde davalıdır şerhi konulmasının talep edildiğini beyanla red kararının kaldırılarak ihtiyati haciz ve davalıdır şerhi konulmasını talep etmiştir. D)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir - ihtiyati haciz ve davalıdır şerhi konulması talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Maddesine göre, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 406. maddesinin gerekçesinde, uygulamada farklı geçici hukukî korumaların birbirinin yerine kullanılmasının, hatta “ihtiyatî tedbir zımnında ihtiyatî haciz kararı verilmesi” gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukukî koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlandığı belirtilmiştir. Burada açıkça görülebileceği üzere, ihtiyatî tedbir ile ihtiyatî haciz tedbirlerinin karıştırılmaması ve bu tedbirlerin birbirinin yerine kullanılmaması gerekmektedir....
nın 389 ve devamı maddeleri gereğince ihtiyati tedbir yasal koşulları oluşmuştur. Dolayısıyla davalılar vekilinin istinaf sebebi yerinde olmayıp esastan reddi gerekir. Davalılar vekilinin teminat miktarı ile ilgili istinaf itirazlarına gelince: HMK.'nın 341/1. Maddesine göre; "ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir." anılan hüküm gereğince, ihtiyati tedbirin kabulü halinde itiraz üzerine verilen karara karşı yapılacak istinaf tedbir kararının varlığına, diğer bir deyişle esasen yasal koşullara uygun olup olmadığına ilişkindir. Burada, teminat miktarı tedbiri kabul eden ilk derece hâkiminin takdirinde olup, teminat miktarına dair karar istinafı kabil bir karar değildir. Bu nedenle; davalılar vekilinin istinaf başvurusunun ise usulden reddi gerekir....
Sonuç itibarıyla kanun koyucu hem yürürlükte olan 391 ve 394’üncü maddelerde hem de istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesi hâlinde yürürlüğe girecek olan 341’inci maddede açık bir sınırlama getirmiş ve ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yollarını kapatmıştır. Üstelik yukarıda değinilen madde gerekçelerinde de kanun koyucu iradesini vurgulamıştır. Buna rağmen ihtiyati tedbir isteminin reddi ve ihtiyati tedbire itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğini savunmak, kanun koyucunun iradesine aykırı olacaktır. Yukarıda yapılan açıklamalardan açıkça anlaşıldığı üzere kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür....
MUHALEFET ŞERHİ Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, temyiz istemi ise bu dava sırasında verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine ilişkindir. İhtiyati tedbir kararlarına karşı başvurulacak kanun yolları HMK’nın 341. maddesinde düzenlenmiş, bu madde en son 7251 sayılı Yasa'nın 34. maddesi ile değiştirilerek ‘’ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara’’ karşı istinaf kanun yoluna başvurulacağı kabul edilmiştir. Diğer yandan HMK’nın 394/5. maddesi gereğince ‘’İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır....
Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." dendiğini, davacı yan dilekçesinde açıkça HMK389 uyarında ihtiyati tedbir talep etmiş olup mahkemenin de izah ettiği gibi şartları oluşmamış ve ara karar ile bu talebin reddine karar verildiğini, ancak davacı yan ihtiyati haciz talebinde dahi bulunmadığını, tüm bu hususlar gözetildiğinde verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiğini, her ne kadar mahkemece verilen kararda İİK m. 257/1....