SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/04/2022 NUMARASI : 2022/646 ESAS 2022/717 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi (Ortaklığın Giderilmesi Nedeniyle) KARAR : Adana 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2022/646 Esas 2022/717 Karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine dosya dairemize gönderilmekle dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Adana 4....
İİK'nın 134. maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiş, sadece, ihalenin Borçlar Kanunu'nun 226. maddesinde yazılı, satış ilanı tebliğ edilmemiş olması, satılan malın esaslı niteliklerindeki hata ve ihaledeki fesat nedeniyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir. İhalenin bozulma nedenleri gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamasında; 1) İhaleye fesat karıştırılmış olması 2) Artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, 3) İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, 4) Alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması, şeklinde sıralanabilmektedir. Dairemizce yapılan değerlendirmeler neticesinde; şikayetçi vekilinin dava dilekçesinde ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürdüğü fesat iddiasının mahkemece tartışıldığı, tanıkların dinlendiği, dinlenen tanık beyanlarının ihale günü alıcıların engellendiği iddiasını ispata yeterli olmadığı anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre davalı tarafından başlatılan icra takibinde taşınmazın ihalesinin gerçekleştiği, davacı, tarafından ihalenin feshinin talep edildiği,ilk derece mahkemesi tarafından şikayetin dava şartı yokluğu nedeni ile reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. 7343 sayılı yasa ile yapılan değişiklik gereği İİK 34 maddesi uyarınca ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hallerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir. İlk derece mahkemesi tarafından duruşma günü belirlenmiş ise de ,sonrasında ihalenin feshi talebinde bulunan davacının dava dilekçesinde yurt içi adresi gösterilmediği gerekçesi ile dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmiş olması nedeni ile yasal olarak duruşma yapılması zorunlu olmadığından duruşma günü beklenmeden karar verilmesinde açıklanan yasal değişiklik nedeni ile eksiklik görülmemiştir....
Dava her ne kadar tapu iptali ve 1/2 hissenin davacı adına tescili talebi ile açılmış ise de taşınmazdaki ortaklığın satış yolu ile giderilmesi ilamı üzerine dava konusu taşınmazın satış memurluğu tarafından satışa çıkarılması ve kesinleşen ihale sonucu taşınmazın tapuya tescilinden sonra paydaşlığın giderilmesi ve satış memurluğundaki işlemlerde hile yapıldığı iddiası karşısında açılması gereken dava, asliye hukuk mahkemesince “ihalenin feshi davası” olarak nitelendirilerek, bu davaya bakma görevinin de sulh mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Davanın sulh mahkemesinde yapılan yargılamaları sırasında 16.05.2007 tarihli oturumda davacı vekili, asliye hukuk mahkemesine verdiği dava dilekçesinde “tapu iptali ve tescil” talebinde bulunmuş ise de bu aşamada davanın “ihalenin feshi davası” olarak görülmesini talep etmiştir....
Ortaklığın giderilmesi suretiyle satışta taşınmaz pay sahibi .......kıymet takdiri ve satış ilanının tarafına tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshini talep ettiği ..... Hukuk Mahkemesi'nin 12.09.2017 tarih 2012/360-748 sayılı kararı ile davacının satışa konu taşınmazın hissedarı olduğu ve kendisine kıymet takdiri ve satış ilanının tebliğ edilmediği belirtilerek ihalenin feshine karar verildiği, ihale alıcısı tarafından ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine ......Mahkemesi'nin 06.04.2018 tarih 2018/484-510 Sayılı kararı ile davaya konu taşınmazın 291.580,00 TL üzerinden ihaleye çıkarıldığı ve yapılan ihale sonucunda 319.500,00 TL'ye ihale edildiği, ihalenin feshi isteminin zarar unsuru bulunmadığı gereğince reddedilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/856 KARAR NO : 2022/887 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GEMEREK SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2022 NUMARASI : 2021/363 ESAS 2022/38 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi (Ortaklığın Giderilmesi Nedeniyle) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; Gemerek Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/275 K. sayılı izaley-i şuyu dosyasında verilen satış kararı doğrultusunda dosyanın 14/09/2021 tarihinde Gemerek Sulh Hukuk Mahkemesi Satış Memurluğu'na gönderildiğini ve 2020/5 satış numarasını alan dosyada kendisine ve davalıya ait 34 XX 184 plaka sayılı 2014 model traktörün ihalesinin yapıldığını, ihale sırasında traktörün tamamı mı, yoksa sadece %50 payının...
Tüm dosya kapsamına göre; İstanbul Anadolu Gayrimenkul Satış İcra Dairesi 2021/1945 Esas sayılı dosyasında 06/09/2022 tarihinde yapılan taşınmaz ihalesiyle ilgili davacı 3.kişinin ihalenin feshi istemli dava açtığı, ihalenin feshini isteyen davacının İİK 134/2.maddede sayılan ilgililerden olmadığı, 3.kişinin ihalenin feshini istemesi nedeniyle İİK 134/3 madde kapsamında açılan davanın nispi harca tabi olduğu, davacı 3.kişinin nispi harç yatırmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmesi ve İİK 134/5.maddesi kapsamında davacı aleyhine para cezasına hükmedilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Bu itibarla, yukarı açıklanan ilke ve kurallar ışığında, davacıların İİK 134/2. Maddesi uyarınca ihalenin feshini isteyebilecek kişilerden olmadığı anlaşılmakla, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, ayrıca İİK 134/5. Maddesi uyarınca davacıların; satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerden olmaları nedeniyle ihalenin feshi talepleri reddedildiğinden; fesih gerekçeleri ve fesih isteyenlerin sıfatları göz önünde bulundurularak davanın ihale sürecini uzatmaya matuf olmadığı kanaatiyle Anayasanın 13....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 09/03/2017 tarih ve 2017/70 E.- 2017/185 K. sayılı kararı ile ortaklığın giderilmesi suretiyle yapılan ihalenin feshi isteminin reddine karar verildiği, şikayetçinin istinaf başvurusu neticesinde ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nin 29/12/2017 tarih ve 2017/2894 E.- 2017/2993 K. sayılı kararı ile; İİK'nun 134/2. maddesi gereğince, ihalenin feshi isteminin esası incelenerek reddine karar verilmesi sebebiyle şikayetçi aleyhine ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına hükmedilmesi gerektiği belirtilerek, şikayetçinin ihalenin feshine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi ile, "İİK 134/2 maddesi gereğince davacının ihale bedelinin % 10'u olan 5.000,00 TL para cezası ile cezalandırılmasına" ibaresinin hüküm fıkrasına eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine ve bu doğrultuda işlem yapılmasına" karar verildiği görülmüştür....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK’nun 134. maddesinin 2. fıkrasında; “…Talebin reddine karar verilmesi halinde icra mahkemesi davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Ancak işin esasına girilmemesi nedeniyle talebin reddi halinde para cezasına hükmolunamaz” düzenlemesine yer verilmiştir. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir. Bu durumda, şikayetçilerin ihalenin feshini istemekte hukuki yararları yoktur....