WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre, şikayetçinin, tapu sicil müdürlüğünden gelen ve aynı zamanda tasarrufun iptali ilamında yazılı olan adresine tebligat çıkartılmadan, mernis adresine tebligat çıkartılması T.K'nun 10. maddesine aykırı olmakla usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde, mahkemece, yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetin kabul edilerek ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebi olup, borçlu vekiline satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi de aynı hukuki sonuçları doğurur. O halde mahkemece; borçlu vekili Av. S.. T..'a gönderilen satış ilanı tebliğ işlemi usulsüz olduğundan şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi yerine, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla borçlunun karar düzeltme isteminin kısmen kabulü gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile Dairemizin 23.06.2015 tarih ve 2015/14875 E. 2015/17521 K. sayılı onama ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Buna göre şikayete konu tebligatta haber verilen komşunun ismi yazılmadığından bu hali ile tebliğ işleminin şeklen Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine aykırı ve dolayısıyla usulsüz olduğu anlaşılmaktadır. İİK.nın 127. maddesi gereğince; taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. Tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayetlerde tanık deliline başvurulamaz. Bu nedenle mahkemece davanın kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

      Şu hale göre, vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan, asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya (varsa vekiline) tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi, Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebi olup, borçlu vekiline satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi de aynı hukuki sonuçları doğurur. O halde, mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 134. maddesi uyarınca ihalenin feshi şikayetidir. İİK'nın 127. maddesi uyarınca taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya, alacaklıya ve tapu kaydındaki ilgililere tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi nedenidir. Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini istemek hakkı, sadece kendisine tebligat yapılmayan ilgilisine şikayet hakkı verir. İhalenin feshini isteyen şikayetçinin, kendisi dışındaki diğer ilgililere satış ilanının tebliğ edilmediğini ihalenin feshi nedeni olarak sürmesi mümkün olmadığı gibi, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu da, ayrıca ve açıkça ileri sürmediği sürece, bu husus kamu düzeninden olmadığından, mahkemece kendiliğinden fesih nedeni olarak incelenemez....

        Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde, mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi yerine, istemin reddi isabetsiz olup Dairemizce kararın bu nedenle bozulması gerekirken, onandığı anlaşılmakla, borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 12/10/2015 tarih ve 2015/23107 E. - 23938 K. sayılı onama kararının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          satış memurunun satış kararı alıp satış kararına göre işlemlerini yapması gerektiğini, bu nedenle ihalenin feshinin gerektiği, ayrıca satışı ilamının taraflardan bir kısmına usulsüz tebliğ edilmiş olup, usulsüz tebligat neticesinde ilgililerin bir kısmının ihale gününden haberdar olmadıklarını ve ihaleye giremediklerini, rekabet ortamının yaratılmadığını, ihaleye 3 kişinin ortak olarak girdiğini ve başkaca kimsenin girmediği için taşınmazın düşük bedelle ihale edildiğini, usulsüz tebligat nedeni ile ihalenin feshinin gerektiğini, yine hissedarlardan T4 nün yurt dışında ikamet etmesine ve tebliğ mazbatasında yurt dışında olduğuğu tespit edilmesine rağmen satış ilanını havi tebligatın iade edilmesi gerekirken usul ve yasaya aykırı olarak kardeşi T11 e tebliğ edildiğini, söz konusu taşınmaz için yapılan 1....

          Serdar Kırkpınar'ın Salih Çarıkçıoğlu vekaleti ile görevini ifa ettiği, ancak ihalesi gerçekleştirilen taşınmazın gerek kıymet takdiri gerekse satış ilanının vekil yerine asile tebliğ edildiğini, bu hususun Tebligat Kanunu 11.md. de düzenlenen emredici hükme açıkça aykırılık teşkil ettiğini, süresi içerisinde dava açıldığını, dosya borçlusu Salih Çarıkçıoğlu' na yapılan tebligatların Tebligat kanunu hükümlerine göre usulsüz olduğunu, icra işlemlerinin tebliğlerinin Salih Çarıkcıoğlu'nun eski adresine yapılıp ardından tebligat kanunu m 21/2 hükmü uyarınca tebligat yapıldığını, ancak bu adresin bilinen son adres olmadığını, bu husususun kanuna aykırı olup, ihalenin feshedilmesi gerektiğini belirterek, kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, ihalenin feshi istemine ilişkindir....

          Somut uyuşmazlıkta; şikayetçi ipotek borçlusunun 13.01.2022 tarihli icra mahkemesine başvuru dilekçesinde, kendisine hiçbir tebligat yapılmadığını ileri sürmekle beraber ilan tebligatının hangi sebeple usulsüz olduğuna ilişkin bir gerekçe sunmadığı anlaşılmıştır. Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine ait olup, ihalenin feshini isteyen şikayetçinin, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ve bu usulsüzlüğün gerekçesini de, ayrıca ve açıkça ileri sürmesi gereklidir. Zira bu husus kamu düzeninden olmadığından, mahkemece resen fesih nedeni olarak incelenemez....

            Kıymet takdir raporu borçluya usulüne uygun tebliğ edilmediği ve takip dosyasında da borçlunun kıymet takdirine muttali olduğuna dair herhangi bir işlem bulunmadığı için, kıymet takdirine ilişkin hususların ihalenin feshi davası sırasında mahkemece değerlendirilmesi gerekmektedir. Her ne kadar somut olayda, feshi istenilen ihaleye konu olan taşınmazın satış bedeli muhammen bedelinin yüzde yüzünün üzerinde satıldığı, dolayısıyla satış bedelinin taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğu anlaşılmış olsa da satış ilanı ve kıymet takdiri tebliğlerinin de usulsüz olduğu ve borçlunun kıymet takdirine itiraz ettiği görülmektedir....

              UYAP Entegrasyonu