İdari Dava Dairesince verilen .. günlü, E:.., K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem : Dava; Van Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünde genel müdür yardımcısı olarak görev yapan davacının, bu görevinden alınarak aynı genel müdürlük emrinde şube müdürü kadrosuna atanmasına ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır....
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Dosyanın incelenmesinden, geri verme isteminin reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada merciine tevdii kararı verilmesi gerekirken, dava konusu işlemin bir idari karar olduğu, söz konusu karara karşı 15 gün içinde Ticaret Bakanlığı nezdinde itiraz yoluna gidilerek tesis edilecek olumsuz işleme karşı dava açılması gerektiği halde, bu yola gidilmeyip, işin esası hakkında verilen karara yönelik istinaf istemini reddeden daire kararında hukuki isabet görülmediğinden kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir....
Dosyanın incelenmesinden; …'ın özelleştirme kapsam ve programına alınması üzerine iş akdi feshedilen ve 4046 sayılı Kanun'un 22. maddesi uyarınca Diyarbakır Orman Fidanlık Müdürlüğü'nde 4/C'li personel olarak çalışmaya başlayan davacı tarafından, …'ın özelleştirme kapsamından çıkarılması sebebiyle 4/C'li personel olarak belirlenmesine ilişkin işlemin iptali ile tekrar işbaşı yaptırılması istemiyle yapılan 12/05/2017 tarihli başvurunun reddine ilişkin işlemin iptaline ve işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, iptali istenilen idari işlemin … Genel Müdürlüğü tarafından tesis edildiği görüldüğünden, davanın görüm ve çözümünde, genel yetkiye ilişkin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 32. maddesinin birinci fıkrası uyarınca dava konusu işlemi tesis eden idarenin bulunduğu yerde bulunan Ankara İdare Mahkemesi'nin yetkili olduğu sonucuna ulaşılmaktadır....
Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin, davacıya idari para cezası uygulanmasına ilişkin kısmının temyize konu Mahkeme kararı ile iptal edildiği belirtilerek kararın bu kısmının bozulması istenilmiş ise de; dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararın, Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 08/04/2016 tarih ve E:2015/7801, K:2016/2430 sayılı kararı ile, dava konusu işlemin idari para cezası uygulanmasına dair kısmının iptaline ilişkin kısmı onanmış olup davalı idarenin bu kısma yönelik karar düzeltme isteminin de reddine karar verilmiş ve bu kısım kesinleşmiştir. Kesinleşen kararın yeniden incelenme imkanı olmadığından davalı tarafın temyiz isteminin incelenmesine olanak bulunmamaktadır....
Bunu sağlamak için, dava dilekçelerinde; dava konusu edilen işlemlerin ve dava sebeplerinin, bir başka ifadeyle; idari işlemin içerdiği iddia edilen hukuka aykırılığın dayandığı hukuk kurallarının açık ve net bir biçimde somut olarak belirtilmesi şarttır. Ayrıca birden fazla işlemin davaya konu edilmesi ya da bir işlemin birden fazla madde, fıkra veya bendinin iptalinin istenilmesi halinde söz konusu işlemler ve bu işlemlerin hangi madde veya fıkralarının iptalinin istendiğinin tek tek sayılmak suretiyle belirtilmesi de yukarıda alıntısı yapılan düzenlemeler ve idari yargılama usulü ilkelerinin bir gereğidir....
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinden anlaşılacağı üzere; idari işlemin iptali istemiyle açılan davalarda; dava dilekçesinde iptali istenen işlemin tarih ve sayısı, tebliğ edildi ise tebliğ tarihinin açık ve tereddüte yer vermeyecek bir biçimde gösterilmesi gerekmektedir. İdari işlem; iptal davalarının temelini ihtiva ettiğinden yargılamada öncelikle netleştirilmesi gereken konu idari işlem olmalı, diğer hususlar dava konusu açık ve net bir şekilde ortaya konulduktan sonra ele alınmalıdır. Ancak idari yargılama, özel hukuk yargılamasından farklı olarak kişiler arasındaki eşit ilişkiye değil, kamu gücüne ve idarenin tek yanlı iradesine dayalı bulunmaktadır....
Çimento Fabrikası ve Hammadde Ocakları" projesi için verilmiş olan … tarihli ve … numaralı "Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu" kararının iptali istemiyle açılan davada; iptali istenen işlemin farklı davacılar tarafından dava konusu edildiği, … İdare Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:… sayılı kararı ile dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, davaya konu Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu kararının hukuk aleminde ortadan kalktığı ve bu haliyle hukuken denetim yapılabilecek bir işlem kalmadığı, davanın konusunun kalmadığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de, iptal kararı ile hukuki varlığı sona eren idari işlemin tesis edildiği andan itibaren ortadan kalkacağı, idare tarafından tesis edilmiş olan işlemin sakatlığının, idari yargı yerince tespit edilmesi sonucu verilen iptal kararının bütün ilgililer için sonuç ifade edeceği açıktır....
işlemin iptali istemleri yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı yayın kuruluşuna ait "…" logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 08/08/2008 tarihinde yayınlanan ana haber bülteninde yer verilen görüntü ve konuşmalarla 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun'un 4. maddesinin (k) fıkrasının tekraren ihlâl edildiğinden bahisle aynı Kanun'un 33. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca 250.000,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada verilen yargı kararı gereğince davacı şirket hakkında 121.330,00-TL idari para cezası uygulanmasına dair … tarih ve … sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Üst Kurul) kararının iptali istenilmiştir....
Bunu sağlamak için, dava dilekçelerinde; dava konusu edilen işlemlerin ve dava sebeplerinin, bir başka ifadeyle; idari işlemin içerdiği iddia edilen hukuka aykırılığın dayandığı hukuk kurallarının açık ve net bir biçimde somut olarak belirtilmesi şarttır. Ayrıca birden fazla işlemin davaya konu edilmesi ya da bir işlemin birden fazla madde, fıkra veya bendinin iptalinin istenilmesi halinde söz konusu işlemler ve bu işlemlerin hangi madde veya fıkralarının iptalinin istendiğinin tek tek sayılmak suretiyle belirtilmesi de yukarıda alıntısı yapılan düzenlemeler ve idari yargılama usulü ilkelerinin bir gereğidir....