Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İtirazın iptali ilamı, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlayan bir ilamdır. İtirazın iptali davasını kazanan alacaklının, ilamsız icra takibine devam edilmesini (haciz, satış, paranın ödenmesini) isteyebilmesi için, itirazın iptali kararının kesinleşmesi gerekmez. Ancak, itirazın iptali kararını temyiz eden borçlu, Yargıtay'dan icranın durdurulmasına karar verilmesini isteyebilir. İtirazın iptali davası sonucunda verilen karar uyarınca, ilamsız icra takibinin başlatıldığı dosya üzerinden takibe devam edilmesi gerekir. Buna göre, itirazın iptali ilamı doğrultusunda, icra müdürlüğünce dosya alacağının hesaplanarak bu miktar üzerinden takibe devam edilmesi zorunlu olup, ayrıca borçluya icra emri düzenlenip gönderilemez. Ancak, ilamda ilk defa hüküm altına alınan yargılama gideri, vekalet ücreti ve tazminat alacaklarının aynı takipten tahsili isteniyorsa bunlar yönünden borçluya ayrı icra emri düzenlenerek tebliğ edilmelidir....

    İcra Müdürlüğünün 2019/4575 Esas sayılı icra takibinin başlatıldığını, davalının itirazı nedeniyle icra takibinin durduğunu, bu nedenle davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve % 40 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE; Dava, itirazın iptali davası olup; yasal süresi içinde açılmıştır. Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2017/... Esas sayılı icra dosyasının celp ve incelenmesinde davacı şirket vekili tarafından davalı borçlu şirket aleyhine faturaya dayalı 300,00 TL alacağın tahsili istemi ile başlatılan ilamsız icra takibine ilişkin oldupu, icra takibinin yasal süresi içinde yapılan itiraz üzerine durduğu anlaşışmıştır....

      İtirazın iptali davaları takip hukukundan kaynaklandığından icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Yetkili icra müdürlüğünde icra takibinin yapılması dava şartıdır....

        İcra İflas Yasasının 67.maddesine dayanan ve genel hükümler çerçevesinde yargılama yapılan itirazın iptali davasına bakacak mahkemenin yetkisini sınırlandırdığı kabul edilemez. Aksinin kabulü anılan yasanın amacına aykırılık teşkil eder. Kaldı ki, itirazın iptalini tetkike yetkili olan mahkeme İcra Dairesinin yetkisine yönelmiş olan itirazı da inceleyebilir. Gerçekte de bu yetki itirazının araştırılması sonucunda kendisinin de yetkili olup olmadığı belirlenecektir. (Saim Üstündağ-İcra Hukukunun Esasları, ... 1995, 6.bası, Sh.101-102 d.not.218 a,b,c) Öte yandan; itirazın iptali davası her ne kadar genel hükümler çerçevesinde yargılamaya tabi ise de davanın temelini icra takibinin oluşturduğunda ve davanın icra takibi ile ayrılmaz bir bütün teşkil ettiğinde kuşku bulunmamaktadır....

          İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır. 2....

            İtirazın iptali davasının açılabilmesi için geçerli bir ilamsız icra takibinin yapılmış olması gerekir. Geçerli bir icra takibinden söz edebilmek için yetkili icra dairesinde yapılmış bir takibin bulunması gerekir. Şüphesiz kamu düzenine ilişkin bulunmayan hallerde icra dairesinin yetkili olup olmadığı hususu re'sen incelenemez. Somut olayda alacaklı- davacı tarafından girişilen icra takibine davalı - borçlular hem icra dairesinin yetkisine hem de borca süresinde itiraz etmiş, yapılan bu itiraz neticesinde icra takibi durmuştur. Açılan itirazın iptali davasında öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekir. Çünkü yetkili icra dairesinde takip yapılması itirazın iptali davasının koşullarından biridir. İcra dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varıldığı taktirde dava şartı yokluğundan usulden red kararı verilmesi gerekir....

              Esas sayılı icra dosyasında icra takibine konu 146,69 TL asıl alacak yönünden davadan önce ödemenin yapıldığı tespit edilmekle işbu miktar yönünden davacı tarafın itirazın iptali davası açmasında hukuki yararı bulunmadığından davanın hukuki menfaat yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, dava konusu edilen asıl alacak yönünden dava tarihinde önce ödendiği anlaşılmakla icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, davalı tarafça dava açılmadan önce sadece asıl alacak miktarının ödendiği, dava açıldıktan sonra 11/10/2022 tarihinde icra takibinin ferileri yönünden icra dosyasına ödeme yapıldığı ve davalının borcunun kalmadığı anlaşıldığından dava açıldıktan sonra ödenen icra takibinin ferileri yönünden davanın konusuz kalması sebebiyle esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacının davalı aleyhine .... İcra Müdürlüğünün 2021/... E....

                İcra müdürlüğünün 2017/2974 E sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla mükerrer takip yapıldığını, kambiyo takibi yönünden senetlerin teminat senedi olduğuna dair ayrı bir dava ile itirazda bulunduklarını, ipotekle teminat altına alınmış bir alacak için ayrıca teminat amacıyla mükerrer olarak bankaya verilen senetler için yapılan icra takibinin iptaline kadar İstanbul 10.icra müdürlüğünden gönderilen icra emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın, müvekkili banka tarafından başlatılan ipotek takibine Davacı/Borçlular tarafından yapılan itiraz davası olduğunu, Davacı/Borçluların huzurdaki dava ile ilgili olmayan iddiaları ileri sürdüklerini, İpotek takibi konusu olmayan, başka bir icra müdürlüğündeki icra dosyasının dayanağı olan bononun teminat bonosu olduğu iddiasının ileri sürüldüğünü, dava konusu icra takibi olarak İstanbul 10. İcra Müdürlüğü'nün 2017/2074 E....

                Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava itirazın iptali istemine ilişkindir. Kastamonu Sulh Hukuk Mahkemesince, itirazın iptalinin icra takibinin yapıldığı yerdeki mahkemeden istenmesinin zorunlu olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, yetkinin kesin olmadığını, davalının ikametgahı ve olay yeri itibariyle Kastamonu Sulh Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu, mahkemenin öncelikle icra takibine yönelik yetki itirazını incelemesi gerektiğini bildirerek, yetkisizlik yönünde yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, davacı tarafından davalı aleyhine Ankara 8. İcra Müdürlüğünde icra takibi yapılmış, davalı tarafından süresinde yetkiye ve borca itiraz edilmiştir. Davacı, Kastamonu Sulh hukuk Mahkemesine dava açarak itirazın iptalini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu