Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, borçlu vekili bulunmadığından lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmiştir. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi ise başlı başına ihalenin feshi sebebidir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesinde; “Kendisine tebliğ yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” hükmü, Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesinde ise; “Kendisine tebligat yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ, kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” düzenlemesi yer almaktadır....
Tebliğ işleminin yapılmamış ya da usulsüz yapılmış olması başlı başına ihalenin feshi nedenidir. Ancak satış ilanının tebliğ edilmediği ve usulsüz tebliğ edildiği iddiası, ancak ilgilisince ileri sürülebilir. İhalenin feshi istemine ilişkin şikayet dilekçesinde, satış ilanının, ihalenin feshini isteyen borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğine ilişkin bir iddiada bulunulmadığı gibi, tebligat, borçlunun kıymet takdirine itiraz eden vekili Av....’e 09.04.2014 tarihinde bizzat yapılmıştır. Tapu sicilindeki ilgililere tebligat yapılmamış olması, borçluya değil, tebligat yapılmayan ilgilisine şikayet hakkı verir. Mahkemece, borçlunun, şikayet dilekçesinde dayandığı vakıaların dışına çıkılıp, kamu düzeniyle ilgili olmayan, re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da bulunmayan, "satış ilanının ilgililere tebliğ edilmemesi" nedenine dayalı olarak ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir....
Tebligat mazbatasını çıkaran merci tarafından Tebligat Yönetmeliğinin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği için tebligatın TK.'nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliğinin 30.maddesine göre yapılması gerekirken dağıtıcının kendiliğinden TK.'nun 21/2. maddesine göre yapması kanuna aykırı olup tebligat usulsüz tebliğ edilmiştir. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde, mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kıymet takdiri raporunun müvekkiline usulsüz şekilde tebliğ edildiğini ancak yerel mahkemenin bu konuda bir inceleme yapmadığını, Müvekkilin Tevziat Saatinden Sonra Adrese Dönüp Dönmeyeceği Tahkik Ve Tevsik Edilmediğini, Haber Verilen Komşu İsminin Mazbataya Yazılmadığını, satış ilanı tebligatının da usulsüz olduğunu mahkemenin bu iddiayı da değerlendirmediğini, bu tebligatta da müvekkilin tevziat saatinden sonra tebligat adresine dönüp dönmeyeceğinin belirlenmediğini, satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesinin tek başına ihalenin feshi sebebi olduğunu, zarar unsurunun gerçekleştiğini, kıymet takdirine itirazlarının incelenmesi gerektiğini, taşkın haciz ve satış iddialarının hatalı değerlendirildiğini, diğer ihalenin feshi sebeplerinin değerlendirilmediğini, hazır bulundurulan tellalın kim olduğunun belli olmadığını bu nedenlerle; istinaf incelemesinin duruşmalı yapılmasına, istinaf başvurularının kabulü ile kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne...
bir istinaf sebebi ileri sürülmediği anlaşılmakla, HMK'nun 355. maddesi gereğince kamu düzeni yönünden dairemizce ihalenin feshi istemi ile ilgili verilen karar incelenmiş olup, buna göre yapılan incelemede satış ilanının elektronik ortamda ilan edildiği, kıymet taktirinden itibaren iki yıllık sürenin dolmadığı, ihale bedelinin taşınmazın muhammen bedeli ile satış masraflarını karşıladığı, bu şekilde re'sen yapılan incelemede de ihalenin feshini gerektirir bir sebebin bulunmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince ihalenin feshi isteminin reddi ile ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Bu nedenle, vekil ile temsil edilen davacı borçlunun vekiline satış ilanının tebliğ edilmediği ileri sürülmemiş ise de, ihalenin feshi davasında borçlu tarafından maddi vakıa olarak açıkça satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğinin ileri sürülmesi yeterlidir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, satış ilanının, önceki ihalenin feshi davasında borçluyu temsil eden vekile tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, söz konusu mahkeme kararının dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında, artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. Emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatı yok hükmünde olup sonuç doğurmaz. Şu hale göre, vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan, asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir....
Murat ERGÜL'e borçlu vekili olarak yapılan bütün tebligatlar usulsüz olduğundan ihalenin feshinin gerektiğini Yargıtay yerleşik içtihatlarında da satış ilanının tebligatının yapılmamasının ihalenin feshi nedeni sayıldığını Av. Murat ERGÜL'e verilen vekaletnamenin icra takip dosyasına ibraz edilmediği icra takip dosyasında ilgili avukatın herhangi bir işlem yapmadığı vekilin sadece Malatya 1. İcra Hukuk Mahkemesi 2019/592 Esas sayılı dosyasını takip ettiği ve icra takibinin ihalenin feshi davasının ayrı ayrı işler olduğunu icra takip dosyasına vekaletname ibraz edilmediğine göre borçlunun icra takibinde vekille temsil edildiğinin kabulüne olanak bulunmadığını vekile tebliğ edilen kıymet takdiri satış ilanı vs. usulsüz olduğundan ihalenin feshinin gerektiğini Av. Murat Ergül tarafından icra dosyasında gönderilen talepte icra dosyasının takip etmediğini ve tebligatların borçluya yapılmasını belirttiğini ve yine Av....
Ne var ki, tebligat, sadece muhatabını ilgilendiren bir işlem olup; satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edildiği hususu ancak kendisine tebligat yapılmadığını iddia eden ilgilisi tarafından bizzat ileri sürülebilir. Somut olayda, ipotek borçlusu, şikayet dilekçesinde, sair iddiaları yanında asıl borçluya satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini, yine ihaleye konu taşınmaza haciz koyduran 3. kişi haciz alacaklısına satış ilanının tebliğe gönderilmediğini iddia etmiş ise de; şikayetçi borçlunun kendisinden başka diğer ilgililere tebligat yapılmadığı ya da usulsüz tebliğ edildiği hususunu fesih sebebi olarak ileri süremeyeceği tartışmasızdır. Bu durumda asıl borçluya satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği gerekçesiyle ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir....
Davacı vekili satışa konu 2 nolu taşınmazın önemli nitelik ve vasıflarının satış ilanında yazılmadığı hususunun mahkemece de tespit edildiğini, satış ilanı ve şartnamede, taşınmazların oda sayısı ve odaların gerçek özellik ve niteliğinin ortaya koyulmadığını, dosyadan kıymet takdiri raporu tebliğ edilmeden borçlulara ve ilgililere yapılan satış ilanı tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürerek ihalenin feshini istemektedir. Davacı borçlu adına çıkartılan kıymet takdir raporu tebligatı 21.12.2020 tarihinde bizzat tebliğ edilmiştir. Tebligat eksikliği nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine tebligat yapılmayana aittir. İhalenin feshini isteyen borçlu, kendisi dışındaki diğer ilgililere satış ilanının tebliğ edilmediğini, ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremez....
Şikayetçi-borçlu ... ile birleşen dosyanın şikayetçisi-haciz alacaklısı............satış ilanının ve kıymet takdir raporunun, şikayetçi borçluya usulsüz tebliğ edildiği, ihale alıcısının teminat yatırmadığı ve sair şikayetler ile ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurdukları....... 13....