İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyası ile davalının da aleyhine icra takibini başlattıklarını, icra takibine davalının itiraz etmediğini ve takibin kesinleştiğini; aynı dosya üzerinden bu kez davalımıza "iflas yoluyla takip ödeme emri" gönderdiklerini, davalının 7 günlük yasal süre içinde bu takibe de itiraz etmediğini ve iflas yoluyla takibinde kesinleştiğini belirterek; mahkememizce davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin borca batık olmadığını, kaldı ki, davacı şirkete de borçlu bulunmadığını; ticari defter ve kayıtları incelenirse davacıya borçlu olmadıklarının ortaya çıkacağını savunmuş; bilahare yargılama sürecinde ayrıca depo emrinden rücu edilmesini talep etmiş; söz konusu borç gerçekse bundan sorumlu olan şirketin bir başka ticari şirket olan ... Ltd.'...
Mirasın reddi nedeniyle borçtan sorumlu olunmadığına ilişkin iddianın, borca itiraz olduğu ve ödeme emrinin tebliği üzerine takibin şekline göre yasal süre içinde ilgili merciye yapılması gerektiği kabul edilmiş olup, bu ilke, murisin takipten önce ölmesi ve mirası ret süresi geçtikten sonra murisin borçları için mirasçıları aleyhinde takip yapılması durumunda geçerli olup, mirasçılar ödeme emri tebliği üzerine mirası red nedeniyle borçlu olmadıkları itirazını takibin şekline göre icra müdürlüğüne veya icra mahkemesine süresi içinde yapmak zorundadırlar. Bu durumda, davacı borçluların mirasın reddi nedeniyle takibin iptaline yönelik talebi, borca itiraz niteliğinde olup, davacı borçluların mirası reddettiklerine dair mahkeme kararı kesinleşmiş olduğundan borca itirazın kabulüne karar verilmesi yerindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra ... Mahkemesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava kesinleşen icra takibi sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı sözlü kira aktinin varlığına dayanarak ....900 TL. kira borcunun ödenmemesi sebebiyle, 28/05/2015 tarihinde haciz ve tahliye istemli icra takibi başlatmış, otuz gün ödeme süreli ödeme emri davalı borçluya 03/06/2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu yasal sürede icra takibine itiraz etmemiştir. Davalı borçlu ödeme emrine itiraz etmediğinden, taraflar arasındaki sözlü kira ilişkisinin varlığının ve takibe konu borç miktarının kesinleştiğinin kabulü zorunludur....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin, ilamsız takibe itiraz etmiş gibi değerlendirdiğini, ancak, müvekkiline tebliğ edilen ve dava konusu yapılan takip, ilamsız takiplere dayan ödeme emri olmayıp bizzat müvekkiline tebliğ edilen icra emrine itiraz edildiğini, mahkemenin müvekkiline tebliğ edilen icra emrini dikkate almadığını, müvekkiline tebliğ edilen 07.07.2021 tarihli icra emri hukuka aykırı olması sebebiyle itirazlarının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, icra emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamsız icra takibinde her türlü şikayet ve itirazın icra dairesine yapılması gerektiği gerekçesi ile davanın reddine dair karar verilmiştir. 28.11.1956 tarih ve 15/15 Sayılı İ. B....
. - K A R A R - Davacı vekili, davalıya ... 24.İcra Müdürlüğü’nün 2005/5605 sayılı dosyasından İİK’nun 171. maddesi uyarınca iflas ödeme emri tebliğ edildiğini, davalının takibe itiraz etmediğini ileri sürerek iflasa karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, haciz yoluyla takibe geçen davacının bu yoldan vazgeçmeden iflas ödeme emri gönderilemeyeceğini, müvekkilinin borcu bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece takibe konu kambiyo senedinin birden fazla borçlusu bulunduğu, İİK’nun 176/b maddesi uyarınca, borçluların iflasa tabi olması durumunda bir kısmı için haciz yoluyla, bir kısmı için iflas yoluyla takip yapılamayacağı, talebin İİK’nun 176/b maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/08/2020 NUMARASI : 2019/417 ESAS, 2020/371 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 3....
Bu halde davalının yeni ipotek maliklerine İİK 149/b maddesine göre ödeme emri göndermesi gerekirken İİK m.150/ı gereği icra emri göndermesi usul ve yasaya aykırı olmakla şikayetin kısmen kabulüne, icra takip dosyasında davacıya gönderilen icra emrinin iptaline'' karar verildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Tahliye Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı alacaklı 01.06.2010 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 04.11.2015 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile aylık 300,00 TL’den 2015 yılı Mart ayından 2015 yılı Kasım ayına kadarki kira bedeli 2.940,00 TL kira alacağının faiziyle tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 13.11.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 20.11.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, takibe konu edildiği gibi bir borcu bulunmadığını, alacaklı olarak görünen ...’u tanımadığını, kendisi ile yapılmış bir kira sözleşmesi bulunmadığını ileri sürerek takibe ve borca itiraz etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, icra emri ile birlikte takibe dayanak oluşturulan belgelerin tebliğ edilmediği ,yerel mahkemenin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takiplerde dayanak belgelerin icra emri ekinde gönderilmesinin zorunlu olmadığına ilişkin kararının yerinde olmadığını, müvekkili şirkete tebliğ edilen icra emrinin yasada sayılı zorunlu unsurları içermediğini, ihtarnamenin müvekkili şirketin yasada belirtilen tebligat adresine tebliğ edilmemiş olduğunu , takibe dayanak yapılan ihtarnamenin de usulüne uygun şekilde tebliğinin yapılmadığını yasal süresi içerisinde ihtarnameye itiraz edilmiş olduğunu ,icra emri gönderilmesinin yasaya aykırı olduğunu , her ne kadar ihtarnamede “ Kredi hesabının/hesapların, kat’ı tarihi itibariyle kredi anapara, faiz, komisyon, KKDF, BSMV, masraf ve sair fer’ileriyle birlikte oluşan alacak tutarını gösteren hesap özeti ilişktedir.” denilmişse de ihtarname ilişiğinde taraflarına tebliğ edilen...
sürekli hastanede olması ve itiraz hakkının olmaması nedeni ile gecikmiş itirazın kabul edilmesini, takipte borçlunun yerleşim yeri Konya İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, alacaklıya borcu bulunmadığını, takibe dayanak sözleşmede yazılı taşınmazın alacaklıya devredildiğini, dayanak sözleşmedeki imzanın murise ait olmadığını belirterek tebliğ tarihinin 12/10/2020 olarak düzeltilmesini, yetkiye borca ve imzaya itirazının kabulü ile hacizlerin kaldırılmasını aksi halde gecikmiş itirazın kabulünü istemiştir....