Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlunun icra mahkemesine başvurusu itiraz niteliğinde olup, İİK'nun 274. maddesine göre itirazın, tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde icra dairesine bildirilmesi gerekir. Borçlunun itirazı, icra dairesine yasal sürede itiraz edilmesi ve alacaklılar tarafından da itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurulması halinde, mahkemece incelenir. Şikayet yoluyla icra mahkemesinden takibin iptali istenemez. O halde mahkemece, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvurunun hukuki sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle istemin reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklıların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; dava konusu takibin müteveffa Ali Solak'a karşı başlatılmış olduğunu, vefat ettiğinin öğrenilmesi üzerine 18 yaşından küçük mirasçıları adına velilerine ödeme emrinin gönderilmesinde yasaya aykırı bir durum bulunmadığını, icra müdürlüğünden veraset ilamı çıkartmak üzere yetki belgesi talep edildiğini, icra müdürlüğü tarafından verilen yetkiye dayalı olarak Ali Solak'ın mirasçılarını gösterir Antalya 22....

      İcra Müdürlüğünün 2018/883 esas sayılı dosyasında davalı banka tarafından hakkında icra takibi başlatıldığını, icra dosyasında, yani ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan icra takibinde icra emrinin usul ve yasaya aykırı bir şekilde düzenlendiğini, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatılamayacağını, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takibe ilişkin yasal şartların oluşmaması sebebiyle icra emrinin iptali talepli şikayet yoluna başvuru yapıldığını, ilamlı takibe esas teşkil eden hesap kat ihtarının yöntemine uygun tebliğ edilmediğini, hesap kat ihtarnamesi tebliğ edilmeden hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapılamayacağını, takip dayanağı belgelerin icra emri içeriğinde belirtilmediğini, ayrıca yetkili icra müdürlüğünün Mersin olmadığını, Mut icra müdürlüğü olduğunu beyan ederek, icra emrinin iptaline ve yetki itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı TEB A.Ş....

      Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; şikayet olunan alacaklının icra dosyasında takibin durdurulmasına karar verildiği, bu sebeple hacizlerin düşmediği, yapılan sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Şikayet, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Şikayet olunan alacaklının temlik alacaklısı olduğu ... İcra Müdürlüğü'nün 2012/45 E. sayılı dosyası kapsamında, ... (temlik eden) tarafından genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için asıl borçlu ve müşterek müteselsil kefiller hakkında icra takibi başlatılmıştır. Kefillerden ...'a ödeme emri 19.11.2008 tarihinde tebliğ edilmiştir. Borçlu tarafından takibe 12.12.2008 tarihinde itiraz edilmiştir....

        İcra Hukuk Mahkemesinde açılan davadan sonra alacaklı vekilinin talebi üzerine borçluya yeniden icra emri çıkartılması üzerine davacı borçlu şirket süresi içerisinde takibin iptali istemli şikayette bulunduğu, davacıya ikinci kez icra emrinin tebliğ edilmesi nedeni ile davacının itiraz ve şikayet hakkının olduğu, ancak hesap kat ihtarının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğine yönelik şikayet 7 günlük süreye tabi olup, hesap kat ihtarı usulsüz tebliğ edilse bile davacı taraf icra dosyasında ilk icra emrinin tebliğ tarihi olan 13.12.2011 tarihinde hesap kat ihtarından haberdar olduğu TK 32.madde gereğince öğrenme tarihinden itibaren yasal 7 günlük süre içerisinde bu konuda şikayet yoluna başvurulmadığı gerekçesi ile alacaklının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

          K A R A R Borçlu ... vekili, takip dayanağı ilamda asıl dava ile iki davanın birleştirildiğini, her 3 davada davalıların aynı ,davacıların ise farklı olduğunu, tüm davacıların borçtan müteselsilen sorumlu gibi icra emri düzenlenmesinin ve icra takibinde icra inkar tazminatı talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; birleştirilen davalarda ayrı ayrı hüküm kurulduğu, icra emrinde ise her üç hüküm fıkrasındaki yargılama giderleri birleştirilerek bu kararda yer alan taraflardan müteselsilen talep edildiğinden icra emrinin davacı borçlu ... yönünden iptaline karar verilmiştir. Hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir İİK'nun 17/1. maddesinde "Şikayet, icra mahkemesince kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur yahut düzeltilir" hükmü yer almaktadır....

            İcra Müdürlüğü tarafından düzenlenen ödeme emrinin 18/07/2019 tarihinde müvekkili ile aynı evde oturduğunu belirtilen müvekkilinin kardeşi Abdulkadir Canıtez'e tebliğ edildiğini, fakat müvekkilinin kardeşinin müvekkili ile farklı yerde ikamet ettiğini, aynı konutta ikamet etmeyen başka bir kişiye tebliğ yapılmasının usulsüz olduğunu, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu beyan ederek, ödeme emrinin iptali ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihleri olan 01/10/2020 olarak tespit edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP:Davalı Denizbank A.Ş....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, takibe dayanak ilamın gayrimenkulün aynına ilişkin olup kesinleşmeden icraya konulamayacağı ve icra emrinin usulsüz tebliğ edildiğini belirterek takibin ve icra emrinin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, dayanak ilamın gayrimenkulün aynına ilişkin olduğu gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmiştir....

              İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/03/2021 NUMARASI : 2021/163 ESAS - 2021/312 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığını, tebliğ edilen ödeme emrinde icra müdürlüğüne ait banka hesap bilgilerinin bulunmadığını belirterek, ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinde Iban ve banka bilgilerinin bulunduğunu, bulunmadığı kabul edilse dahi bu eksikliğin ikmal edilebilecek mahiyette olup ödeme emrinin iptali nedeni olmayacağını belirterek, şikayetin reddini istemiştir....

              Somut olayda; takip dosyasında icra emri başlığı altında UYAP'ta kayıtlı e-imzalı boş bir belge var ise de; icra müdürlüğünün Dairemize hitaben yazdığı 28/04/2023 tarihli yazısından , takip dosyasında usulüne uygun olarak hazırlanmış geçerli bir icra/ödeme emrinin olmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda takip talebi ekinde dayanak belgenin takip başlatılırken takip dosyasına sunulmadığı sabittir. Ancak bu husus icra/ ödeme emrinin iptalini gerektirir. Somut olayda, düzenlenmiş bir ödeme veya icra emri bulunmadığından olmayan icra/ödeme emrinin iptaline karar verilemez. Yine bu husus takibin iptali sebebi de değildir....

              UYAP Entegrasyonu