Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalılar vekili, İcra Hukuk Mahkemesince ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, kararın kesinleşmesinden itibaren de takibin devamının sağlanabilmesi için yeniden ödeme emrinin tebliğinin gerektiğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, dava tarihi itibariyle davalı borçlulara tebliğ edilmiş, ödeme emri ve ödeme emrine yapılmış itiraz olmadığı gerekçesiyle şartları oluşmamış davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    İtirazın iptali davası açılabilmesi için gönderilen ödeme emrine itiraz edilmesi dava şartıdır. Somut olayda yetkili icra dairesinden ödeme emri gönderilmeden itiraz varmış gibi dava açılması ve yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Ayrıca; ödeme emrinin dayanağı para cezası hakkında kısmen işlemin iptali, kısmen davanın reddi yolunda karar verildiğinden dolayı ödeme emri hakkında da kısmen işlemin iptali, kısmen davanın reddi yolunda karar verilmiş ise de; ödeme emrinin bir bütün olduğu ve bölünmesinin mümkün olmadığı hususu dikkate alındığında, Mahkemece ödeme emrinin tamamının iptaline karar verilmesi gerekirken, aksi yöndeki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyu ile aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum. Öte yandan; dava konusu dayanak para cezası hakkında verilen yargı kararı sonucuna göre davalı idare tarafından yeniden ödeme emri düzenlenebileceği de tabidir....

        Şti’nin idari para cezası borçlarından dolayı davacıya 506 sayılı Yasanın 89’nci maddesi kapsamında ödeme emri gönderildiği, 31.05.2012 tarihli Kurum yazısında da şirket ortaklarına ödeme emri düzenlendiğinin belirtildiği, davacının gönderilen ödeme emrini 28.06.2011 tarihinde tebliğ aldığı ve yasal süresi içerisinde ödeme emrinin iptali istemli iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır. 5510 sayılı Yasanın 88’inci maddesinin 16’ncı fıkrasında “Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç, diğer maddeleri uygulanır.” hükmü kapsamında Kurumca idari para cezasının tahsili için takip başlatıldığı ve ödeme emri düzenlenerek davacıya gönderildiği anlaşılan davaya konu olayda, aynı maddenin 19’uncu fıkrasında belirtilen “Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların...

          nin vergi borçlarının tahsili amacıyla davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen .... tarih ve .... sayılı ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .......

            Çeklerin iptali hakkında da poliçenin iptali hakkındaki hükümler uygulanacaktır. Somut olayda davacı vekilinin, iptali istenen çekin davacının elinde iken zayi olduğunu beyan etmesine ve davacının adresi ile çekler için geçerli ödeme yerlerinin Kahta/Adıyaman'da olduğunun anlaşılmasına göre mahkememizin yetkisizliği ile dosyanın yetkili mahkeme olan Kahta/Adıyaman Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir....

              Mahkemece, Kurumdan; dava dışı şirketin prim borcundan dolayı davacı adına borç tahakkuku yapılıp yapılmadığı, ödeme emri düzenlenip düzenlenmediği ve bu ödeme emirlerinin davacıya tebliğ edilip edilmediği sorulmalı, ödeme emri ve tebligat evraklarının asılları celp edilmeli, borç tahakkukunun olması veya davacı adına düzenlenmiş ödeme emri olması ancak işbu dava tarihinden sonra tebliğ edilmiş olması halinde dava menfi tespit davası olarak değerlendirilerek davanın süresi içinde açıldığı kabul edilerek sonucuna göre karar verilmeli, davacı adına düzenlenmiş ödeme emirlerinin davacıya işbu dava tarihinden önce tebliğ edilmiş olması halinde 7 günlük süre içinde ödeme emrinin iptali davasının açılıp açılmadığı irdelenerek sonucuna göre karar verilmelidir. Davacı adına borç tahakkukunun olmaması halinde hukuki yarar yokluğu gözetilerek karar verilmelidir. O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

                Dosyanın incelenmesinde, davacıya .....n 1996/4 - 1999/6 aylarına ait prim borcu ile ilgili 2013/27344 takip numaralı ödeme emrinin gönderildiği, ödeme emrinrin ilgili şirket adına düzenlendiği, şirkete tebliğ edilemeyerek iade olduğu, davacıya da ödeme emri ile ilgili tebligat yapılmadığı, davacının emekli maaşı üzerine konulan haczin sebebini kurumdan sorması sonucunda ödeme emrinden ve borçtan haberdar olduğu ve ödeme emrinin iptali ile maaşı üzerindeki haczin kaldırılması talebiyle dava açtığı anlaşılmaktadır Davacı hakkında düzenlenmiş bir ödeme emri bulunmadığından dolayı takibin iptaline karar verilmesi yerinde değildir. Mahkemece sadece haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/855 Esas KARAR NO : 2022/1003 DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) DAVA TARİHİ : 15/12/2022 KARAR TARİHİ : 16/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ... /.../ ... Şubesinde tanımlı hesabından düzenlenen çek kargoda kaybolduğunu, Müvekkilinin hesabından alınma ...-... seri numaralı ve ... ödeme tarihili çek, ... USD değerinde olup ödeme gününe az bir müddet kaldığını, çekin çalınma/kaybolma tarihi net olarak bilinmemekte olup çek kargoya ... tarihinde verilmiş ve sonradan kaybolduğu anlaşıldığını, Davamızın kabulünü, bilgileri verilen çekin 3....

                    İtirazın iptali istemi için ödeme süresinin geçmesinin beklenmesine gerek yoktur. Mahkemece itirazın iptali isteği konusunda inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın iptali isteğini de kapsar biçimde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte yazılı nedenlerle tahliye davasının reddine ilişkin hükmün ONANMASINA, 2. bentte yazılı nedenlerle itirazın iptali istemine yönelik davanın reddine ilişkin hükmün BOZULMASINA ve onanan kısım için temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 23.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu