Davalı tarafça her ne kadar ödeme emrinin davacı borçluya henüz tebliğ edilmediği, bu nedenle borçluya tebliğ edilmeyen ödeme emrine yönelik şikayetin süresi içinde yapılmadığı ileri sürülmüş ise de; ödeme emrine yönelik şikayetin kural olarak ödeme emrinin tebliğinden itibaren en geç 7 gün içinde yapılması gerektiği, ancak ödeme emri tebliğ edilmeden önce de, aleyhinde yürütülen icra takibinde borçlunun ödeme emrinin veya takibin iptali için şikayet yoluna başvurmakta hukuki menfaatinin bulunduğu gibi, ödeme emrinin tebliğinden önce şikayet yoluna başvurmasını engelleyen yasal bir düzenleme bulunmadığı, cevap dilekçesinde zikredilen Yargıtay kararının ilamlı takipte "icranın geri bırakılması" istemine ilişkin olup somut olayda emsal niteliği bulunmadığı, bu çerçevede şikayetin süresi içinde yapıldığının kabulü gerektiği anlaşılmakla işin esasının incelenmesine geçilmiştir....
... takip numaralı ödeme emri yönünden dava reddedilmiş, … takip numaralı ödeme emrinin 320,99 TL tutarındaki kısmı ile …, …, … ve … takip numaralı ödeme emirleri ise iptal edilmiştir....
tarih ve ... sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; dava konusu ödeme emrinin içeriği harçların ilişkin oldukları dönemde yürürlükte bulunan Kanun ile vadesi “kararın tebliğinden itibaren bir ay” olarak belirlenen bakiye karar harçlarının, Mahkeme kararlarının davacıya tebliğ edildiği tarihlerden bir ay sonrası vade tarihi olarak belirlenmek suretiyle ilgili harçların tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emrinin ... ,...,...,...,...,... takip dosya numaralı kısımlarında hukuka aykırılık görülmediği, dava konusu ödeme emrinin, ... takip dosya numaralı kısmına gelince; dosyasının incelenmesinden; ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına istinaden yazılan ......
Somut olayda, davalı alacaklılar vekili tarafından takip talebinde takip yollarından "haciz" yolunun seçildiği, takip talebinin hiçbir yerinde "tahliye" isteğinin yer almadığı, ancak icra müdürlüğünce bu takip talebine aykırı olarak tahliye talepli örnek 13 ödeme emrinin düzenlendiği, anlaşılmış olup, bu durumda ödeme emrinin takip talebine aykırı olarak düzenlenmesi söz konusu olduğundan davacı borçlular yönünden geçerli bir ödeme emrinin varlığından söz edilemeyeceği, ödeme emrinin iptali ile takip talebine uygun olarak ödeme emri düzenlenerek yeniden tebliğe çıkarılmasına karar verilmesi gerektiği Bu halde mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirilme ile yazılı olduğu şekilde hükmün kurulması isabetsizdir....
Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:... sayılı kararıyla yürütmenin durdurulması kararı verildiğinden değinilen kamu alacağının davacıdan istenmesinde hukuka uygunluk görülmediği, ... takip numaralı ödeme emrinin, asıl borçu şirket adına tanzim edilen ... takip numaralı ödeme emrinden kaynaklanan kısmı ile ..., ... ve ... takip numaralı ödeme emirleri içeriği kamu alacağının ise usulüne uygun kesinleştirildiği ve şirketten tahsil imkanın olmadığı anlaşıldığından söz konusu borçlar nedeniyle davacının takibinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle ... takip numaralı ödeme emrinin, asıl borçlu şirket adına tanzim edilen ... takip numaralı ödeme emrinden kaynaklanan kısmı iptal edilmiş, ... takip numaralı ödeme emrinin diğer kısmı ile ..., ... ve ... takip numaralı ödeme emirleri yönünden ise dava reddedilmiştir....
Somut olayda, dosya kapsamına göre bu yasal gerekliliğe uyulmadan borçluya ödeme emri gönderildiği anlaşılmış olup, anılan zorunluluğa uyulmaması ödeme emrinin iptalini gerektirmektedir. O halde mahkemece, ödeme emrinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 2....
Somut olayda, dosya kapsamına göre bu yasal gerekliliğe uyulmadan borçluya ödeme emri gönderildiği anlaşılmış olup, anılan zorunluluğa uyulmaması ödeme emrinin iptalini gerektirmektedir. O halde mahkemece, ödeme emrinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile .... 2....
Davalı vekili, davacı yanca başlatılan takibe ilişkin ödeme emrinin tebliği üzerine ödeme emrine itiraz ile birlikte ödeme emrinin iptali için müvekkili tarafından şikayet yoluna başvurulduğunu, İzmir 10. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09/02/2011 tarihli kararı ile ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, ancak davacı yanca davaya konu icra dosyasından yeni bir ödeme emri gönderilmeksizin iş bu itirazın iptali davasının açıldığını, esastan da müvekkilinin davacıya borçlu olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre İzmir 16. İcra Müdürlüğü'nün 2010/8874 E. sayılı dosyasında davalı adına çıkarılan ödeme emrinin İzmir 10....
bu kapsamda 26/08/2021 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiğini, davacı borçlu vekilince 31/08/2021 tarihinde borca ve yetkiye itiraz edildiğini, itiraz sonucu açılan davanın Kocaeli 3....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İİK'nun 60/1. maddesi gereğince düzenlenecek ödeme emrinin, takip talebine uygun olması zorunlu olup, ödeme emrinde talep edilen miktar, takip talebinde belirtilen miktardan az dahi olsa, İİK'nın 60/1. maddesinde yer alan emredici düzenleme nedeniyle, ödeme emrinin iptalinin gerektiğini, mahkemenin, "ödeme emrinin iptalinde müvekkilin hukuki yararının bulunmadığı" yönündeki değerlendirmesinin de hukuka uygun olmadığını, zira dava konusu icra takibine müvekkili tarafından itiraz edilmesi üzerine, davalı/alacaklı tarafından, İstanbul 4....