WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti. hakkında verilen ihtiyati tedbir kararı gereğince geçersiz olduğunu, ayrıca ipoteğin limit ipoteği olması nedeniyle takip alacaklısının İİK’nun 150/ı gereğince ilamlı takip yapamayacağını ve sair iddialarını ileri sürerek takibin dudurulmasını talep ettiği, mahkemece, takip konusu limit ipoteği olup alacaklı kredi kuruluşu olmadığından İİK’nun 150/ı maddesi gereğince takip yapamayacağından bahisle şikayetin kısmen kabulü ile icra emrinin iptaline, icra müdürlüğünce yeniden düzenlenecek ödeme emrinin 10 milyon TL üzerinden düzenlenmesine karar verildiği, kararın taraflarca istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verildikten sonra, ilk derece mahkemesinin icra emrinin iptali kararının yerinde olduğu belirtildikten sonra, yeniden düzenlenecek ödeme emrindeki miktarın hükümde düzenlenmesinin hatalı olduğuna değinilerek bu kısım çıkartılmak suretiyle, icra emrinin iptali yönünde yeniden hüküm kurulduğu, kararın taraflarca temyizi...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından aidat alacağının tahsili amacıyla tahliye talepli olarak icra takibine başlandığı ve örnek 13 nolu ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun, alacağın kira alacağı olmaması nedeniyle örnek 13 nolu ödeme emrinin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır....

      İİK'nun 38. maddesine göre, icra kefaletleri ilam niteliğinde olup, icra kefiline icra emri gönderilir. Ancak, usulüne uygun olarak verilen icra kefaleti ilam hükmünde sayılır. İcra kefaletinin geçersizliği nedeniyle iptali istemi, yargılamayı gerektirmesi nedeniyle genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olup, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak iptali talep edilemez. İİK'nun 38. maddesi uyarınca icra dairesindeki kefaletler, müteselsil kefalet niteliğinde olup, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tâbidir. Buna göre, ilamlı icra takibine konu edilebilmesi, bir diğer ifade ile icra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için, icra kefaletinin yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekir....

        DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Karasu İcra Müdürlüğünün 2019/509 esas sayılı icra dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; Kamulaştırma Kanunun geçici 13.maddesi gereğince idare tarafından geri ödemeye dair ilgilisine yazı tebliğ edilmesi gerekeceği, T3 tarafından borçluya ödemeye ilişkin yazı tebliğ edilmediği, borçlunun icra takip tarihi itibariyle temerrüte düştüğü, İİK'nın 32 ve devamı maddelerinde icra emrinin tebliği sırasında takibe dayanak belgelerin eklenmesi yönünde yasal bir düzenleme bulunmadığı, davacının ve davalının kötü niyetli olduğuna dair mahkemede kanaat oluşmadığı gerekçesiyle takip tarihinden önceki faiz alacağı yönünden takibin iptaline, icra emrinin iptali talebinin reddine, davacı ve davalının kötüniyet tazminatı ile cezalandırılmasına yer olmadığına karar verilmiştir....

        Bu durumda asıl borçlular aleyhine yapılan takip kesinleştikten sonra davacı icra kefiline icra emri gönderildiği anlaşıldığından davacının bu iddiaya dayalı olarak icra emrinin iptali isteminin yasal dayanağı bulunmayıp ödeme yönünden belirlenen 10 günlük sürenin uygulanması olanaklı değildir. Diğer taraftan icra emrinin bila tarihli olması geçersizliği ve iptali sonucunu doğurmayıp bu husus esasa etkili noksanlık vasfında değildir. İcra kefaletinin Borçlar Kanunu'na göre geçerli olmadığından icra emri gönderilemeyeceği şikayeti de takip konusu belgenin ilam hükmünde belge olmadığı şikayeti olup, İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca süresiz şikayete tabidir. İİK'nun 38. maddesinde ilam mahiyetini haiz belgeler arasında sayılmış olan icra kefaleti, bu maddenin son fıkrasına göre müteselsil kefalet hükmündedir....

        Memurun sebepsiz yapmadığı veya geciktirdiği işlerin icrası emrolunur.'' hükmü yer almaktadır. -//- Şikayete konu edilen temerrüt faizi alacağı ve BSMV alacağı yönünden icra emrinin iptali talep edilmiş, İcra Mahkemesince de temerrüt faizi ve BSMV alacağı istenemeyeceği kabul edilmiştir. Bu durumda İİK'nun 17. maddesi gereğince bu kalem alacaklar çıkarılmak suretiyle icra emrinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken icra emrinin tümden iptali doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle, borçlu vekilinin temyiz itirazlarının reddine 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

          Davalı vekili, takip dosyasında müvekkiline çıkartılan ödeme emrinin İcra Hukuk Mahkemesince iptal edildiğini, yeniden ödeme emri çıkarılması gerektiğini, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini belirtmiş, esas yönünden de davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamına göre davacı tarafça, borçlu davalıya tebliğ edilen ödeme emrinin borç miktarının TL olarak açıkça gösterilmemiş olması sebebiyle iptaline karar verildiğini yeniden usulüne uygun düzenlenmiş ve tebliğ edilmiş ödeme emrinin olmaması nedeniyle davacının itirazın iptali davası açma yasal koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

            Somut olayda; dava konusu icra takibine yönelik olarak ödeme emrinin 26/06/2020 tarihinde borçlu davalı şirkete tebliğ edildiği, davalı şirketin 30/06/2020 tarihinde yaptığı itiraz üzerine icra takibinin durduğu, davanın ise ödeme emrinin tebliğinden önce 04/02/2020 tarihinde açıldığı görülmüştür. Böylelikle dava tarihinde yetkili ... Müdürlüğü tarafından çıkarılmış ve itiraz edilmiş ödeme emri olmadığından, açılan davada itirazın iptali davasının dava şartı bulunmadığından, davanın usulden reddine, davacının icra takibini kötü niyetle yaptığı davalı tarafça ispatlanamadığından, davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir....

              Av. ... aralarındaki itirazın iptali davası hakkında... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 03/04/2015 gün ve 2014/628 E. - 2015/345 K. sayılı hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Davaya dayanak olan ... İcra Müdürlüğü'nün 2014/4663 Esas sayılı icra dosyası içinde ödeme emrinin borçluya tebliğine dair belgeye ve bilgiye rastlanılmadığından, ödeme emrinin takip borçlusuna tebliğine ilişkin belgenin aslının veya fotokopisinin temin edilerek dava dosyasına eklenmesi, bulunamaması halinde ödeme emrinin tebliğ tarihinin tespit edilerek bu hususta tanzim edilecek tutanağın mahkeme dosyasına eklendikten sonra temyiz incelemesi yapılabilmesi için gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 03/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                düzenlenen icra emrinin iptaline" şeklinde karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu