Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı 123 parsel sayılı taşınmazda dava dışı diğer hissedarlar ile birlikte hissedardır. 5403 Sayılı Kanunun 8/i maddesi ile yapılan iş bu düzenlemenin komşu parsel malikine ancak tam hisse maliki olduğu durumlarda ön alım hakkı tanıdığı, müşterek malik olduğu durumlarda ise ancak tüm malikler ile birlikte dava açabileceği tek başına ön alım talebinde bulanamayacağı, madde metni lafzından ve amacından (arazi bütünlüğü) anlaşılmaktadır. Bir diğer anlatım ile kendi taşınmazında müşterek malik olan davacının ön alım hakkını kullanması yasanın aradığı arazi bütünlüğünün sağlanması amacına aykırı olduğundan müşterek malik olan davacının ön alım hakkının bulunduğundan bahsedilemez....

Kilit ile aralarınca başkaca bir alacak verecek ilişkisi olmadığından dava konusu gayrimenkul satış bedeline ilişkin olduğunun açıkça ortada olduğunu, beyanları ve ilk derece mahkemesinde sunduğu dekontlar doğrultusunda dava konusu gayrimenkulün 28.000,00 Amerikan Doları ile satın alındığını, ön alım hakkının en azından bu bedel üzerinden kullanılması gerektiğinin ortada olduğunu, iyiniyetli şekilde gerçek değeri üzerinden tapu harcını ödediğini, ön alım hakkının ödediği miktardan hesaplanması gerektiğini, bunun denkleştirici adalet sisteminin gereği olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....

    Medeni Kanunu'nun 733 üncü maddesi uyarınca yapılan devirlerin noter aracılığı ile diğer hissedarlara bildirilmesi gerektiği, fakat dosya kapsamından davacıya noter aracılığı ile bildirildiğine dair bir belgeye rastlanılmadığı, davacının ön alım hakkına ilişkin kanunun aradığı 3 aylık sürenin başlamamış olduğu, ön alım bedeli olarak kabul edilen 2.040.000,01 TL'nin depo edilmesi için davacı tarafa süre verildiği, verilen süre içerisinde davacı tarafından bedelin depo edildiği, ayrıca satış tarihi ile dava tarihi arasındaki süre çok kısa olduğundan ön alım bedeli yönünden yeniden değerlendirme yapılmadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne, Aksaray ili, Merkez ilçesi, ... Mahallesi 4478 ada 4 parsel ... taşınmazın davalı ... adına olan 217/495 hissenin iptali ile bu hissenin davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

      596.700 TL'den mahsubundan sonra geriye 490.697,15 TL miktarında ön alım bedeli kaldığı, yani sonuç ön alım bedelinin 490.697,15 TL olduğu belirlenmiştir....

      Ön alım hakkı sadece şirket dışında üçüncü kişilere yapılacak devirler için değil aynı zamanda şirketin ortakları arasında yapılacak devirler içinde öngörülebilir. Ana sözleşmede bu yönde hüküm olmasına rağmen ön alım hakkı tüm ortaklara tanınmadan yapılan devirler onaylanıp pay defterine kaydedilirse bu durum TTK'nın 391/a maddesindeki eşit işlem ilkesine aykırılık oluşturur. Somut olaya gelince, davalı şirketin dosya içinde mevcut ana sözleşmesinin 8/c maddesine göre, hissedarlar, sahip oldukları hisselerin tamamını veya bir bölümünü devretmek istediklerinde diğer hissedarların ön alım hakkı vardır. Bu halde hissesini devretmek isteyen hissedar diğer grup hissedarlara sermaye iştirak oranına göre asgari 7 gün içinde ön alım hakkını kullanmak imkanı verir. Belirtilen süre içinde teklif edilen hissedarlar ön alım hakkını kullanmazlar ise hisseler serbestçe devredilebilir....

        İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: Bafra 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/201 esas, 2021/219 karar sayılı kararında: 6292 sayılı taşınmaz ile ancak kullanıcı ya da muhtesat sahibine satış yapılacağının düzenlendiği, ön alım davasında ise alıcı ile satıcı arasındaki ilişkinin aynen davacı ve satıcıya yansıtılması gerektiği, hak sahipliğinin ise kanunda tanımlandığı ve parayla ölçülebilen bir husus olmayıp ön alım bedeline eklenemeyeceği değerlendirildiğinde bu satışlarda ön alım hakkı kullanılamayacağı gibi taşınmazların eylemli kullanıma göre satılması söz konusu olduğundan TMK 2. Madde uyarınca da ön alım istemi nedeniyle dava açılması dürüstlük kuralına uygun olmayacağı dava konusu taşınmazların da 6292 sayılı Kanun kapsamında satışlarının yapıldığı değerlendirilmekle davanın reddine karar verilmiş; -Davanın REDDİNE; karar verilmiştir....

        Hukuk Dairesinin 08.10.2018 tarih ve 2016/3526 Esas- 2018/6440 Karar sayılı kararıyla; taşınmazın mülkiyetinin 16.04.2014 tarihli ve .... yevmiye No.lu tescil işlemiyle davalıya geçtiği, ön alım süresinin bu tarihten itibaren başlayacağı, Türk Medeni Kanunu'nun 733/son maddesinde açıklanan iki yıllık hak düşürücü sürenin davanın açıldığı 26.05.2014 tarihi itibarıyla geçmediği, davacının ön alım hakkının payın devir tarihi itibariyle doğmuş olduğu, hissenin tapuda devredilmesinden önce davalı ile dava dışı satıcı Murat Kandil arasında düzenlenen 28.12.1998 tarihli satış vaadi sözleşmesi ve davalının söz konusu taşınmazda su kuyusunun bulunmasının davacının ön alım hakkını kullanmasına engel olamayacağı, belirtilen hususlar gözetilerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği, davanın reddinin doğru olmadığı belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. B....

          Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı tarafından devredilen paya karşı ön alım davası açılmasında davalı şirketin hiç bir kusurunun bulunmadığını, ön alım davasının sadece davacının devrettiği hisse için değil kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalayarak payını müvekkili şirkete devreden tüm paydaşların hisseleri için birlikte açıldığını; davacı tarafın ön alım davası açıldığını bildiğini, ön alım davasının aleyhe sonuçlanması akabinde davacı haricindeki tüm paydaşlar ile müvekkili şirket arasında ibraname düzenlendiğini, paydaşların da ön alım davasının davacıları ile haricen anlaşma sağlandığını ve taraflar arasında herhangi bir anlaşmazlık kalmadığını, davacının sırf haksız tazminat elde edebilme gayesi ile anlaşmaya katılmadığını, mahkemenin ihtiyati haciz kararının ve yapmış oldukları itirazın reddine ilişkin kararın hukuka aykırı olduğunu, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

          Dikimevi Vergi Dairesinin 13.03.2014 tarihli yazısı ile sanığın 08.04.2013 tarihinde kira sözleşmesini ibraz ettiği bildirilmiş, vergi dairesine ibraz edilen kira sözleşmesinin sağ alt köşesinde ön alım hakkından vazgeçilmesine ilişkin daktilo ile yazı yazıldığı görülmüştür. 7. Mahkeme tarafından, sanığın kira kontratının sağ alt köşesinde ön alım hakkından vazgeçilmesine ilişkin ifadesini sonradan eklediği, ön alım davasına delil olarak sunduğu,inkara yöneldiği ölçüde savunmasına itibar edilmediği gerekçesiyle özel belgede sahtecilik suçunu işlediği kabul edilerek temyize konu hüküm kurulmuştur. IV. GEREKÇE 1....

            Davalı Mehdi ,ön alım hakkının tapuya şerh edilmediğini, tapulu taşınmazın haricen satımı için yapılan sözleşmelerin geçersiz olduğunu, satımın gerçek bir satış olup, paranın 2008/14140-2009/7015 banka kanalı ile ödendiğini , diğer davalılar da iyi niyetli olduklarını, emlakçı aracılığı ile taşınmazı satın aldıklarını, tapuda şerh olmadığından geçerli bir ön alım akdi sözleşmesinin olmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir....

              UYAP Entegrasyonu