Zira ihtiyati tedbir kararının kaldırılması halinde ileride giderilmesi ve telafisi imkansız zararların doğabileceği ihtimali bulunduğu anlaşıldığından yerel mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi, davalının ihtiyati tedbir kararına itirazlarının ve tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararının HMK 389 ve devamı maddelerinde yazılı hükümlere, dosya kapsamına, mevcut delil durumuna, hak ve yarar dengesine uygun olduğu, somut olayda HMK'nun 389.maddesi gereğince ihtiyati tedbirin şartları oluştuğundan yerel mahkemece davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ve davalı ihtiyati tedbir kararına itirazının ve ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olup doğru görülmüştür....
Keza, diğer özel hükümlerde açıkça farklı bir geçici hukuki korumadan bahsedilmişse, bu durumda da o çerçevede bir karar verilmeli, ihtiyati tedbir kararı verilmemelidir (Pekcanıtez/Atalay/Özekes, a.g.e., s. 877). İhtiyati tedbir kural olarak paradan başka şeyler (haklar, taşınır ve taşınmaz mallar) hakkındaki davalarda alınır. İhtiyat tedbirde çekişmeli ve bu nedenle dava konusu olan şey (mesela, taşınır veya taşınmaz bir mal) hakkında önleyici nitelikte tedbir alınır. Ayrıca ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmamalıdır. Somut olayda; dava konusunun kurumun ödeme emrinin iptali istemi olduğu, 5510 sayılı Kanunun 88....
Somut olayda; davanın konusu kurumun ödeme emrinin iptali istemi olup, 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinin 19. fıkrasında iş mahkemesine başvurulmasının alacakların tahsilini durdurmayacağının hüküm altına alındığı, bu düzenlemeye aykırı, ayrıca uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirmesi karşısında, yargılamayı gerektiren konuda nihai hüküm etkisini doğuracak mahiyette ve uyuşmazlığı çözer nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği de gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Ancak terditli davada ilk talep tapu iptali ve tescil istemli taşınmazın aynına ilişkin olup dava konusu taşınmazın devredilmesi ve elden çıkarılması durumunda ileride telafisi güç ya da imkansız durum ve zararlar ortaya çıkabileceği, verilebilecek hükmün infaz kabiliyetinin de ortadan kalkabileceği ve davacının hak kaybına uğrayabileceği ihtimal dahilindedir. Tüm bu nedenlerle somut olayda HMK'nun 389.maddesi gereğince ihtiyati tedbirin şartları oluştuğundan ve yaklaşık ispat gerçekleştiğinden, durum ve koşullarda dikkate alınarak davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ve davalıların ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Yerel mahkemenin 22/02/2023 tarihli ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararı ve gerekçesi yerindedir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2020 NUMARASI : 2019/317 2020/280 DAVA KONUSU : Ödeme Emrinin İptali KARAR : Taraflar arasındaki ödeme emrinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....
Bu hükme göre; genel haciz yoluyla yapılan takipte, ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlu tarafından yasal süre içerisinde ödeme emrine itiraz edilmemesi ya da itirazın icra mahkemesince kesin olarak kaldırılması veya mahkemece iptal edilmesi halinde ihtiyati haciz kendiliğinden kesin hacze dönüşecektir. Somut olayda, borçlulara ödeme emrinin 14/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçluların yasal süre içerisindeki borca itirazı üzerine icra müdürlüğünce 16/01/2020 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, ihtiyati haciz kararı uyarınca ihtiyati hacizler uygulandığı, ancak şikayet tarihi itibari ile itirazın kesin olarak kaldırılmasına ya da iptaline karar verildiğine ilişkin herhangi bir mahkeme kararının icra dosyası içerisinde olmadığı, dolayısıyla ihtiyati haczin kesin hacze dönüşmediği, buna göre ödeme emrinin tebliğinden sonra, hacizden önceki dönem için borçlulardan takip çıkışı üzerinden % 4,55 oranında 136.680,67 TL tahsil harcı alındığı tartışmasızdır....
Somut olayda; davanın konusu kurumun ödeme emrinin iptali istemi olup, 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinin 19. fıkrasında iş mahkemesine başvurulmasının alacakların tahsilini durdurmayacağının hüküm altına alındığı, bu düzenlemeye aykırı, ayrıca yargılamayı gerektiren konuda ve nihai hüküm etkisini doğuracak mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği de gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Davalı Metin Yıldız vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece 19.11.2021 tarihli ara kararı ile 50.000 TL teminat karşılığında dava konusu taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiğini, karara yaptıkları itiraz sonucu yerel mahkeme tarafından 24.06.2022 tarihli celsede ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik itirazlarının reddine, teminata ilişkin itirazların ise kabulü ile 1.000.000,00 TL teminat karşılığında ihtiyati tedbirin devamına karar verildiğini, söz konusu kararın; tedbirin kaldırılması yönündeki itirazlarının reddine karar verilmesi, yine teminata yönelik itirazlarının kabul edilmekle birlikte her bir taşınmaz yönünden ayrı teminat belirlenmeksizin netice olarak düşük miktarda teminat karşılığında tedbirin devamına karar verilmesi bakımından açıkça hukuka aykırı olduğunu, öncelikle ihtiyati tedbirin kaldırılması, aksi halde mevcut teminat miktarının çok düşük ve kanundaki amacı karşılamaktan uzak olması sebebi ile her bir taşınmaz bakımından ayrı ayrı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ Y A R G I T A Y K A R A R I Taraflar vekillerinin temyizinden sonra ödeme nedeniyle araçlar üzerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinde bulunulmuştur. Tedbirin kaldırılması taleplerinin kararı veren mahkeme tarafından değerlendirilmesi gerektiğinden, gerekli usulü işlemlerin ikmalinden sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ Y A R G I T A Y K A R A R I Taraflar vekillerinin temyizinden sonra ödeme nedeniyle araçlar üzerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinde bulunulmuştur. Tedbirin kaldırılması taleplerinin kararı veren mahkeme tarafından değerlendirilmesi gerektiğinden, gerekli usulü işlemlerin ikmalinden sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi....