Asliye Hukuk Mahkemesinin 29.03.2019 tarih, 2017/20 esas ve 2019/287 karar sayılı kararıyla hükmedilmiş olan; 12.539,12 TL ilam vekalet ücreti, 122.364,00 TL asıl alacak, 2.678,42 TL harç gideri, 346,13 TL Yargılama gideri ve bu alacak kalemlerinin işlemiş faizleri için örnek 4- 5 icra emrinin taraflarına 29.05.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, itirazın iptali kararı ile birlikte itirazla duran takibe devam edilebileceğini, takibin devamı için ayrıca icra emri gönderilmesine gerek olmadığını, ancak itirazın iptali kararında ilk defa hüküm altına alınan alacakların tahsili için ilamlı icra takiplerinde çıkarılması gereken örnek 4- 5 icra emrinin borçluya gönderilmesi gerektiğini, dolayısıyla, asıl alacak ve asıl alacağın faizinin de örnek 4- 5 icra emrinde alacak kalemi olarak istenilmesinin yasal mevzuata aykırı olduğunu, ayrıca bu şekilde bir icra emri düzenlenmesinin takip matrahını değiştirdiğini, bunun da uygulanacak vekalet ücreti ve tahsil harcını arttırdığını belirterek icra...
İcra Müdürlüğünün 2021/4327 esas sayılı dosyası ile 4- 5 örnek icra emri düzenlendiğini, icra emrinin 14.07.2021 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, takip dayanağının ilamda vekil olarak bulunmalarına rağmen tebligatın vekil olan taraflarına değil müvekkiline yapıldığını, şikayete konu icra emrinde faizlerin ve nete çevrilmesi gerekli işçilik alacaklarının davacı müvekkili aleyhine olacak şekilde fazla hesaplandığını, ilamda davalı lehine eda edilebilir olmayan alacak kalemine de icra emrinde yer verildiğini beyanla, şikayetlerinin ayrı ayrı kabulü ile, takibin tedbiren durdurulmasına, ödeme emrinin yalnızca asile tebliğ edilmesi dolayısıyla icra emrinin vekil olarak taraflarına ayrıca tebliğ edilmesi yönünde hüküm kurulmasına, ilama aykırılık sebebiyle icra emrinin iptaline, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Manisa 2....
Teselsül ilişkisinin bulunmadığı ve yine karar hükmünde kime ne kadar verileceği net olarak belirtilmediğinden karar metninden tüm davacılar açısından eşit oranlarda yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etme hakkı olduğu anlaşılmakla her ne kadar davacı takibin iptali isteminde bulunmuşsa da takibin iptali hem talebin hem de icra emrinin iptali taleplerini ihtiva edeceğinden davacı yanın takibin iptali talebinin reddine, icre emrinin 16/17 oranında iptaline" karar verildiği anlaşılmıştır. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece "takibin iptalinin reddi" kararı yönünden, yerel mahkemenin takibin iptaline karar vermemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle istinaf başvurularının kabulü ile mahkemece verilmiş olan kararın talepleri doğrultusunda kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, icra emrinin iptali istemine ilişkindir....
İİK'nun 62.maddesi uyarınca, genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde her türlü itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi günlük sürede icra dairesine bildirilmesi gerekir. İcra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itiraz hukuki sonuç doğurmaz. Somut olayda dosyanın incelenmesinde, takip talebi ve ödeme emrinde işlemiş faiz miktarının yazılı olduğu ve takip sonrası işleyecek faizin de takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faiz olarak açıkça istenildiği görülmektedir. Kaldı ki borçlunun icra dairesine itirazında sadece yetkiye itiraz ettiği, faize ve borca itiraz etmediği, bu durumda faizin de itirazsız olarak kesinleştiği anlaşılmıştır. O halde mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile ödeme emrinin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI: DAVACININ İDDİALARI: Vergi Mahkemesi ve Bölge İdare Mahkemesi tarafından ödemelerin icra dosyalarına ilişkin olup olmadığı yönünde yeterli araştırma yapılmaksızın karar verildiği, icra dosyalarının borçlusu durumunda olan şirketle aralarında icra dosyaları dışında cari hesap ilişkisi bulunduğu, somut olayda haricen tahsilat bulunmadığı, kaldı ki tahsil harcının muhatabının borçlu olduğu hususunun İcra ve İflas Kanunun 15. maddesinde açıkça düzenlendiği, ödeme emrinin icra tahsil harcına ilişkin kısmının da iptali gerektiği iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir. DAVALININ İDDİALARI: Ödeme emrinin yargı kararları üzerine düzenlenen 2 no'lu ihbarnamelere itiraz edilmemesi üzerine kesinleşen kamu alacağının tahsili için düzenlendiği, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI: Taraflarca yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır....
Bu genel dava şartları itirazın iptali davası içinde geçerlidir. İtirazın iptali davasının açılabilmesi için bunlardan başka HMK m.114/2 uyarınca özel dava şartlarının da bulunması gerekmektedir. Bu dava şartlarından birinin bulunmaması halinde açılan itirazın iptali davası usulden reddedilmelidir. İtirazın iptali davasının özel dava şartları: a. Geçerli bir icra takibinin bulunması b. Borçlunun geçerli bir itirazının bulunması c. Davanın süresinde açılmış olmasıdır....
Davacı banka vekilince, icra mahkemesi tarafından takibin değil icra emrinin iptaline karar verildiği, bu nedenle icra mahkemesi kararına uygun olarak ilamlı yerine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip usulüne göre yeniden ödeme emri düzenlenmesinde herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı savunulmuşsa da; icra emrinin iptal edilmesi, ilamlı olarak başlatılan takibin ilamsıza dönüştürülerek ödeme emri düzenlenmesine cevaz vermemektedir. Nitekim, ............. Karar sayılı içtihadına konu somut uyuşmazlıkta da tıpkı somut olayımızda olduğu gibi icra mahkemesinin ilamlı icra emrinin iptali sonucunda aynı icra dosya numarası üzerinden ilamsız ödeme emrinin düzenlenerek takibe devam edilmesinin usulüne uygun olmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle davacı banka vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiş olup, usul ve yasaya uygun yerel mahkeme kararına vaki istinaf başvurusunun esastan reddi gerekmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca, Şikayet, müteveffa borçlu (T3) ile davacılardan T2 aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu T3'in takipten önce öldüğünün anlaşılması üzerine, davacı mirasçılara gönderilen 28/02/2019 tarihli ödeme emrinin ve takibin iptali istemine, yine davacılar T3 ve T1 de mirası reddetmeleri nedeniyle kendilerine gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti ile takibin iptali istemlerine ilişkindir....
Mahkemece; "Şikayetin Kısmen Kabulü ile; Sivas İcra Dairesinin 2019/77911 esas sayılı dosyasında 22/05/2019 tarihli icra emrinde yer alan; Kıdem tazminatı asıl alacağının 11.623,30 TL; işlemiş faizin 4.442,88 TL; Fazla mesai asıl alacağının 3.290,16 TL; işlemiş faizin 427,35 TL; Yıllık izin asıl alacağının 2.735,93 TL; işlemiş faizin 203,93 TL olarak Düzeltilmesine, İcra emrinin iptali yönündeki talebin Reddine,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır. Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak; davalının Sivas 2....
İcra Müdürlüğünün 2021/5990 esas sayılı dosyasına dayanak ilamda davacının vekille temsil edildiğini ancak icra emrinin sadece davacı asile tebliğe çıkarıldığını ve davacının 18 yaşından küçük oğluna tebliğ edildiğini, tebligatın bu nedenlerle usulsüz olduğunu, ayrıca takip talebi ve icra emrinin dayanak ilama aykırı olduğunu, ilamda hükmedilen bedelin davalıdan tahsiline dair bir hüküm bulunmadığını, davalının hükme göre talepte bulunmadığını belirterek icra takip işlemi ve icra emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir....