Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davalı Kurum tarafından prim alacaklarının tahsili amacıyla davacıya ödeme emrinin 19.11.2009 tarihinde tebliğ edildiği, davacının 24.11.2009 tarihinde davalı Kurum itiraz komisyonuna itiraz ettiği, itirazın reddine ilişkin kararın 14.12.2009 tarihinde tebliğinin ardından 17.12.2009 tarihinde işbu davayı açtığı anlaşılmaktadır....

    KARAR Davacı alacaklı 15.06.2012 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 04.01.2016 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 2015 yılı Şubat ayından Aralık ayına kadarki 11 aylık kira alacağı 8.188,00 TL’nin faiziyle tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 15.01.2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 18.01.2016 tarihli itiraz dilekçesinde, alacaklıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, kira ödemelerini düzenli olarak bankaya yatırmakta olduğunu, ödeme dekontlarını ekte sunduğunu, bu nedenle alacaklıya herhangi bir borcunun bulunmadığını bildirerek borcun aslına ve faizlerine itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....

      Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58.maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur. Diğer taraftan 6183 sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir....

        Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58.maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur. 6183 sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir....

          Ödeme emrine itiraz dilekçesinin, icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılmış olması gerekir. Çünkü ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK.13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.- 2009/182 K). İcra müdürlüğünce, itiraz dilekçesi tarihinin, önceki bir tarih olarak bildirilmesine itibar edilemez. Somut olayda, borçluya örnek 7 ödeme emrinin 11.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 12.05.2015 tarihli itiraz dilekçesinin, icra müdür yardımcısı ...tarafından havale edilip imzalandığı, ancak tutanağa geçirilmediği, ayrıca itiraz dilekçesinin, UYAP sistemine 25.05.2015 tarihinde ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük süreden sonra kaydedildiği görülmektedir. Bu durumda borçlunun itirazının süresinde olduğunun kabulü mümkün değildir. O halde mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir....

            Bu nedenle, davalı sigorta şirketi nezdinde ne kadar ödeme yapıldığı sorularak, açılan hasar dosyasının (hasar dosyası kapsamında alınan raporlar, ödeme dekontları, ibraname ve ödeme belgeleri, hangi oran üzerinden ödeme yapıldığı) eksiksiz olarak dosyaya eklenilmesi gerekmektedir. Bu itibarla sözü geçen eksiklik giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Daireye gönderilmesi gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Belirtilen işlemin yerine getirilmesi için dosyanın, İtiraz Hakem Heyetine iletilmek üzere mahkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              İflas yoluyla takipte ödeme emrinde, ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde takip konusu borcun ödenmesi, aksi hâlde alacaklının mahkemeye başvurup borçlunun iflasının talep edebileceği belirtilir. Borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerekse kendisinin iflasa tabi kişilerden bulunmadığına dair bir itirazı varsa, bu itirazın da ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde bir dilekçe ile icra dairesine bildirilmesi lüzumu da ödeme emrinde yer alır. Borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren yedi içinde ödeme emrine itiraz edebilir. Borçlu anılan süre içinde ödeme emrine itiraz etmezse ödeme emri kesinleşir. Ödeme emrine itiraz etmeyen borçlu, borcunu ve iflas takibinin harç ile giderlerini öderse iflas takibi son bulur; ödemezse alacaklı ticaret mahkemesinde borçluya karşı iflas davası açabilir. İİK'nın 158. Maddesi ise - (Değişik madde: 09/11/1988- 3494/26 md.)...

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi: 6183 sayılı Kanunun "ödeme emrine itiraz" başlığını taşıyan 58. Maddesinin birinci fıkrası hükmüne göre ödeme emrine itiraz süresi yedi gündür. Bu süre, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar. Borçlu yedi gün içinde ödeme emrine itiraz etmez ise, ödeme emri kesinleşir. Ödeme emri tebliği usulsüz ise, ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih, borçlunun usulsüz tebliği öğrendiğini bildirdiği tarihtir ve yedi günlük itiraz süresi bu tarihten itibaren başlar. Somut olayda; ödeme emri 07.02.2012 tarihinde davacı ...'...

                İcra Müdürlüğü'ne gönderildiği ve yetkili icra müdürlüğünce düzenlenen örnek 7 ödeme emrinin borçlu asile tebliğ edildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda yetkili icra dairesince gönderilen ödeme emrinin, vekil yerine asile tebliğ edildiğini ileri sürerek ödeme emri tebligatının iptalini, tebliğ tarihinin 03.02.2015 olarak düzeltilmesini ve yetkili icra dairesine yapılan itiraz gereğince takibin durdurulmasını talep ettiği, mahkemece; yetkisiz icra dairesine süresinde yapılmış itiraz nedeniyle takibin durdurulduğunun kabulü gerekeceği ve vekil yerine asile tebliğin usulsüz olduğu gerekçeleriyle şikayetin kabulü ile süresinde yapılan itiraz nedeniyle takibin durdurulduğunun tespitine karar verildiği, kararın alacaklı tarafından temyizi üzerine Dairemizce; mahkemenin takibin durdurulmasına ilişkin kararının yerinde olmadığı ve usulsüz tebligat şikayetinin de, ödeme emrine muttali olunduğu bildirilen tarihe göre sürede yapılmadığından süreden reddi gerektiğinden bahisle kararın bozulduğu...

                  Ltd.Şti vekili icra mahkemesine başvurusunda, takip konusu çeklerdeki imzaların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, borcun bulunmadığını belirterek borca, faize, faiz oranına, çek tazminatı ve komisyonuna itiraz ederek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece itiraz eden şirketin takip talebindeki borçlu şirket olmadığı halde adresine ödeme emri tebliğ edildiği gerekçesi ile ödeme emirlerinin iptaline karar verildiği görülmektedir. Somut olayda çeke dayalı olarak, borçlu .... .... .... Ltd. Şti. hakkında icra takibi başlatılmıştır. Takip dosyalarında ödeme emirleri borçlu ... ..... Ltd. Şti. adresi yerine itiraz eden .... ... ..... ve Tic. Ltd. Şti. adresine tebliğ edilmiştir. İtiraz eden şirket takipte taraf olmayan üçüncü kişidir. Bu sebeple ödeme emrinin yada takibin iptaline karar verilemez. O halde mahkemece ödeme emirleri tebligatlarının iptaline karar verilmesi gerekirken, ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu