Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece Kurum işleminin iptali ile davacının 2/3 oranında malül olduğunun tespiti ile kesilen aylığın davacıya 08.05.2007 tarihinden itibaren ödenmesine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacıya Osmaniye Devlet Hastahanesi'nin 13.08.2003 tarihli raporu ile Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesinin 19.02.2004 tarihli raporları esas alınarak 2 yıl süre ile malüliyete uğradığına ve 19.02.2006 tarihinde tekrar kontrol muaynesi yapılması karar verilerek, babasından hak sahibi olması nedeniyle ile ölüm aylığı bağlandığı, Kurumca yaptırılan kontrol muayenesi sonucu 16.03.2004 tarihli Sağlık Kurulu Kararı ile davacının maluliyet halinin devam etmediğine karar verilerek, bağlanan ölüm aylığının 08.05.2007 tarihinden geçerli olmak üzere kesildiği, Mahkemece alınan alınan 21.08.2009 tarihli Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalının raporuna göre davacının çalışma gücünü 2/3 oranında kaybettiğine karar verildiği, anlaşılmıştır....

    ın 21/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle bedensel özür oranının %14.2 olduğunun, tıbbi iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği, davacı ...'ın sürekli ve geçici maluliyet durumunun tespiti bakımından ... Başkanlığı'ndan raporu aldırılmış, 14/08/2017 tarihli ... raporunda özetle; davacı ...'ın 21/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle bedensel özür oranının %8,2 olduğunun, tıbbi iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği görülmüştür. Davacı vekilinin itirazı üzerine davacı ...'ın sürekli ve geçici maluliyet durumunun tespiti bakımından ... Başkanlığı'ndan ek raporu aldırılmış, 02/05/2018 tarihli ... raporunda özetle; davacı ...'ın 21/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle bedensel özür oranının %34 olduğunun, tıbbi iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği görülmüştür....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, murisi ...'un kalp krizi sonucu ölümü ile sonuçlanan olayın kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre,davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir, 2-Dava, davacı murisinin 03.08.2008 tarihinde işverene ait araç içinde direksiyon başında geçirdiği kalp krizi sonucu ölümü ile sonuçlanan zararlandırıcı olayın kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir....

        nun 06.04.2005 tarihli, 2005-10-183 Esas, 2005-241 Karar nolu kararıda bu yöndedir.Bu durumda aylık bağlama hakkını doğuran olayın sözü edilen yasa değişikliği olduğu gözetilerek şartlar oluşuyor ise ölüm tarihi yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra ise aylığın ölüm tarihini takip eden aybaşından, ölüm tarihi yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce ise aylığa 01.09.2003 tarihinden itibaren hak kazanılacağının kabulü gerekir. Somut olayda Sosyal Güvenlik Kurumunca tahkikat sonucunda olayın kazası olarak kabul edildiği ancak davacıların Sosyal Güvenlik Kurumunca gelir bağlanması için müracaatta bulunmaması nedeniyle Kurumca bir işlem yapılmadığı, Sosyal Güvenlik Kurumunun 7.3.2005 tarihli yazısından anlaşılmaktadır. Yapılacak , davacılara kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlanması için Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaatta bulunmak gelir bağlanma taleplerinin reddi halinde giderek SGK....

          Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacın eşi Mürsel Sezer' in dorse sürücüsü olarak araç kullanırken 21/04/2010 tarihinde trafik kazası sonucu vefat ettiği, olayın kazası olduğunun ve buna göre ölüm aylığı bağlanması talebiyle başvurusunun 4/1- a maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, kazası hükümlerinin uygulanamayacağı, gerek 4/1- b maddesi kapsamında sigortalı olsa da kaza olayının 5510 sayılı yasa 13.maddesi gereği kazası olarak değerlendirilemeyeceğine karar verilerek talebin reddedildiği, vergi dairesi yazı cevaplarına göre davacının ölen eşinin 08/03/2005- 21/04/2010 ölüm tarihine kadar kendi nam ve hesabına bağımsız çalışması nedeniyle 1479 sayılı yasa kapsamında sigortalı olduğu anlaşılmaktadır....

          Hastanın ölüme giden sürecine kanamanın etkisi olduğu yadsınamaz ise de, ölümün devam eden bir kanama tablosu ile bağdaşmadığı, böylece ölümün bir başka komplikasyon ile oluşabileceği, eldeki dosyaya göre durumu stabil olan hastanın klikte yatarak takibinde mahzur olmadığı savunması özellikle kapalı alana venöz kanayan ye durumu stabil olan hastalar için karşı delil olmadan ret edilemez. Otopside bir başka ölüm sebebi saptanamasa da, hasta ölü bulunarak otopsi yapılan bir vaka değil, klinik gözlem altında vefat eden özellikte olduğundan klinik takip ve bulguların ölüm sebebi belirlenmesinde değerlendirilmesi önem kazanmakta ve hastanın hipotansiyona meyletmeden ani ölümü ve canlandırma müdahalesi görmüş olması bir komplikasyona bağlı ölüm ihtimalini öne çıkartmaktadır. Dosya kayıtları devam eden bir akut kanamadan oluşan ölüme ait klinik durum ile uyumlu değildir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde çalışırken geçirmiş olduğu kazanın kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı işverenin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2-Davalı Kurumun temyizine gelince; Dava, davacının davalıya ait işyerinde 23.06.2007 tarihinde maruz kaldığı zararlandırıcı olayın kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir....

              Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden ; Davacının,ölü eşinin kendisine ait fırın işyerine kendi aracıyla gidip gelirken geçirdiği kazanın kazası olduğunu iddia ederek ölüm aylığı bağlanması talebinde bulunduğu,aynı ölüm olayıyla ilgili kazası tespiti davası açıldığı,davanın reddine karar verilerek kesinleştiği,mahkemece;davacının eşinin ölümü olayının kesinleşmiş mahkemesi kararıyla kazası olmadığına karar verildiği,ölüm aylığı bağlanma şartı olan 5 tam yıl prim ödeme şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

              Müdürlüğünün tüm itirazlarının, davalı Kurum vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2- Davalı Kurum vekilinin itirazlarına gelince; Dava; davacının murisi eşine ait SGK kayıtlarında ... olarak görülen hizmetlerinin davacının murisine ait olduğunun tespiti ile SSK kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesi ve davacıya muris eşinin ölüm tarihi olan 17/03/1990 tarihini takip eden ay başından itibaren ölüm aylığı bağlanması istemlerine ilişkindir. Mahkemece davacı isteminin kısmen kabulü ile “davacı ...'ye 506 sayılı Kanunun 66 ve 67 ve 70 maddesi gereğince 01/03/2008 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine” şeklinde karar verilmiştir....

                Asliye Hukuk Mahkemesi'ne ait 2020/280 E. sayılı dava dosyasında; ölüm ile kaza arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığına ilişkin 07.10.2022 tarihli ATK raporunda özetle; ölüm olayı ile kaza arasında uygun illiyet bağının bulunmadığı, ölümün beyin damarlarının pıhtı ile tıkanması sonucu meydana geldiği beyan edildiğine göre, mahkemece yapılacak ; Gaziantep 1.AHM'ye ait 2020/280E.sayılı dosya ile varsa ceza dosyası getirtilip kaza ile ölüm arasında uygun illiyet bağının bulunup bulunmadığının araştırılmasından ibaret olup, mahkemece eksik araştırmayla hüküm kurulması doğru olmamış ve bu hususta davalı vekilince yapılan istinaf itirazının kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla; KARAR: 1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 02/03/2020 tarih ve 2019/611E., 2020/110K....

                UYAP Entegrasyonu