İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; muris tarafından düzenlenen vasiyetnamenin geçerli olduğu, iptali gerektiren bir neden bulunmadığı, davacının terditli olarak açtığı tenkis talebi gereğince davacının saklı pay hisse bedelinin 868.551,55 TL olduğu, davalı tercih hakkını bedel ödemekten yana kullandığından bu tutarın davalıdan alınarak davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle vasiyetnamenin iptali talebinin reddine; tenkis talebinin ise kabulüne karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
TMK’nın 557’nci maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup, bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlâka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması hâlleridir. TMK'nın 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez....
o halde dava konusu vasiyetnamenin de geçersiz olduğunu, dava konusu vasiyetname gerek murisin işlem tarihine tasarruf ehliyeti bulunmamasından gerekse kanuni şekil şartına uyulmamasından ötürü iptale tabi bir tasarruf olduğunu bildirerek Konya 2....
Bu genel açıklamaların ışığında somut olaya bakıldığında; mahkemece vasiyetnamenin iptali isteminin reddine karar verildiği, dava dilekçesi incelendiğinde dava konusunun “05.07.2005 günlü Zonguldak 2. Noterliğinin 12561 y. Nolu vasiyetmesinin iptali ile vasiyete konu taşınmazın tüm varisler adına tescili istemi”, talep sonucunun “vasiyetnamenin iptaline ve vasiyete konu taşınmazların tüm varisler adına tesciline…” ilişkin olduğu, “açıklamalar” başlıklı paragrafında sadece“..vasiyetnamenin tasarruf nisabını aşmıştır. Hukuka aykırıdır. Bu nedenle iptal edilmelidir.” şeklindeki açıklamalara yer verildiği, ön inceleme duruşmasında ise tenkis istemine ilişkin bir beyanı bulunmadığı ve bir başka ifade ile somutlaştırma yükümlüğünün yerine getirilmediğinin anlaşıldığı, davanın reddine ilişkin ilk kararın temyiz dilekçesinde de ölüme bağlı tasarrufun tenkisini talep ettikleri hâlde bu talepleri hakkında bir karar verilmediğine dair temyiz istemi bulunmamaktadır....
daki taşınmazlarını davalılara vasiyet ettiğini, bu vasiyetnamenin yasanın emredici hükümlerine aykırı olduğunu, murisin vasiyetnameyi 17.07.1990 tarihinde düzenlediğini, kendisi ile 15.02.1991 tarihinde evlendiğini, tarafların evlenmesiyle murisin, vasiyetnameyi düzenlediğinden farklı bir statüye girdiğini, Medeni Kanun hükümleri uyarınca saklı paylı mirasçısı olduğunu, vasiyetnamenin iptali gerektiğini belirterek, muris tarafından yapılan 17.07.1990 tarihli vasiyetnamenin iptaline, iptali olmadığı takdirde saklı payı oranında tenkisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davacının murisin .... Bankası ......
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vasiyetnamenin düzenlenmesi sırasında murisin ehliyetinin bulunmaması ve murisin iradesinin sakatlanması sebebine dayalı vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. 4721 sayılı TMK 557.maddesinde ölüme bağlı tasarrufların iptalinin istenebileceği durumlar "1- Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, 2- Tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, 3- Tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlaka aykırı ise, 4- Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa.'' şeklinde belirtilmektedir....
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacılar tarafından sözkonusu davada müteveffa kızı T3 da davalı olarak gösterilmiş ise de bu durum usul ve yasaya aykırı olduğunu, müteveffa tarafından T3' a bırakılmış bir miras bulunmadığından bu davada husumeti bulunmadığını ve davanın T3 yönünden husumetten reddi gerektiğini, davacının taleplerinin tam olarak anlaşılmadığını, vasiyetnamenin iptali ve tenkis mi talep edildiğini veyahut muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil davası mı olduğunun anlaşılamadığını, ortada henüz devredilmiş ve tapu veya tasarruf işlemi bulunmadığından muvazaaya konu olabilecek bir husus bulunmadığını, iptali istenecek bir tasarruf olmadığını, davacılar tarafından sunulan vasiyetname iptali ve tenkis talepleri için ayrı ayrı hak düşürücü süre ve zaman aşımı süreleri dolmuş olduğundan tüm talepler yönünden ayrı ayrı zamanaşımı def' i ve hak düşürücü süre itirazlarının olduğunu, sözkonusu vasiyetname sayılı iptal sebeplerinin hiçbirini taşımadığı gibi zaten davacılar tarafından...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE: Dava vasiyetnamenin iptali talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sırasında delillerin toplandığı, tanıkların dinlenildiği, ATK'dan rapor alındığı anlaşılmıştır. Vasiyet, bir kimsenin ( gerçek kişi ) bizzat yapacağı ölüme bağlı bir tasarruf olup, amacı bütün mamelekini veya muayyen bir malını gerçek veya tüzel bir şahsa mülkiyetinin devrinin yapılmasıdır. TMK'nın 557'nci maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup, bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlâka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması hâlleridir. TMK'nın 557'nci maddesinde sayılan sebeplerin bulunması hâlinde vasiyetnamenin iptali gerekir....
Mirasbırakan, ancak tasarruf özgürlüğünün sınırları içinde malvarlığının tamamında veya bir kısmında vasiyetname ya da miras sözleşmesiyle tasarrufta bulunabilir. Vasiyetnamenin yorumunda ''irade teorisinden'' yararlanılmaktadır. Vasiyetnamenin yorumunda uygulanacak olan genel kurallar ise; "vasiyetnamenin metnine bağlılık", "mirasbırakanın iradesine bağlılık" ve "dış etmenlerle bağlılık" olmak üzere üç başlık altında toplanmaktadır. Ölüme bağlı tasarrufun yorumlanmasında genel olarak uygulanacak ilk kural, ölüme bağlı tasarrufun metnine bağlı kalınmasıdır. Vasiyetnamenin metninde yer almayan bir olgu ise; vasiyetnamenin yorumu ile var kabul edilemez. Tasarrufun yorumlanmasında uygulanacak bir diğer kural ise; mirasbırakanın iradesine göre yorum yapmaktır. Kural olarak vasiyetnamenin yorumunda, murisin iradesini ayakta tutacak bir yol izlenmeli, azami biçimde murisin iradesinin açığa çıkarılmasına gayret gösterilmeli ve vasiyetnamenin tenfizine imkan sağlanmalıdır....
ta ki 632 ada 384 'de kayıtlı 1.kat 10 nolu evini davacıya vasiyet ettiğini, vasiyetnamenin ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 02/06/2005 tarihli 2002/536 E.- 2005/286 K.sayılı dosyasıyla açılmasına karar verildiğini, diğer ilgililer tarafından da vasiyetnamenin iptali davası açılmadığını, böylece vasiyetnamenin kesinleştiği ileri sürülerek vasiyetname ile davacıya bırakılan taşınmazın muris adına olan kaydının iptali ile vasiyet alacaklısı davacı adına kayıt ve tescili talep ve dava edilmiştir.Davalılar vekili cevabında; muris vasiyetçinin vasiyetnamenin tanziminden sonra vasiyete konu aynı malı bu sefer 17/04/1998 tarihinde aynı vasiyet alacaklısı (davacı) ...'...