GEREKÇE İstinaf başvuru sebebi ve kamu düzeni çerçevesinde Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık; ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın ortadan kaldırılmasına ilişkindir. Dava konusu uyuşmazlığa ilişkin; 6100 sayılı HMK'nın 389'uncu maddesine göre, "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır." Somut olayda, davacı vekili ödeme emrinin iptali istemine dair eldeki davada, ödeme emrinin tahsil işleminin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun'un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. Somut olayda; dava konusunun kurumun ödeme emrinin iptali istemi olduğu, 5510 sayılı Kanunun 88. Maddesinin 19. fıkrasında iş mahkemesine başvurulmasının alacakların tahsilini durdurmayacağının hüküm altına alındığı, bu düzenlemeye aykırı, ayrıca yargılamayı gerektiren konuda ve nihai hüküm etkisini doğuracak mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği de gözetilerek, ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmamıştır....
Bu yükümlülüklerine ihlali suretiyle borçlunun hukuki savunma olanaklarını sınırlandırması ihtiyati haczin, geçici hukuki himaye tedbiri olma niteliği ile bağdaşmaz. Öğretide de ödeme emrinin iptali halinde, yeni ödeme emrinin gönderilmesinin alacaklının yapacağı bir işleme bağlı olduğu durumlarda, ödeme emrinin iptaline ilişkin kararın tefhimi veya tebliği tarihinden itibaren 7 gün içerisinde bu işlemin yapılmamasının ihtiyati haczi hükümsüz kılacağı belirtilmiştir. (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, İstanbul 2006, s.910,911) Somut olayda, çek aslı dosyaya ibraz edilmediği için ödeme emri iptal edilmiştir. Ödeme emrinin iptali takibin iptali sonucunu doğurmaz ise de alacaklının ödeme emrinin iptaline ilişkin kararının tefhim ve tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde çek aslını icra dairesine vererek yeni bir ödeme emri gönderilmesini sağlaması gerekir (İİK., m.264,II’ye kısasen). Aksi halde ihtiyati haciz hükümsüz kalır (İİK. m.264,IV)....
Davalı vekili ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş olup mahkemece itirazın duruşmalı yapılan incelemesi sonucunda 20/04/2022 tarihli celsenin 3 nolu ara kararı ile davalı vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş ve aynı tarihli gerekçeli ara kararı yazılmıştır. Feri müdahil T5 vekili 08/09/2022 tarihli dilekçe ile müvekkili adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece duruşmalı yapılan inceleme sonucunda 21/09/2022 tarihli 2 nolu celse ara kararı ile feri müdahilin dava konusu taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş ve 30/09/2022 tarihli gerekçeli ara kararı yazılmıştır....
Davalı vekili ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş olup mahkemece itirazın duruşmalı yapılan incelemesi sonucunda 20/04/2022 tarihli celsenin 3 nolu ara kararı ile davalı vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş ve aynı tarihli gerekçeli ara kararı yazılmıştır. Feri müdahil T5 vekili 08/09/2022 tarihli dilekçe ile müvekkili adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece duruşmalı yapılan inceleme sonucunda 21/09/2022 tarihli 2 nolu celse ara kararı ile feri müdahilin dava konusu taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş ve 30/09/2022 tarihli gerekçeli ara kararı yazılmıştır....
Somut olayda; davanın konusu kurumun ödeme emrinin iptali istemi olup, tedbiren takibin durdurulması istenmiştir. 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinin 19. fıkrasında iş mahkemesine başvurulmasının alacakların tahsilini durdurmayacağının hüküm altına alındığı, uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirmesi karşısında, davanın esasını çözer mahiyette ve hüküm etkisi doğuracak yönde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, ihtiyati tedbir şartlarının bulunmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkemenin ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ara kararı ve ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin ara kararlarının kaldırılmasına, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Açıklanan nedenlerle; 1)Davalı kurum vekilinin istinaf başvurusunun HMK.'nun 353/1- b.3 maddesine gereğince KABULÜ ile; Eskişehir 3....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Borçlu davacı, icra mahkemesine başvurusunda, örnek 10 ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini ileri sürerek yaptıkları usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile Mahkeme kesinleşmiş kararı ile ödeme emrinin ve 103 davetiyesi tebliğ işlemlerinin iptal edilmesi nedeniyle icra müdürlüğünün hacizlerin kaldırılması taleplerinin reddine ilişkin 07/07/2018 tarihli kararının usulsüz olduğunu ileri sürerek iptali ile hacizlerin kaldırılmasını istemiştir. Takip dosya örneğinin incelenmesinde İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/829 D.İş sayılı ihtiyati haciz kararı üzerine, ihtiyati haciz kararının infazı ile birlikte kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız icra takibine giriştikleri, haciz işlemleri gerçekleştirildiği, takibin devamı esnasında davacıya 16/10/2017 tarihinde tebliğ edilen örnek no 10 ödeme emri tebliğ işleminin İstanbul 8....
GEREKÇE : Talep, ihtiyati tedbire ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 389'uncu maddesine göre, "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır." Somut olayda, davacı vekili ödeme emrinin iptali istemine dair eldeki davada, ödeme emrinin tahsil işleminin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekilinin talebi HMK'nın 396/1. maddesi kapsamında koşulların değişmesi durumunda tedbirin kaldırılması mahiyetindeki bir taleptir. Koşulların değişmesi halinde ihtiyati tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması HMK'nın 396. maddesinde düzenlenmiş olup, 1. fıkrasında durum ve koşulların değiştiği sabit olursa, talep üzerine ihtiyati tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına teminat aranmaksızın karar verilebilecği düzenlenmiştir. Söz konusu maddenin 2. fıkrasında itiraza ilişkin 394 üncü maddenin üçüncü ve dördüncü fıkrasının kıyas yoluyla uygulanacağı belirtilmiştir....
Dava; ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olup, istinaf konusu uyuşmazlık, 6100 sayılı HMK’nun 389'uncu maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir koşullarının, davacı bakamından mevcut olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 6100 sayılı HMK’nun 341/1 maddesine göre, "İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.". İhtiyatı tedbirin şartları 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 389/1. maddesinde genel olarak düzenlenmiştir. Bu yasa hükmüne göre, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir....