Davacı tarafça, davalının taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerinde ihtiyati tedbir uygulanması talep edilmiştir. Mahkemece, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiştir. Temyiz uyuşmazlığı, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine yönelik verilen kararın bozulması istemine ilişkindir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu 'nun 21/02/2014 tarih 2013/1 E. 2014/1 K. sayılı ilamıyla ihtiyati tedbir talebiyle ilgili olarak temyiz yoluna gidilemeyeceği belirtilmiştir. O Halde, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin verilen red kararıyla ilgili olarak temyiz incelemesinin yapılamayacağı açık olup, ... A. Ş. vekilinin temyiz talebinin reddi cihetine gitmek gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ... A.Ş. vekilinin temyiz talebinin REDDİNE, 10/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı tarafça, davalının taşınmaz malları üzerinde devir yasağı konulması amacıyla ihtiyati tedbir talep edilmiştir. Mahkemece, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiştir. Temyiz uyuşmazlığı, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine yönelik verilen kararın bozulması istemine ilişkindir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu 'nun 21/02/2014 tarih 2013/1 E. 2014/1 K. sayılı ilamıyla ihtiyati tedbir talebiyle ilgili olarak temyiz yoluna gidilemeyeceği belirtilmiştir. O Halde, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin verilen red kararıyla ilgili olarak temyiz incelemesinin yapılamayacağı açık olup, davalı vekilinin temyiz talebinin reddi cihetine gitmek gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz taleplerinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 10/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Müdahil ... vekilince mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talep edilmiş, mahkemece ....07.2013 günlü ... nolu ara kararı ile İİK'nın 179/a maddesi uyarınca iflas erteleme davası açıldığında borca batıklığa dair yeterli belge sunulmuşsa muhafaza tedbirlerinin alınmasının yasal zorunluluk olduğu ve bu aşamada tedbirlerin kaldırılmasının yasal olarak mümkün olmadığı gerekçesiyle, ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Müdahil vekilince, ihtiyatin tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin karar temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, müdahil vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
HMK 393. madde kapsamında yatırılmadığını ve ihtiyati tedbir kararının uygulanmasının talep edilmediğini, bu nedenlerle ihtiyati tedbir kararının uygulanmasının süresi içinde talep edilmediğini ve kendiliğinden kalktığını bildirerek, HMK’nın 393'üncü maddesi doğrultusunda ihtiyati tedbir kararının kendiliğinden kalktığı yönünde hüküm tesisine, aksi halde ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, tedbirin devamına karar verilmesi halinde; kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili kurum tarafından tahakkuk edilen alacak miktarının %100'nün teminat olarak depo edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesinin 16/10/2020 Tarihli 2020/847 E. - 2020/738 K. sayılı kararı), Ayrıca ihtiyati tedbir kararı teminat karşılığında verilmiş olmadığı gibi neden teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmiş olduğunun gerekçesinin de açıklanmadığını, yaklaşık 4,5 yıl boyunca davalının mülkiyetinde bulunan aracı üzerinde tasarrufta bulunamamasının hakkaniyete uygun olmadığını, aracı satın almak isteyen üçüncü kişilerin tekliflerini kabul edemediğini belirterek.... plakalı araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasına ilişkin karar hukuki dayanaktan yoksun olduğundan, ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin usul ve yasaya aykırı bulunan ara kararının ve dolayısıyla ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
vekili,dava konusu hisseleri 426.000 TL bedelle aldıklarını,satış bedelini ödemek için müvekkilinin kendisine ait ev ve araba sattığını, satışının muvazaalı olmadığını,dava konusu 1/2 hisse olduğu halde müvekkile ait ve önceden beri sahip olduğu 1/2 hisselere de tedbir konulduğunu belirterek öncelikle dava dışı ve müvekkiline ait 1/2 hisse üzerindeki tedbir kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini savunmuş; 19.4.2012 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin öteden beri sahip olduğu 1/2 hisse üzerindeki tedbir kararının kaldırıldığını, ancak dava konusu 1/2 hisse üzerindeki ihtiyati haciz niteliğindeki tedbir kararının da kendileri tarafından dava değeri kadar yatırılacak teminat mektubu karşılığı kaldırılmasına talep etmiş, 18.5.2012 tarihli duruşmada müvekkilinin dava konusu olmayan taşınmazları üzerine teminat karşılığı konan tedbirlerin kaldırılmasını talep etmiştir....
yerinde olmayan ihtiyati tedbir talebinin kaldırılması gerektiğini, mahkeme tedbirin açık ve somut olarak hangi delillere dayandığını, ne üzerinde ve ne tür bir tedbire karar verildiğini belirtmek zorunda olduğunu, oysa ki; davacı tarafından tedbire dayanak delillerin neler olduğu açıkça belirtilmediği gibi, mahkemenin de hangi delillere dayanarak ve hangi gerekçe ile tedbir kararının kabulüne ilişkin hüküm tesis ettiği anlaşılamadığını ihtiyati tedbir kararının her yönüyle usule ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur....
GEREKÇE: Talep; ihtiyati tedbirin durum ve koşulların değişmesi nedeniyle kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafından ortaklıktan çıkma ve çıkma payının ödenmesi istemiyle dava açıldığı, mahkemece 05.06.2020 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verildiği, kararın davacı tarafça istinafı üzerine Dairemizin 2020/848 esas 2020/983 karar sayılı ilamıyla, mahkeme kararının kısmen kaldırılarak davalı şirket adına kayıtlı taşınmazlar üzerine takdiren 500.000-TL teminat karşılığında ihtiyati tedbir konulmasına kesin olarak karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu kez davalı vekilince, durum ve koşulların değişmesi nedeniyle ihtiyati tedbirin kaldırılması talep edilmiş olup, ilk derece mahkemesince istinafa konu 27.06.2022 tarihli ara karar ile bu talebin reddine karar verilmiştir....
teminatın davalı tarafından yatırılarak ihtiyati tedbirin kaldırılması nedeniyle herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin reddedildiğini, davalının mülkiyet hakkının açıkça ihlal edildiğini beyanla, dava konusu taşınmaz üzerindeki davalı hissesi üzerine konulan tedbirin kaldırılması talebinin reddi kararının ve mahkemenin 13/04/2020 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"gerekçesiyle davalı vekilinin 25/10/2023 ve 20/01/2024 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına yönelik taleplerinin süresi içinde yapılmadığından bahisle ayrı ayrı reddine karar vermiştir. Karara karşı davalı şirket vekili ara kararının haksız olduğu gerekçesiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekilinin talebi İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen ihtiyati tedbir kararlarının kaldırılmasına yöneliktir. İhtiyati tedbir kararına karşı yapılan itiraz sonucu verilen ara kararına karşı bir istinaf istemi söz konusu değildir. Yapılan itiraz daha önce reddedilmiştir . Davalı vekili itirazın reddine ilişkin karara karşı istinafa başvurmamıştır Davalı vekilinin talebi görevsizlik kararından sonra yapılan ihtiyati tedbirin kaldırılması istemidir . HMK 341 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararının itirazdan sonraki dönemde kaldırılmasına ilişkin taleplere karşı verilen kararlar istinafa tabi kararlar değildir. Olayımızda da Bodrum 3....