İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/09/2021 NUMARASI : 2020/223 ESAS 2021/577 KARAR DAVA KONUSU : İcranın Geri Bırakılması KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....
İlamlı takiplerde icra emrinin tebliğinden önceki devrede icranın geri bırakılabilmesi için, itfa (ödeme) iddiasının İİK’nun 33/1 maddesi hükmüne göre yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş belgelere veya icra dairesinde ve icra mahkemesinde ikrar olunmuş belgeye dayanılmalıdır. Davacı takibe konu alacağın bir kısmının alacaklı tarafından kuruma ödeme hususunda yapılan başvuru üzerine alacaklı tarafça bildirilen banka hesabına ödendiğini, bir kısmının ise davalının kuruma olan borçlarına mahsup edildiğini iddia ile itfa nedeni ile icranın geri bırakılmasını istemiştir. Davalı vekilince verilen cevap dilekçesinde davacı kurum tarafından 30 günlük sürede toplam 651.246,82 TL ödemenin bildirilen hesaba yapıldığını, takibin bu tahsilatlar TBK 100. Maddesi gereğince öncelikle işlemiş faizden mahsup edilerek bakiye tutar yönünden yapıldığını, davacı kurumun muaccel alacağı bulunmadığını beyan ederek mahsup işlemini kabul etmemiştir. 5510 Sayılı Kanunun 88....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2021 NUMARASI : 2021/401 ESAS 2021/459 KARAR DAVA KONUSU : İtfa Nedeniyle İcranın Geri Bırakılmasına KARAR : Adana 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 27/09/2021 tarih 2021/401 esas 2021/459 sayılı kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı T1 dava dilekçesinde özetle; Adana Genel İcra Dairesinin 2021/24612 esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borcu kabul etmediğini, alacaklı ile boşandıktan sonra alacaklının sözlü beyanı üzerine nafaka borcunu elden alacaklıya ödediğini, buna ilişkin ses kayıtları ve mesaj kayıtlarının mevcut olduğunu bu nedenle, borca, faize, vekalet ücretine harç ve dosya masraflarına ve tüm ferilerine itirazlarının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda; davacı tarafından dava dilekçesi ile itfa nedeniyle icranın geri bırakılması ile birlikte ilama aykırılık şikayetinin ileri sürüldüğü, davacıya icra emrinin 04/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği, açılan davanın ise İİK 33 maddesi gereğince 7 günlük süreden sonra açılmış olduğu anlaşılmakla, mahkemece davacının itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına yönelik şikayetinin süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiği halde, esasa yönelik inceleme yapılarak ve rapor alınarak hüküm kurulması isabetsizdir....
İcra ceza mahkemesinde nafaka borcunu ödememesi nedeniyle borçlu asilin cezalandırılması talebinde bulunabilmek için ayrıca asile çıkartılan icra emrinin takipten önceki ödemeler yönünden borçluya itiraz için yeni bir süre vermeyeceğinin kabulü gerekir. Bu durumda, icra emri tebliğinden önceki döneme ilişkin ödemeler nedeniyle itfa itirazının İİK'nun 33/1. maddesi gereğince süresinde yapılmadığı anlaşılmaktadır. Anılan ödemelere ilişkin temyiz itirazları bu nedenle yerinde değildir. Ancak icra emrinin tebliğinden sonraki ödemelere dayalı icranın geri bırakılması talebi İİK'nun 33/2. maddesine göre her zaman ileri sürülebileceğinden bu kapsamdaki ödemeler değerlendirilerek icranın geri bırakılması karar verilebilir. Somut olayda; .......
İTFA 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 33 ] "İçtihat Metni" Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Takip ilama dayalı olup, borçlu vekili İİK.nun 33/2.maddesine dayalı itfa itirazında bulunmuş, icra mahkemesince borçlunun icranın geri bırakılması talebi reddedilmiş ve karar borçlu vekilince temyiz edilmiştir. İİK.nun 33/3.maddesine göre; "İcra mahkemesi geri bırakılma talebini reddettiği takdirde borçlu ancak temyiz süresi içinde alacağı karşılayacak nakit veya mercice kabul edilecek taşınır rehin veya esham veya tahvilat veya taşınmaz rehni yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartıyla temyiz yoluna gidebilir....
Değerlendirme Alacaklı tarafından borçlu idare aleyhine başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvuru tarihine göre talebinin, İİK'nın 33/1. maddesine dayalı itfa itirazı olduğu, buna göre mahkemece itiraz tarihi itibari ile yapılan ödemelerin tespiti ile yapılan ödeme kadar icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, itiraz tarihinden sonra yapılan ödemeler de değerlendirilmek suretiyle icranın tümden geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsiz ise de; karara karşı alacaklının temyiz başvurusu bulunmadığından, temyiz edenin sıfatına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. VI....
ihtara itirazla borçları bulunmadığını yasal 8 günlük süre içerisinde bildirdikleri, bu durumda borçlu şirketin en geç hesap kat ihtarına itiraz ettiği 12.01.2021 tarihinde, alacaklı banka tarafından keşide edilen hesap kat ihtarından haberdar olduğunun kabulü gerektiği, dolayısı ile tebliğ işleminin TK'nın 32. maddesi gereğince geçerli olduğu ve mahkemece icra emrinin iptaline karar verilmiş olmasının hatalı olduğu, ayrıca davacının borcun ödendiğine yönelik itirazı yönünden yapılan incelemede, icra emrinin borçlu şirkete 16.03.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise İİK'nın 33. maddesinde öngörülen 7 günlük süreden sonra 24.03.2021 tarihinde açıldığı, öte yandan hatalı olmakla birlikte İcra Hukuk Mahkemesince kabul edilen oluşa göre de limit ipoteğine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibi başlatılmasına yasal bir engel bulunmadığından mahkemece icra emrinin iptali ile yetinilmiş olması ve icra emrinin iptaline karar verilmesi nedeni ile borca itiraz...
İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2020/231 Esas sayılı dosyasında borçlunun icra emrinin iptaline yönelik açtığı davanın alacaklı yanca kabul edildiği ve bu kabul beyanının yapıldığı tarih itibariyle kesin hükmün sonuçlarını doğuracağı, bu suretle de icra mahkemesince verilen kabul nedeniyle icranın geri bırakılması kararının kabul tarihi olan 23.7.2020’de hüküm ifade etmesi nedeniyle 10.8.2020’de yapılan ihalenin usulsüz olduğu belirtilerek, borçlunun istinaf talebinin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, yerine; şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verildiği, karara karşı alacaklının temyiz yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte borçlunun Mersin 2....
İcra Müdürlüğü'nün 2011/12822 Esas takip sayılı dosyasında davacı yönünden, 303.464,67 TL ve bu bedele işlemiş faiz yönünden itfa sebebiyle icranın geri bırakılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 6100 Sayılı HMK’nun geçici 3/(1) maddesi gereğince uygulanması gereken temyiz kanun yoluna ilişkin 1086 Sayılı Kanun'un HUMK’nun 429 ve devamı maddeleri gereğince; Yargıtay'ın bozma ilamına uyulmasına karar verildiği takdirde, mahkeme, artık bu uyma kararı ile bağlı olup, bozma kararına uygun yeni bir karar vermek zorundadır. Çünkü bozmaya uyma (ara) kararı ile, bozma yararına olan taraf için usuli kazanılmış hak doğmuş olur....