Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Nüfustaki anne kaydının gerçeği yansıtmadığı, nüfusta anne olarak görünen davacının gerçekte anne olmadığı ve bu nedenle nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemiyle açılacak davalar, “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret olduğundan “soybağı davası” niteliği bulunmamaktadır. Nüfus kayıt düzeltim davalarının nüfus idaresi yanında verilecek karardan hukuku etkilenecek kişilerin davada taraf gösterilmesi suretiyle taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarındandır. Dava, hatalı şekilde tescil edilen davacıların murisinin anne kaydının baştan itibaren hatalı olmasına dayalı kayıt düzeltilmesi istemine ilişkin olduğuna göre ve genetik babanın tespitine dair bir talep bulunmadığına göre talebin soybağı tespiti ile ilgisi bulunmamaktadır....

Öte yandan, İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nce yapılan inceleme neticesinde; ... isimli birisinin bulunmadığının bildirildiği, ...'ün anne ve ...'ün ise;kızı olduğu,dolayısıyla, kayıt maliki olarak gözüken ... isminin doğru olmadığı açıktır. Diğer taraftan, her ne kadar, davacılar, önce tapu kaydındaki ismin düzeltilmesi ve sonrasında tapu iptali-tescil isteğinde bulunmuşlar ise de;tapudaki hatalı isim düzeltildikten sonra davacı anne ...'ın tapudaki işlemle diğer davacı kızı ...'e rızaen ferağ verebileceği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, dava konusu ... ve ... sayılı parsellerdeki 200/38250'şer payın kayıt maliki olarak gözüken '...' isminin '...' şeklinde düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken, tapu iptali ve tescile de karar verilmesi isabetsizdir....

    nin 1967 yılında öldüğünün tespitine, resmi evrak niteliğinde olan 27/04/1977 tarihli nüfus evlenme ihbariyesinde kadının kimlik bilgileri ... TC Kimlik nosu taşıyan ...'ye ait olduğu, yine ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1979/30 Esas, 1979/78 Karar sayılı kararında davacı olan ... ...'ın kimlik bilgileri "... kızı, 1957 D.lu, ... ... köyünden" olarak gösterilmiş, hüküm fıkrasında da ... TC Kimlik nosu taşıyan ...'ye ilişkin kimlik bilgilerinden bahsedildiği, bunun sonucunda kesinleşmiş mahkeme kararına uygun olarak nüfus siciline işlenmiş boşanma olayının; boşanma kararında kimlik bilgileri belirtilmeyen bir başka kişinin nüfus siciline işlenmesine karar verilmesi hukuken mümkün bulunmaması nedeni ile evlilik kaydının taşınması talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı ... tarafından kararın temyizi üzerine Yargıtay 18....

      Dava, tapu kaydında hatalı yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Somut olayda, davacı 32, 33, 34 ve 44 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarındaki nüfus bilgilerinin nüfus kayıtları ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Davacı Vekili, ...köyünde bulunan 140, 157, 202, 204, 258, 291, 293, 311, 563, 564, 615 ve 616 parsel sayılı taşınmazların maliki ...kızı ...olmasına rağmen tapu kayıtlarında ...olarak yazıldığını, yanlışlığın düzeltilmesi için ...Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/98 E sayılı dosyasında dava açmak üzere yetki verildiğini ileri sürüp, nüfus kayıtları ile tapu kayıtları uyumlu hale getirilerek yukarıda parsel numaraları yazılı taşınmazların tapu kayıtlarındaki malik bilgilerinin ...kızı ... olarak düzeltilmesini istemiş, yargılama aşamasında itirazlı olan 140, 157, 258 ve 311 parsel sayılı taşınmazlar yönünden tefrik kararı verilmesi ile diğer parseller yönünden davanın kabulüne karar verilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

          Bu nedenle mahkemece, öncelikle kaydının düzeltilmesi istenen kişinin yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri gereğince doğum ve ölüm kaydının nüfus kütüğüne işlenmesi hususunda davacıya önel verilerek, tapu ve nüfus kaydı arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandıktan sonra, davacının mirasçılığını gösteren veraset ilamı veya nüfus kaydı da alındıktan sonra davanın esası incelenerek neticesine göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu nüfus kaydı bulunmayan murisin baba isminin düzeltilmesine ve tespit kararı verilmesi doğru görülmemiştir. Hüküm açıklanan nedenlerle bozulmalıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı velinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25.01.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, davacının babaannesinin nüfus kaydında Sabriye olan isminin Hayriye olarak tespiti ile nüfus kaydının bu şekilde düzeltilmesi istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 7. maddesine göre resmi sicil ve senetler belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur. Bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herhangi bir şekle bağlı değildir. Davacı dava dilekçesinde, babaannesi olan Hayriye'nin nüfus kayıtlarında adının Sabriye olarak geçtiğini, beyan ederek babaannesinin isminin Hayriye olarak düzeltilmesini talep etmiştir....

            Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların değiştirilmesi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi anlaşılır. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne tescil edilmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

            Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, “Nüfus Kayıtlarının Düzeltilmesi” davalarının konusunu oluşturur. Kayıt Düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “Düzeltilmesi” veya “Değiştirilmesi” dir (Nüfus Yönetmeliği m.143). 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 35. maddesine göre, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak, olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar, nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir. Buna karşılık, nüfus kütüklerindeki “Doğru Olmayan Kayıtların” düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur (TKM m.38, Nüfus Kanunu m.11)....

            Hukuk Dairesinin 13.01.2020 tarih ve 2019/5948 Esas, 2020/16 Karar sayılı kararı ile; davanın nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğu, nüfus davalarında hak düşürücü sürenin bulunmadığı, nüfus idaresi katılımı sağlanarak işin esasının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. B....

              UYAP Entegrasyonu