Eldeki davada, davalı Kurumca, davacının yanında ......sigortasız çalıştırdığına dair düzenlenen 29.05.2014 tarihli inceleme raporu sonucunda tahakkuk ettirilen idari para cezaları nedeniyle davacı hakkında ödeme emirleri tanzim edilerek gönderilmesi üzerine, idari para cezası konulu ödeme emirlerinin iptali istenilmiş olup, mahkemece verilen karar eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı olduğu anlaşılmaktadır. 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir....
Olayda dava konusu ödeme emri içeriği katılma payının davacıya tebliğ edilmediği, mahkeme kararında geçen su endeks defterindeki 18.4.2000 tarihinin sadece bir bilgi notu olduğu davacının imzasını taşıyan bir tebliğin ise mevcut olmadığı anlaşıldığından, usulüne uygun tebliğ edilmeyen katılma payının tahsili için düzenlenen ödeme emrinin iptali gerekir Bu nedenle aksi yöndeki vergi mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir....
Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; davaya konu takip dosyasında davalılardan ...’ya ödeme emri tebliğe çıkarılmış ve tebliğ yapılamamış olmasına rağmen bu borçlu tarafından 01.03.2007 tarihinde borca itiraz dilekçesi verilmiş ve bu dilekçe nedeniyle takip durmuştur. İcra Müdürlüğünce de bu tarih itibarıyla borçlu ... yönünden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Bu şekilde itiraz üzerine takip durduğu halde alacaklının 29.01.2008 tarihinde ödeme emri çıkarılmasının talep edildiği ve bu talep üzerine ödeme emri gönderilmesi üzerine ... tarafından ikinci kez gönderilen ödeme emrinin iptali için şikayet yoluna başvurulmuştur. Ankara 6....
Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Eldeki ödeme emrinin iptali istemine konu davayla ilgili, davalı kurumdan davacıya yollanan ödeme emirlerine dair işveren şirketin 2014 yılında yaptığı yapılandırmaya dair dayanak tüm belge ve kayıtların (bilhassa yapılandırma başvurusunun kim ve ne şekilde yapıldığı, taksitlendirme yapılıp yapılmadığı ve buna dair ödeme olup olmadığına dair kayıtların) onaylı birer suretinin celbiyle, mevcut dava dosyası içerisine eklendikten sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ödeme yapılan senedin ödeme tarihi, bedeli , borçlusu ,alacaklısı ve ödeme yapılan bankanın davacı banka olmasına göre ve vekil hamil davacı bankanın taraflar arasında aynı bedelli ve ödeme tarihli senedin işleme konulduğunu iddia ve ispat edememiş olması karşısında yapılan ödemenin talebe konu senet için yapıldığının kabulü gerekmiştir.Borçlunun senede istinaden davacı bankanın vekil hamil olduğu senet alacaklısına ödeme yapmış olması karşısında davacı bankanın artık TTK 652 .maddesi uyarınca senedin iptali istemesinde hukuki yarar bulanmamaktadır. Buna göre mahkemece davanın hukuki yarar dava şartı yokluğu yerine yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi sonucu itibarıyla doğurudur.Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
Önceki bozma ilamında; 30.06.2010 tarih ve 10254173 sayılı ödeme emrine konu borç döneminin 2003/1-6 olup bu ödeme emrinden sonra Kurum tarafından eldeki davaya konu ödeme emrinin düzenlenerek gönderildiği ve her iki ödeme emrindeki borcun dönemi, nev'i ve asıl alacak yönünden miktarının aynı olduğu anlaşıldığından, 30.6.2010 tarihli ödeme emrinin iptali istemiyle açılan 2010/348 esas sayılı dava dosyasının kesinleşmesi beklenerek, sonucuna göre eldeki dava hakkında bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2023/627 Esas KARAR NO: 2024/148 DAVA: Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali) DAVA TARİHİ: 07/09/2023 KARAR TARİHİ: 14/02/2024 Mahkememizde görülen Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklısı ------ miktarlı senet alacaklısının davacı tarafından ---- tahsil edilmesi amacıyla verildiğini, ilgili senedin --------- tarafından teslim alındığını, protesto işlemleri yapılması sonrasında şube ---- kaybolduğunu, şube görevlilerinin aramalarına rağmen bulunamadığını, senedin iptalini talep etme gereğinin hasıl olduğunu, senet iptali kararı verilmesinin zaman alabileceğini ve telafisi güç bir zarara sebebiyet verebileceği ihtimaline karşılık, duruşmadan önce, kayıp senedin bedelinin ibraz eden 3. şahıslara ödenmesini engellemek için, söz konusu senet ile ilgili ödeme yasağı kararı verilmesini, müvekkili bankanın ------...
Olayda, Mahkemece, asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerine karşı açılan davalarda yargılamalarının devam ettiğinin kabulü suretiyle bu davaya konu edilen ödeme emrinin iptaline karar verilmiş ise de; şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılan davalardan Mahkemenin E:… esasına kayıtlı dosyasında anılan davanın konusunu oluşturan ödeme emrinin iptali yönünde karar verildiğinin, diğer ödeme emrinin iptali istemiyle E:… sayılı dosyada açılan davanın ise reddedildiğinin saptandığı; ancak, davanın reddi yolunda verilen kararla sonuçlanan ödeme emrinin düzenlenme tarihinin 25/05/2015 olduğu, şirket ortağı sıfatıyla davacıya gönderilen ve işbu davaya konu edilen ödeme emrinin de aynı tarihi taşıdığı, dolayısıyla; hem şirketin, hem de ortak sıfatıyla davacının aynı anda takibine başlandığı anlaşıldığından, bu haliyle kamu alacağının kesinleştiğinden ve ortak sıfatıyla davacının takip edilebilir aşamaya gelindiğinden söz edilememesi karşısında, temyizen incelenen...
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) DAVA TARİHİ : 02/01/2024 KARAR TARİHİ : 29/04/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... şubesinden verilme, keşidecisi Sakarya ... olan, ... Seri numaralı ... keşide tarihli ... TL bedelli, ... Seri numaralı ... keşide tarihli ... TL bedelli, ... Seri numaralı 07/01/2024 keşide tarihli ...TL bedelli, ... Seri numaralı 30/01/2024 keşide tarihli 650.000,00TL bedelli, ... Seri numaralı ... keşide tarihli ...TL bedelli, çeklerin zayi nedeniyle iptalini talep etmiştir. Davacının ödeme yasağı tedbir talebi kabul edilmiş, ancak sadece ... seri numaralı, 08/01/02024 keşide tarihli ... TL bedelli çeke ilişkin teminat yatırdıklarından bu çek üzerine ödeme yasağı konulmuş, diğer çeklere ödeme yasağı konulmamıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/16 Esas KARAR NO:2022/663 DAVA:Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) DAVA TARİHİ:07/01/2022 KARAR TARİHİ:17/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu ...A.Ş. ... Ticaret Şubesine ait ... seri numaralı 22/01/2022 ödeme tarihli 89.994,00 TL bedelli, keşidecisi ... San. AŞ olan ve ... ... / ... şubesine ait ... seri numaralı 30/03/2022 ödeme tarihli 10.000,00 TL bedelli, keşidecisi ... ... Eşya İnşaat Taah. İth. İhr. Tic. Ltd. Şti.olan çeklerin kaybolduğunu ve bulunamadığını belirterek söz konusu çeklerin iptalini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir. Dava dilekçesi ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir....