WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVALI : HASIMSIZ DAVA : Öz Sermaye Tespiti DAVA TARİHİ : 08/02/2022 KARAR TARİHİ : 01/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Öz Sermaye Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde....Bağımsız Bölüm... Bağımsız Bölüm, de kayıtlı taşınmazların tamamının maliki olduğunu, müvekkili, hisselerinin tamamı kendisine ait bulunan taşınmazlarını, yine hisselerinin tamamı kendisine ait bulunan ...ne, Ayni Sermaye olarak koyacağını bu nedenle TTK md. 343 uyarınca ayni sermaye olarak konacak taşınmazlara değer biçilmesini talep etmiştir. DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TTK 342-343 vd maddeleri uyarınca öz sermayenin tespiti isteğine ilişkindir. ....''nin ticaret sicil özeti celp edilmiş, yapılan incelemede;.... adresinde faaliyet göstermek üzere 12/05/2014 tarihinde 370731 sicil numarası ile ticaret siciline tescil edildiği, şirketin kurucu ortağının ... olduğu anlaşılmıştır....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/517 Esas KARAR NO : 2022/902 DAVA : Öz Sermaye Tespiti DAVA TARİHİ : 25/07/2022 KARAR TARİHİ : 22/12/2022 DAVA : Davacı vekili mahkememize ibraz etmiş olduğu dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin ...’ne ... sicil numarası ile kayıtlı olduğunu, mahkememizde açılan davanın ikame edildiği tarih itibari ile toplam 10.000.000.-TL (onmilyontürklirası) sermayeli bir anonim şirket olduğunu, müvekkili şirket’in halihazırdaki tek pay sahibinin, dava kapsamındaki diğer müvekkili olan ... olduğunu, ......

      Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, 2011 yılından sonra davalı şirket yönetim kurulu üyelerinin şirketten mal kaçırmaya başladıklarını, şirketin faaliyetlerini sona erdirdiklerini ve müvekkilinin mali haklarına zarar verdiklerini, şirketin diğer ortaklarının şirketteki çoğunluklarını kötüye kullandıklarını, şirketin zarar etmeye başladığını, öz kaynaklarının azaldığını, şirket yönetim kurulunun aldığı 01/08/2012 tarihli kararla şirket hissedarları arasında güven unsurunun sona erdiği, ticari faaliyetinin devam etmesinin bir anlamının kalmadığı tespit edilerek, şirketin faaliyet gösterdiği iş yerinin kiraya verilmesine ve şubenin kapatılmasına karar verildiğini ayrıca, şirketin tek mal varlığı olan şirket merkezinin bulunduğu gayrimenkulü, şirket yönetim kurulu başkanının kayınpederine geçerli olmayan...

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/288 Esas KARAR NO : 2018/340 DAVA : Öz Sermaye Tespiti DAVA TARİHİ : 30/04/2018 KARAR TARİHİ : 02/05/2018 Mahkememizde görülmekte olan Öz Sermaye Tespiti davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hissedarları olan ... ... ve ...'...

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/249 Esas KARAR NO : 2018/313 DAVA : Öz Sermaye Tespiti DAVA TARİHİ : 13/04/2018 KARAR TARİHİ : 17/04/2018 Mahkememizde görülmekte olan Öz Sermaye Tespiti davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hissedarları olan ... ... ve ...'...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/817 Esas KARAR NO : 2022/1189 DAVA : Öz Sermaye Tespiti DAVA TARİHİ : 22/09/2022 KARAR TARİHİ : 29/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan öz sermaye tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ...'nin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne ... ticaret sicil numarası ile kayıtlı ... Mah....Sk. No: ...Bahçelievler/İstanbul adresinde faaliyet gösteren bir tüzel kişilik olduğunu, müvekkili .... A.Ş. nezdinde gerçekleşecek ayni sermaye artışına esas teşkil eden müvekkili ... A.Ş.'nin hissedarı olan ...'nın sahip olduğu hisselerin müvekkili ... A.Ş'ye satışından doğan 500.000.000,00-TL tutarında alacağının 6102 sayılı TTK'nin 342 vd hükümleri ve ilgili sair mevzuat uyarınca bilirkişiler marifetiyle tespitinin yapılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayni sermaye tespiti isteğine ilişkindir....

              nin ticari defter kayıtlarında yer alan sermaye hisse değerlerinin mahkemece belirlenecek mali müşavir bilirkişi tarafından tespiti ile kurulmakta olan .... Turizm Ticaret Ltd. Şti. adına öz sermaye olarak tespitine, sermayeye konu mal ve hakların, müvekkillerinin TTK'nın 343. maddesine göre kuruluş sözleşmesinde taahhüt edeceği haklardan olduğu ve yine TTK'nın 128/3 fıkrasına göre şirket sözleşmesi hükümlerinin resmi şekil şartı aranmaksızın geçerli olduğundan; Kaş Mal Müdürlüğü'nün 04/10/2023 tarih ve ... sayılı yetki belgesi ile söz konusu bu mal ve hakların sermayeye eklenebileceği de belirtilmediğinden ve sermaye hakkı resmi belge, denetçi raporu ve ticari defter kayıtlarına dayandığından; bilirkişi tarafından tespitler yapılıncaya kadar, ekteki müzekkere örneğinde olduğu gibi tapu kayıtlarına ".... Ticaret Ltd....

                müvekkilinin artırım yaptığı miktarın usulsüz veya hukuka aykırı olduğu şeklinde bir tespitte bulunmadığını, şirketin teknik iflasa gitmesi durumunu düzenleyen TTK 376 madde kapsamında alınması gereken tedbirler konusunda genel kurulun taktir yetkisi bulunduğunu, şirketin 30/09/2017'deki sermayesinin 2.500.000 TL, birikmiş zararının ise 13.328.391,84 TL olduğundan bahisle TTK madde 376/2 deki “sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının üçte ikisinin zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşıldığı takdirde” durumunun çok ötesinde bir durumun söz konusu olduğunu, eğer zarar sadece 1.600.000 TL olsa idi, o zaman sermayenin hala 1/3’ü mevcut olduğu için sermayenin 1/3’ü olan 833 bin TL (2,5-1,6) ile yetinme kararı alınabileceğini ancak bu durumun müvekkili şirket için mümkün olmadığını;Müvekkili şirket açısından sermayenin tamamının karşılıksız kalması bir yana eksi özkaynak durumunun söz konusu olduğunu, sermayenin 1/3 ü ile yetinilebileceğini ve bu kapsamda 11.661.725,17 TL sermaye artırımının...

                  da faaliyet gösteren şirketin zincir marketler biçiminde ticari faaliyetini yürüttüğünü, genel merkezi dışında 9 adet şubesi ve 1 adet deposu bulunduğunu, şirkette 198 kişinin çalıştığını, sermaye artırımının şirketin geldiği ticari hacim büyüklüğünün zorunlu bir sonucu olduğunu savunmuştur. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda ise 1998 yılında kurulmuş olan davalı şirketin sürekli bir gelişim gösterdiği, şirketin kuruluşundan beri sermaye artırımı yapılmadığı, faaliyetlerine göre sermayesinin küçük kaldığı, kredi kullanmadığı, şirketin 2009 yılında varlık/öz kaynak oranının %44 iken, bu oranın 2015 yılında %...'e gerilediği, sermayenin 1.500.000TL'ye yükseltilmesi halinde öz sermaye oranının %... civarında makul bir seviyeye ulaşacağı bildirilmiştir....

                    çıkma payının hesaplanacağı öz sermayenin -497.532,60 TL olduğu, ancak araçların rayiç değerinin hesaplanarak buna eklenmesiyle bu borca batıklık değerinin azalacağı, bunun uzmanlık alanları olmadığı, fakat bu miktar eklense bile borca batıklık durumunun değişmeyeceği,araç değerlerinin değerlenmesi bakımından bilirkişi atanmadığı ancak söz konusu araçlar üzerindeki hacizler ve şirketin borçları dikkate alındığında, bu hesaplamanın yapılmasının şirketin malvarlığı bakımından bir değişme meydana getirmeyeceği ortağın şirketten öz sermayesi (-) olduğu için bir ayrılma akçesi talep edemeyeceği, şirketin özsermayesi (-) olduğu için ve malvarlığında bulunan araçların üzerindeki hacizler göz önüne alındığında, bunların şirketin malvarlığında etki meydana getirmeyeceği, hatta üzerlerinde haciz olmasa bile şirketin borca batıklıktan çıkmasına yetmeyeceği bu nedenle davacının bir şirketten çıktığı takdirde bir ayrılma akçesi almasının mümkün olmadığı belirtilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu