WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince:" Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; İhalenin feshi sebepleri İİK 134 maddesinde belirtildiği üzere İhaleye fesat karıştırılması, Artırmaya hazırlık aşamasında hatalı işlem yapılması, ihale esnasında hatalı işlem yapılması, Alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmesidir. Davacı vekili kıymet takdirine ilişkin bilirkişi raporunun kendilerine usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle ihalenin feshini talep etmiş olup, kıymet takdirinden satış ilanı tebliği ile öğrenen borçlunun yasal süre içerisinde kıymet takdirine itiraz etme hakkının bulunmasına rağmen bu hakkını kullanmamak suretiyle kıymet takdirinin kesinleştiği, kesinleşen kıymet takdirine ilişkin tebligat usulsüzlüğü ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürelemeyeceği gözetilerek davanın reddine, Davacının davaya konu ihale bedelinin %10 oranında para cezasına mahkumiyetine," dair karar verildiği görülmüştür....

Borçlu ihalenin feshi nedeni olarak, satış ilanının usulüne uygun olmadığını ve satış ilanının kendisine usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmüştür. İİK'nun 114. maddesi gereğince, menkul ihalelerinde satış ilanının borçluya tebliği zorunlu değil ise de, icra müdürlüğünce satış ilanın borçluya tebliğine karar verilmesi halinde, satış ilanın tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süregelen içtihatlarına göre ihalenin feshi sebebidir. İcra müdürlüğünün 24/03/2014 tarihli satış kararının 4. bendinde “yeteri kadar satış ilanının hazırlanarak ilgilere tebliğine” şeklinde karar verilmiş olup; tebligat yapılamaması halinde satışın yapılacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda satış kararının talimatta belirtilen ve taraflardan olan borçluya usulüne uygun olarak ihaleden makul bir süre önce tebliği zorunludur....

    Dava konusu taşınmazın ihalesine yönelik olarak borçlu müvekkilimize tebligat yapılmış olup ihaleye yönelik yapılan bu tebligat usulsüzdür; zira o esnada müvekkil şirkete yapılan tebligatlar bila dönmüştür. İşbu sebeplerle tebligatın usulsüz olması ve müvekkil şirketin takibe konu taşınmazın ihalesinden haberdar olmaması hasebiyle ihalenin usulsüzlüğü söz konusu olduğundan mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, usul ve yasaya aykırı yapılan ihalenin feshi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2.İİK 134 üncü ve devamı madde hükümleri, 24.11.2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa'nın 27. maddesi. 3....

      Sonuç olarak, mahkemece satış ilanının usulsüz tebliği nedeniyle ihalenin feshine karar verilmiş ise de, satış ilanı davacı vekiline usulüne uygun tebliğ edildiği için mahkemenin gerekçesinin yerinde olmadığı, ancak, kıymet takdirinden itibaren 2 yıllık süre geçmiş olup, ihalenin bu nedenle feshi gerekirken, yazılı gerekçeyle feshine karar verilmesi doğru değil ise de, sonuç olarak, ihalenin feshine karar verildiği için istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Şu hale göre, vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan, asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir. İİK'nın 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya (varsa vekiline) tebliğ edilmelidir. Borçluya (varsa vekiline) satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi, Dairemizin süreklilik arz eden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebi olup, borçlu vekiline satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi de aynı hukuki sonuçları doğurur....

        GEREKÇE: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte borçlu vekili tarafından taşınmaz ihalesinin feshi talep edilmiş olup ilk derece mahkemesince davanın reddine, ihale bedelinin % 10’u oranında para cezasının davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına karar verilmesi üzerine davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekili , satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini iddia etmiş ise de; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması zorunludur. Davacı-borçlunun 21.11.2019 tarihinde daha önce yapılan ihalenin feshi için vekili aracılığıyla ihalenin feshi davası açtığı, Adana 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 12.03.2020 tarih ve 2019/676 E. 2020/72 K. sayılı kararı ile önceki ihalenin feshine karar verildiği, bu gerekçeli kararın takip dosyası içerisinde bulunduğu görülmüştür....

        Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine aittir. İhalenin feshini isteyen şikayetçi kendisi dışındaki diğer ilgili olan Murat Aybaş'a satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği hususunu ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremez....

        Kaldı ki, paraya çevirme giderlerine kıymet takdiri giderleri, satış yolluğu ve tebligat giderleri de ilave edilmelidir. O halde mahkemece, ihale bedelinin İİK.nun 129/1. maddesine uygun olmadığı hususunun re'sen gözetilerek ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, kıymet takdiri ve 103 davetiyesi tebliği işleminin usulsüz olduğu gerekçesiyle ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi isabetsiz ise de sonuçta ihalenin feshine karar verildiğinden sonucu itibariyle doğru olan mahkeme kararının onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 27,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMES ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, 22/02/2022 tarihli gayrimenkul ihalesinin feshi istemine ilişkindir. İİK.'nın 134. maddesinde ihalenin fesih nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiştir. Sadece (ihalenin Borçlar Kanununun 226. maddesinde yazılı), (satış ilanının tebliğ edilmemiş olması), (satılan malın esaslı niteliklerindeki hata) ve (ihaledeki fesat) nedeniyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir. İhalenin bozulma nedenleri gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamasında; 1- İhaleye fesat karıştırılması, 2- Arttırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, 3- İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, 4- Alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması, şeklinde sıralanabilir. İhalenin feshi isteminde bulunan davacı, İİK.'nun 134/8. Maddesi uyarınca, menfaatlerinin zarara uğramış olduğunu ispatlamak zorundadır....

          Her ne kadar somut olayda, feshi istenilen ihaleye konu olan taşınmazın, muhammen bedelinin üzerinde satıldığı, dolayısıyla ihalede zarar unsurunun bulunmadığı anlaşılmış olsa da, satış ilanı ve kıymet takdiri tebliğlerinin usulsüz olduğu görülmüş olup borçlunun ihalenin feshine ilişkin şikayet dilekçesinde kıymet takdir raporuna itiraz hakkının kısıtlandığını ve taşınmazın gerçek değerinden düşük değere satıldığını da ileri sürdüğü anlaşılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu