Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılama sonunda; ... icra dairesinin yetkili olmaması nedeniyle yetki itirazı reddedilmiş, davalının ödeme iddiasını ispatlayamadığı, taraflar arasındaki temlik sözleşmesinin 4.5 maddesi gereğince ''...ardışık altı taksitin gününde ödenmemesi halinde, takip eden altı aylık ödemenin muaccel olacağı''nın kabul edildiği, bu durumda 30.01.2013 tarihine kadar olan altı aylık ödeme de muaccel hale geldiğinden, davacının icra takibinde vadesi gelmemiş taksitleri de istemesine engel bir hal olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalının dava konusu icra takibine yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak 4.294,32 TL'nin takdiren %20'si olan 858,86 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı şirkete ait 01.04.2010 tarihli imza sirkülerine göre yönetim kurulu üyesi ...'...

    Davalı borçlu 15.09.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, kira sözleşmesinin tahrif edilmek ve değiştirilmek suretiyle icra takibine konu edildiğini, bu hususta Cumhuriyet Savcılığındaki soruşturmanın devam ettiğini ileri sürerek takibe ve borca itiraz etmiş davacı alacaklı İcra Mahkemesi'ne başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Davalı borçlu cevap dilekçesinde, davacı ile arasında ev ve işyeri ile alakalı olarak tek bir kira kontratı bulunduğunu, davacı tarafça ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2015/9609 esas ve 2015/9503 esas sayılı dosyaları ile hakkında iki ayrı icra takibi başlatıldığını, davacı tarafın dava konusu kira kontratı üzerinde tahrifat yaptığını, kendisini kandırdığını, davacının kontratın kendisinde kalması gereken nüshasını imza bahanesi ile aldığını ve üzerinde tahrifat yaparak sanki 2 ayrı kontrat varmış gibi icra takibine konu yaptığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....

      E-imza Hakim ... E-imza "iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır."...

        Anılan hüküm, genel mahkemelerde açılan davalarla ilgili olarak senedin hiçbir işleme esas alınamayacağını, başka bir anlatımla delil olarak kullanılamayacağını öngörmekte olup, icra takibine etkisi yoktur. Bu durumda borçlunun bu iddiası borca itiraz niteliğinde olup, icra mahkemesi bu itirazı incelemekle görevlidir. Borçlunun borcunun olmadığına ilişkin ileri sürdüğü sebep, icra mahkemesinin görevini tayinde belirleyici bir unsur değildir. Mahkemece, İİK'nun 169/a ve 170/a maddeleri kapsamında borçlunun itirazının esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi isabetlidir. Diğer taraftan davacı borçlu şirket tarafından verilen itiraz dilekçesinde, eski şirket yetkilisi olan M. Veysi Gücüm şirketi ve ortaklarını zor duruma sokmak amacıyla tek imza ile yetkili olduğu döneme ait geçmiş tarihli bono düzenleyerek imzalamış ise de, şirketin ticari defter ve kayıtlarında böyle bir borcun olmadığını ileri sürerek borca itiraz etmiştir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/09/2020 NUMARASI : 2019/489 ESAS - 2020/848 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından İstanbul 6. İcra Müdürlüğü'nün 2007/1458 E....

        İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kotu niyetli olması ise 2011/8740-18078 yasal koşul değildir. İcra inkarr tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Ancak anılan maddenin 3.fıkrasında ise; icra takibine İtiraz edenin veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunmasının kötü niyetin sübutuna bağlı olduğu da hüküm altına alınmıştır....

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın Afyonkarahisar İcra Müdürlüğünün 2019/1416 Esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, ödeme emrinin müvekkili davacıya 20/02/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, icra takibine konu bono üzerinde imzanın müvekkili davacı T1 ait olmadığını, imzaya itiraz ettiklerini ve imzayı kabul etmediklerini, mahkemece gerekli inceleme ve araştırma yapılması halinde ise icra takibine konu olan bono üzerindeki imzanın müvekkili davacıya ait olmadığının anlaşılacağını, imza ve yazı örneklerini sunduklarını, açıklanan nedenlerle icra takibine konu 02/01/2018 tanzim 25/08/2018 vade tarihli 25.000,00 TL tutarındaki bono üzerindeki imzalarının hiç birisinin davacı müvekkili T1 ait olmamasından dolayı imzaya karşı itirazlarının kabulü ile icra takibinin dava sonuna kadar durdurulmasına icra takibinin iptali ve haksız takip yapan davalı aleyhine tazminata, yargılama giderleri...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı bonoda keşideci konumunda olan borçlunun icra mahkemesine başvurarak imzaya itiraz ettiği, mahkemece, alınan bilirkişi raporuna dayanılarak imza itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına, kötü niyet tazminatı koşulları oluşmadığından bu yöndeki istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

            E. sayılı dosyasıyla toplam 45.463,61 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 04/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 09/08/2021 tarihli dilekçeyle icra dairesinin yetkisine, borca ve tüm ferilerine itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu anlaşılmıştır. Davalı borçlu tarafından her iki icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde, icra dairesinin yetkisine de itiraz edildiği görülmüştür. İtirazın iptali davasının açılabilmesi için geçerli bir ilamsız icra takibinin yapılmış olması gerekir. Geçerli bir icra takibinden söz edebilmek için yetkili icra dairesinde yapılmış bir takibin bulunması gerekir. Şüphesiz kamu düzenine ilişkin bulunmayan hallerde icra dairesinin yetkili olup olmadığı hususu re'sen incelenemez. Somut olayda alacaklı- davacı tarafından girişilen icra takiplerinde davalı - borçlu hem icra dairesinin yetkisine hem de borca süresinde itiraz etmiş, yapılan bu itiraz neticesinde icra takipleri durmuştur....

              İcra Müdürlüğü’nün ... Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibine yönelik tüm itirazların iptaline, icra takibinin devamına ve davalının haksız itirazı nedeniyle alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, icra ve yargılama masraflarının davalı üzerine bırakılmasına ve lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu