İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası. 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 557 nci maddesinde; "Aşağıdaki sebeplerle ölüme bağlı bir tasarrufun iptali için dava açılabilir: 1. Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, 2. Tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, 3. Tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise, 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali olmassa tenkis davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, vasiyetnamenin iptali talebinin kabulüne tenkis talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; ... ili ... Mahallesi 316 ada 25 pafta 196 parsel sayılı taşınmazdaki bodrum katındaki 1 nolu mesken'in muris/annesi ... adına kayıtlı olduğunu, murisin bu taşınmazı ......
Bir tasarrufun iptali bir öncekinin yürürlüğe girmesini sağlarsa, süreler iptal kararının kesinleşmesi tarihinde işlemeye başlar. Tenkis iddiası, def'i yoluyla her zaman ileri sürülebilir." hükmünü içermektedir. Yukarıda açıklanan maddelere göre; bir yıllık hak düşürücü süre, vasiyetnamenin iptali davalarında; mirasçının (davacının) tasarrufu (vasiyetnameyi), iptal sebebini ve kendisinin hak sahibi olduğunu öğrendiği tarihten itibaren, tenkis davalarında ise; saklı paylı mirasçının (davacının), bu payının zedelendiğini öğrendiği tarihten başlar. Diğer taraftan, ölüme bağlı bir tasarruf olan vasiyetnamenin iptali veya tenkisi istemiyle açılacak davalar için kanunda belirtilen süreler, hak düşürücü süre olarak düzenlenmiş olduğundan, yargılama aşamasında hakim tarafından, temyiz aşamasında ise Yargıtay tarafından kendiliğinden dikkate alınır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali-tescil; tenkis ve vasiyetnamenin tenfizi istemlerine ilişkin davaların yapılan yargılama sonunda yerel mahkemece asıl (2008/116 Esas) ve birleşen (2008/206 esas, 335 Esas) davaların reddine, birleşen 2008/220 esas sayılı davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar asıl davanın (2008/116 Esas) davacıları tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava; ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tscil olmadığı taktirde tenkis, birleşen 2008/206 Esas ve 2008/335 Esas sayılı davalar vasiyetnamenin iptali, olmadığı taktirde tenkis, birleşen 2008/220 esas sayılı dava ise vasiyetnamenin tenfizi isteklerine ilişkindir....
da ki taşınmazlarını davalılara vasiyet ettiğini, bu vasiyetnamenin yasanın emredici hükümlerine aykırı olduğunu, murisin vasiyetnameyi 17.07.1990 tarihinde düzenlediğini, müvekkili ile 15.02.1991 tarihinde evlendiğini, tarafların evlenmesiyle murisin, vasiyetnameyi düzenlediğinden farklı bir statüye girdiğini, müvekkilinin, Medeni Kanun hükümleri uyarınca saklı paylı mirasçısı olduğunu, vasiyetnamenin iptali gerektiğini, muris tarafından yapılan 17.07.1990 tarihli vasiyetnamenin iptaline, iptali olmadığı takdirde müvekkilinin saklı payı oranında tenkisine, yargılama giderlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının murisin Ziraat Bankası ......
Vasiyetnamenin tenfizi ve buna bağlı olarak tapu iptal ile tescil davası vasiyetnamenin açılıp okunduğu, itiraza uğramadan veya itiraz edilmiş ise itirazların reddedilmesi sonucunda kesinleştiğine dair bir tespit davasıdır....
Davalılar, mirastan ıskat sebebini ispat edemediğinden TMK'nun 512/3. maddesi gereğince mirastan ıskatın miras bırakanın tasarruf nisabı oranında geçerli olması gerekir. Başka bir ifadeyle tasarruf nisabı sınırları içerisinde geçerli olmak üzere vasiyetnamenin ıskatına ilişkin bölümün hükümsüzlüğüne karar verilerek davacının saklı payını talep edebileceği ve davaya tenkis davası olarak devam edileceği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; TMK.nun 512/3.maddesi gereğince, mirascılıktan çıkarmaya yönelik ölüme bağlı tasarrufun davacı mirasçının saklı payının tasarruf nisabı oranında yerine getirilerek davaya TMK.nun 564. vd. maddelerinde açıklanan tenkis davası olarak devam edilmek suretiyle murisin terekesinde bulunan tüm aktif ve pasifinin belirlenmesinden sonra uzman bilirkişiden alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurmaktır."gerekçesiyle bozulmuştur....
GEREKÇE: Dava, murisin aldatma, korkutma, baskı ve zorlama altında vasiyetname düzenlediği iddiasıyla açılan mirasçılıktan çıkarmaya yönelik vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. TMK. nın 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir. TMK'nın 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez. Hata, hile, tehdit veya cebre uğrayan vasiyetçi, sonradan bu vasiyeti açık veya zımmi olarak onaylamış veya kabul etmişse, bu takdirde, artık iptal davası açılamaz....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vasiyetnamenin iptaline istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 557 nci maddesi. 3. Değerlendirme 1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.TMK'nın 557 nci maddesi, "Aşağıdaki sebeplerle ölüme bağlı bir tasarrufun iptali için dava açılabilir: a.Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, b.Tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, c.Tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise, d.Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa." şeklinde düzenlenmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Dairemizce verilmiş olan 26/12/2019 tarih ve 2019/2115 esas 2021/2779 karar sayılı kaldırma kararı sonrası ilk derece mahkemesince yapılan yargılamada;"...Açılan dava, vasiyetnamenin iptali, kademeli olarak ise tenkis istemine ilişkindir. Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa,tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa,. tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise, tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa ölüme bağlı tasarrufun iptaline karar verilir. Bilindiği üzere; davranışlarının, eylem ve işlemlerinin sebep ve sonuçlarını anlayabilme, değerlendirebilme ve ayırt edebilme kudreti (gücü) bulunmayan bir kimsenin kendi iradesi ile hak kurabilme, borç (yükümlülük) altına girebilme ehliyetinden söz edilemez....