Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır....

    K A R A R Davacı alacaklı 25.09.2014 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 27.07.2015 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile aylık 1.000,00 TL olmak üzere 2015 yılı Mart, Nisan, Mayıs, Haziran ve Temmyuz ayları kira alacaklarının faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 14.08.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 19.08.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, takipte talep edilen 2015 yılı Mart ve Nisan ayları için kiralananda tadilat yaparak 2.000,00 TL ödeme yaptığını, Mayıs ve Haziran ayları kira bedellerinin posta havalesi yolu ile ödediğini, talep edilen Temmuz ayı kira bedelini ise ödeme emrini tebliğ aldıktan sonra 18.08.2015 tarihinde ödediğini bildirerek borca, faize ve ferilerine itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....

      Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58. maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur. Diğer taraftan 6183 sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir....

        Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58.maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur. Diğer taraftan 6183 sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir....

          İcra Müdürlüğü’nün 2015/7123 Esas sayılı takip dosyası ile 16.06.2015 tarihinde başlatılan haciz ve tahliye istekli icra takibi üzerine, İcra Müdürlüğü’nce düzenlenen otuzgün ödeme süreli ödeme emri davalı kiracıya tebliğ edilmemiş, ödeme emri ekli tebligatlar davalıya tebliğ edilemediğinden bila tebliğ iade olunmuştur. Bu durum ... 3. İcra Dairesi’nin evraka ekli 13.02.2017 günlü cevabi yazısı içeriğinden de anlaşılmaktadır. Davalı kiracı, diğer takip borçlusu kefile yapılan tebligat ile icra takibinin varlığını haricen öğrenerek kefili ile birlikte takibe itiraz etmiştir. İİK.nun 269.maddesinde ödeme emrinin tebliği borçlunun itiraz sebeplerini bildirmesi üzerine yasal ödeme süreleri geçtikten sonra alacaklının İcra Mahkemesi’nden tahliye isteyebileceği öngörülmüştür. Olayımızda, borçlu kiracıya ödeme emri tebliğ edilmediğinden, itiraz ve ödeme süreleri işlemeye başlamaz....

            İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/506-523 sayılı kararı ile senet aslının icra müdürlüğü kasasında olmadığından ödeme emrinin iptaline, sair itirazların incelenme dışı bırakılmasına şeklinde karar verildiği ve bu karar üzerine icra müdürlüğünce yeni ödeme emri hazırlanarak şikayetçi borçlulardan ...'a 12.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu ... adına çıkan tebligatın ise iade edildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 58-61. maddeleri uyarınca ödeme emri iptal edildikten sonra borçluya yeniden ödeme emri tebliğ olunmuş ve borçlular süresinde imzaya ve borca itiraz etmiştir. Yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçluların borca ve imzaya itiraz hakkı yeniden doğar. Kaldı ki; İcra Hukuk Mahkemesi 2014/506-523 sayılı kararında ödeme emri iptal edilmiş olup sair itirazlar da incelenmemiştir....

              Dosyada mevcut aktüer raporunda ise; sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme 100.724,13 TL yerine 10.724,00 TL olarak kabul edilmiş ve ödeme tarihi itibariyle davacının 81.265,39 TL alacağı olduğu belirlenmiş, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin 10.724,00 TL olarak kabul edilmesi nedeniyle, hesaplanan tazminat ile ödeme arasında fahiş fark bulunduğundan rapor tarihindeki güncel verilere göre hesap yapılarak, davalı ... tarafından yapılan 10.724,00 TL ödeme güncellenerek indirilmiş ve davacının 80.108,27 TL bakiye sürekli iş göremezlik tazminatı alacağı olduğu hesaplanmıştır. İtiraz Hakem Heyetince;dosya içerisinde bulunan ödeme belgelerine göre; davacıya başvuru öncesinde davalı ......

                Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; ödeme emri 29/06/2020 tarihinde borçluya tebliğ edilmiş olmasına rağmen süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunulmadığını, süresi geçtikten sonra verilen eski tarihli borca itiraz dilekçesine dayanılarak icra takibinin durdurulmasının müvekkilinin hak kaybına sebep olduğunu, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu 60. maddesinde ve borçluya gönderilen ödeme emrinde de belirtildiği üzere ödeme emrine bir itiraz varsa 7 günlük itiraz süresi içerisinde itirazın yapılması gerektiğini, icra dosyasına ait ödeme emrinin 29/06/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiğini ve itiraz süresinin 06/07/2020 tarihinde dolduğunu, ancak 03/07/2020 tarihinde ilgili memurlar tarafından görevleri gereği gerekli özen gösterilmeden havale edilen, kimin tarafından verildiği belli olmayan, imzasız ve ekinde bir kimlik tespiti dahi yapılmamış borca itiraz talebi evrakının sisteme kaydedildiğini, dosyaya itiraz süresi içerisinde herhangi bir şekilde geçerli bir itiraz dilekçesi...

                İcra mahkemesinin, süresi içinde ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlunun ödeme emrinin tebliğinden önce kira borcunu ödeyip ödemediğini inceleme yetkisi yoktur. İcra mahkemesi, bu hususu ancak borçlu kiracının süresi içinde ödeme emrine itiraz ederek kira borcunu ödemiş olduğunu (icra dairesine) bildirmiş olması hâlinde ( İİK m. 269/c) inceleyebilir. Aksinin kabulü borçlu kiracının (kira borcu bakımından) ödeme emrine itiraz etmemiş olması ile itiraz etmiş olması arasında hiçbir fark bulunmadığına müncer olmaktadır ki, bu husus iki ihtimali ayrı ayrı düzenlemiş olan kanunun sistemine (İİK m. 269/a ve 269/c) aykırı düşer (Kuru, s. 835)." Davalı kiracının ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde takibe itiraz etmemesi ve dahi davalı kiracı tarafından gecikmiş itiraz yoluna da gidilmemesi nedeni ile takip konusu borç kesinleşmiş olduğundan, artık 30 günlük yasal süre içeresinde ödeme yapılması zorunludur....

                "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emrinin iptaline ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58.maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur....

                  UYAP Entegrasyonu