İcra Müdürlüğü'nün 2011/12823 Esas takip sayılı dosyasında davacı yönünden, 124.386,53 TL ve bu bedele işlemiş faiz yönünden itfa sebebiyle icranın geri bırakılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 6100 Sayılı HMK’nun geçici 3/(1) maddesi gereğince uygulanması gereken temyiz kanun yoluna ilişkin 1086 Sayılı Kanun'un HUMK’nun 429 ve devamı maddeleri gereğince; Yargıtay'ın bozma ilamına uyulmasına karar verildiği takdirde, mahkeme, artık bu uyma kararı ile bağlı olup, bozma kararına uygun yeni bir karar vermek zorundadır. Çünkü bozmaya uyma (ara) kararı ile, bozma yararına olan taraf için usuli kazanılmış hak doğmuş olur....
Sayılı boşanma ilamında hükmedilen nafakanın tahsili amacıyla ilamlı takip başlatıldığı, borçlu İcra Mahkemesi'ne başvurusunda;takip konusu alacağın bir kısmının banka aracılığıyla, bir kısmının ise müşterek çocukları üzerinden banka havalesi yapılarak ödendiği, geri kalan alacak için de 23.11.2012 tarihli belge düzenlendiğini, borcunun kalmadığını açıklayarak, ödeme sebebiyle takibin iptalini ve araç üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etmiş, Mahkemece 23.11.2012 tarihli ibranameye göre takip konusu alacağın takip tarihinden sonra ödendiğinden bahisle takibin iptaline karar verilmiş, hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. İİK.nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir....
Nitekim ilamlı icra takibinde borçlunun itirazı takibi durdurmayacağı gibi, itfa ve imhal itirazlarının ispatı ancak "yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya tetkik merciinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle" (İİK. m. 33) mümkün olacaktır. Halbuki ilamsız icra takibinde itiraz üzerine takip duracak ve alacaklının itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurarak olumlu karar alması gerekecektir. Yine alacaklı, ilamlı icra takibini istediği icra dairesinde yapabilecekken (İİK. m.34), ilamsız icra takibinde genel yetki kurallarına göre (İİK. m.50) takip yapması gerekecektir. O zaman elinde ilam olan bir alacaklı bu kadar avantajlar var iken neden ilamsız icrayı tercih eder? Burada ilk akla gelen ilamlı icra takiplerinde uygulanan İİK.nun 36.maddesini bir diğer anlatımla borçlunun icranın geri bırakılması kararı alarak takibi durdurmasını bertaraf etmek olabilir....
istendiğini, zira talep edilen bedelin kamulaştırma bedelinin yasal faizi olduğunu beyanla, davanın kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir....
Devletin cebri icra gücü vasıtasıyla, devlet güvencesinde yapılan ihalede mahcuzu satın alan üçüncü kişinin, takibin iptali, icranın geri bırakılması veya ihaleden sonra borcun ödenmesi nedeniyle doğrudan hiçbir ilişkisi olamaz. Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte borçlunun yasal süresinde ... 4. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/1206 Esas sayılı dosyası üzerinden icra emrinin ve takibin iptalini istediği dosyanın 17/03/2021 tarihinde karara bağlandığı, mahkemece tedbir kararı verilmediği, anlaşılmıştır. İİK nun 149/a-1 maddesinin göndermesi ile olayda uygulanması gereken aynı kanunun 33.maddesine göre icra mahkemesine yapılan itiraz icrayı ve satışı durdurmaz. İİK nun 149/a-2 maddesine göre ise, İcra mahkemesinin geri bırakılma isteminin reddine ilişkin kararına karşı istinaf yoluna başvuran borçlu veya üçüncü şahıs, takip konusu alacağın yüzde onbeşi nispetinde teminat yatırmadığı takdirde satış durmaz....
GEREKÇE : Uyuşmazlık ilamlı icra takibine karşı icranın geri bırakılması istemine ilişkin olup, borcun ödenip ödenmediği noktasında toplanmaktadır. Mersin 3.İcra Dairesinin 2020/5634 esas sayılı dosyasının incelenmesinde ; alacaklı T2 tarafından borçlu Ali Kılıç aleyhine, Mersin 6.Aile Mahkeemsinin 2018/205 esas, 2018/848 karar sayılı ve Mersin 3.Aile Mahkemesinin 2011/140 esas, 2012/116 karar sayılı ilamına istinaden toplam 21.862,84 TL asıl alacak ve ferilerinin tahsili istemiyle ilamlı icra takibi yapıldığı, icra emrinin borçluya 07/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından yasal süresi içerisinde 08/09/2020 tarihinde takibin iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nun 33/1. Maddesi uyarınca, icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir....
Maddesine dayalı icra emri tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa itirazı ve İİK. 33/A maddesine dayanalı ilamın zamanaşımına uğradığına yönelik olduğu anlaşılmıştır. İİK'nun 33/1 maddesi; "icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş, yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verilir" , İİK 33/A maddesi ;İlamın zaman aşımına uğradığı veya zaman aşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir. " şeklindedir....
İİK.nun 33/1. maddesinde ise; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, borçlu babanın Mahkeme'ye sunduğu banka hesap ekstresi..vs belgelerin, çocukların okul, servis ve yemek ücretleri nedeniyle üçüncü kişilere yapılmış ödemelere ilişkin olduğu, ilam alacaklısı annenin, bu ödemelerin nafaka borcuna mahsuben aldığına dair kabulü olmadığı gibi Yasa'nın aradığı anlamda belgeler olmadığı görülmektedir. Ödeme belgesi olarak dayanılan 06.08.2010 tarihli ihbarname ise alacaklı tarafından kabul edilmiştir....
Somut olayda, örnek 10 ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği ve takibin kesinleştiği, takibin kesinleşmesinden sonra 13/12/2014 tarihinde icra dosyasının işlemden kaldırıldığı ve dosyanın yenilendiği 26/04/2019 tarihine kadar dosyada herhangi bir icra takip işlemi yapılmadığı böylece 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla, davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak Mahkemece "icranın geri bırakılması" yerine hatalı olarak "icranın geri verilmesi" ifadesinin kullanılmış olması ayrıca icra dosyasında davacıdan başka da borçlu bulunmasına rağmen davacı yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmeyerek infazda tereddüt hasıl olacak şekilde karar verilmesi de isabetsizdir....
Turgutlu İcra Müdürlüğü'nün 2020/2882 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından davacı hakkında Çeşme Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi'nin 2017/758 Esas 2020/125 Karar sayılı ve 11/03/2020 tarihli kararına dayanılarak, kıdem, ihbar, yıllık ücretli izin vs. toplam 50.877,41 TL alacağın tahsili için başlatılan ilamlı takip olduğu, icra emrinin 24/11/2020 tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiği, davanın yasal sürede açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nın 33. maddesinde; ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' düzenlemesi mevcuttur....