Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın takibin ve ödeme emrinin iptali sebebi ile şikayet talebinde bulunduğunu, borçlunun İ.İ.K nun 170/a maddesine göre kambiyo hukuku bakımından şikayetinin İ.İ.K 'nun 168/3 fıkrasına tabi olup buradaki şikayet süresinin ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 gün olduğunu, borçluya ödeme emrinin 29.03.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, şikayet tarihinin ise 05.04.2021 tarihi olması sebebi ile 5 günlük süre içerisinde yapılmadığını, bu sebeple şikayetin süresinde yapılmamış olması sebebi ile reddini talep ettiklerini, borçlunun cezai şarta itirazının ise borca itiraz niteliğinde olduğundan yine 5 günlük süre içerisinde borca itiraz şeklinde talep edilmesi gerektiğini, Cezai şarta ilişkin itirazın borca itiraz olması sebebi ile şikayet yolu ile talep edilemeyeceği gibi yasal 5 günlük süre içerisinde de talep edilmediğini, bu sebeple reddini talep ettiklerini, borçlunun işlemiş faize ve faiz oranına itirazının da borca itiraz niteliğinde...
Mahkemenin tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin değerlendirmesi yerinde olmakla beraber ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğinin tespiti halinde, mahkemece, borçlunun usule aykırı tebliği öğrenme tarihi belirlenerek, tespit edilen tarihin ödeme emrinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesi ile yetinilmesi gerekirken ödeme emrinin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayet edilen Hazine’nin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/10/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlular aleyhine çeke istinaden yapılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, borçlulardan ...ortaklarından ... icra mahkemesine yaptığı şikayet başvurusunda iş ortaklığının taraf sıfatı bulunmadığını belirterek iş ortaklığı adına yapılan takibin ve ödeme emrinin iptalini talep etmiş, mahkemece itirazın yasal beş günlük süre içerisinde yapılmadığından bahisle şikayet reddedilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 620. maddesine göre adi ortaklığın hükmi şahsiyeti bulunmadığından taraf ehliyeti yoktur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/12/2019 NUMARASI : 2019/774 ESAS- 2019/971 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle davacılar aleyhine yapılan İcra takibinde İstanbul 11 icra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/617 esas sayılı dosyası üzerinden 15/1/2019 tarihinde ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, şikayetlerinin her ne kadar davacı şirket ibar elektrik üründen yapılmış ise de ödeme emrinin iptalinin tüm borçlular yönünden sonuç doğurduğunu, zira talep edilen alacak yönünden ödeme emrinin iptal edildiğini, karardan sonra yeni bir ödeme emri gönderilmesi yönünde talepte bulunulmadığını, kesinleşmiş bir icra takibi bulunmamasına rağmen davacıların adreslerinde haciz tatbikine karar verildiğini, yine davacılara yeni bir ödeme emri gönderilmesine ilişkin karar verilmediğinden dosyada bulunan ihtiyati haciz kararına dayanılarak haciz yapılmasının mümkün olmadığını belirterek dosyada...
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; Takip talebi ( ve ilamı) alan icra dairesinin, bir icra emri düzenleyerek bunu borçluya göndereceği (İİK m.24,25,25/a,26,30,31,31/a,32); alacaklının icra dairesine verdiği belge ilam veya ilam niteliğinde bir belge ise, icra müdürünün, takip talebine ve ilama uygun bir biçimde, bir icra emri düzenlemek ve bunu borçluya göndermekle yükümlü olduğu; icra emrinde, alacaklının (ve varsa vekilinin), borçlunun (ve varsa vekilinin) adları, soyadları ve adreslerinin ve ilamı veren mahkemenin ismi ve hükmolunun şeyin neden ibaret olduğunun, ilamın tarih ve numarasının yazılması gerektiği(m.24/2); icra emrinin takip talebine ve ilama aykırı olması halinde, icra emrinin iptali için yapılacak şikayetin süreye tabi olmadığı, 29/07/2019 tarihli icra emrinin incelenmesinde dayanak teşkil eden mahkeme ilamının, yanlış gösterilmiş olduğu, bu husus icra emrinin iptalini gerektirse de takibin iptalini gerektirmeyeceğinden, şikâyetin kabulü ya da reddi halinde...
Şikayet olunan vekili, sıra cetvelinin yasaya uygun olduğunu, esasında şikayetçinin takip dosyasında borçluya gönderilen ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, şikayetin reddine dair verilen karar, şikayetçi vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 16.04.2012 gün 2011/4415 E, 2012/7 K sayılı ilamıyla, ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüklerin diğer alacaklıların alacaklarını haleldâr etmesi durumunda sıra cetveline itiraz aşamasında ileri sürülebileceği, 5. İcra Müdürlüğü'nün 2008/19155 Esas sayılı takip dosyasında borçlu ...'ye çıkan ödeme emri tebligatının usulüne uygun olup olmadığının incelenmesi, usulüne uygun değilse tebligatı öğrenip öğrenmediğinin araştırması gerektiği belirtilerek bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama soncunda dosya kapsamına göre; şikayet olunanın icra dosyasından borçluya gönderilen ödeme emrinin tebliğinin Tebligat Kanunu'nun 21....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de: Alacaklı tarafından, genel haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu, 06.11.2015 tarihinde icra müdürlüğüne yaptığı başvurusunun reddedildiğini ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kısmen kabulü ile ödeme emrinin iptali ile ıttıla tarihinin 12.11.2015 olarak kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. ... 1....
İİK'nun 32. maddesi gereğince; para borcuna dair olan ilam icra dairesine verilince icra memuru borçluya bir icra emri tebliğ eder. İİK'nun 32 ve devamı maddelerinde icra emrinin tebliği sırasında takibe dayanak belgelerin eklenmesi yönünde yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu durumda Mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü ile icra emrinin iptali doğru olmamıştır. SONUÇ: Alacaklılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme Kararı'nın yukarıda yazılı nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 09.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
müdürlüğüne müracaat edildiğinde senet asıllarının görülemediğini, 08/10/2021 tarihinde senet aslının alacaklı vekiline teslim edildiğini, bu konuda derkenarı mahkemeye sunduklarını, evrak aslının icra kasasında olmaması sebebiyle ödeme emrinin iptali gerekirken ilk derece mahkemesi tarafından bu konuda da usul ve yasaya aykırı karar verildiğini beyanla; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, itiraz ve şikayet hakları saklı kalmak üzere ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmişlerdir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ipotekli taşınmaz maliki şikayetçiye hesap kat ihtarnamesinin tebliğ edilmediğine ilişkin İlk Derece Mahkemesi gerekçesi isabetli olmakla birlikte, icra emrinin iptali ile yetinilmesi gerekirken, takibin iptaline karar verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK'nın 355 ve 353/1-b-2 maddeleri gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kısmen kabulü ile şikayetçi ipotek borçlusu yönünden icra emrinin iptaline, takibin iptali isteminin reddine, sair şikayet bu aşamada konusuz kaldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığını karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ipotek borçlusu temyiz isteminde bulunmuştur. B....