Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nın 61/1. maddesi (2). cümlesi gereğince takip bir belgeye dayanıyor ise, belgenin onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmesi zorunludur. Borçlu şikayetinde takip dayanağı belgenin kendisine tebliğ edilmediğini belirterek şikayet yoluna başvurmuştur. Davacı borçlunun icra dairesine başvurarak takibe itiraz etmesi nedeniyle takibin durmuş olması, İİK'nın 58.maddesine aykırılık şikayetinde bulunmasına engel teşkil etmez. Zira, borçlu hakkında yeniden ödeme emri tebliği gerekeceğinden yukarıda özetlenen talepte bulunmasında hukuki yararı da vardır. Alacaklı tarafından borçlu aleyhine UYAP üzerinden genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinin başlatıldığı, takipte "ticari defter, belge ve kayıtlara" dayanıldığı belirtilerek takibe cari hesap dökümünün eklendiği, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasında " Bu zarfta örnek No :7 ödeme emri vardır" şerhinin bulunduğu görülmüştür....

tebliğ edilmesi gerektiğini, yani kanunun aradığı şekilde ödeme emri dayanak belgesinin tasdikli örneğinin ödeme emri ile birlikte tebliğ edilmesi gerektiğini, bu şekilde tebliğ edilmeyen ödeme emrinin iptal edilmesi gerektiğini, müvekkili aleyhine başlatılan İskenderun İcra Müdürlüğünün 2021/25240 Esas sayılı takip dosyasında müvekkiline tebliğ edilen ödeme emrindeki senet fotokopisinde herhangi bir aslı gidir işlemi yapılmadığını ve vekili tarafından tasdik edilmediğini belirterek ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

usulsüz olarak tebliğ edilmesi nedeniyle ödeme emrinin/ takibin iptaline, hacizlerin fekkine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya gönderilen ödeme emrinin tebliği ile takibin kesinleştiğini, takibin türü ile borçlunun borca yönelik itirazlarını icra dairesine yapması gerektiğini, icra mahkemesinin borçlunun itirazlarını değerlendiremeyeceğini, tebliğ işleminin usulüne uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine geçildiği, borçlunun icra müdürlüğüne yaptığı başvurunun süre yönünden reddedilmesi üzerine, icra mahkemesine başvuran borçlu, ödeme emrinin kendisine tebliğ edilmediğini, itirazın reddine dair müdürlük işleminin kaldırılmasına karar verilmesini istemiş, mahkemece ödeme emrinin borçlunun daimi işçisine tebliğ edildiği ve tebligatın usulüne uygun olduğundan bahisle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir....

    Somut olayda borçluya ödeme emrinin 25/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ zarfı üzerinde "bu zarfta 7 örnek ödeme emri vardır" ifadesinin yer aldığı, şikayetin ise 13.09.2019 tarihinde yapıldığı görülmektedir. O halde mahkemece takip dayanağı belgelerin ödeme emri ekinde davacıya tebliğ edilmemesi nedeniyle ödeme emrinin iptali isteminin İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca süre aşımından reddi gerekirken yazılı gerekçeyle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre, şikayetin yukarıda açıklanan nedenlerle reddi gerektiği halde mahkemece yazılı gerekçe ile şikayetin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu, ancak mahkeme karar gerekçesindeki bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği anlaşıldığından, HMK'nın 353/1- b.2 maddesi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin yukarıda açıklanan gerekçe ile reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Tebligatın usulsüzlüğü şikayetinin yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Bu durumda, aksine bir belge bulunmadığı sürece, muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Somut olayda, şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin 30/09/2019 tarihinde TK'nun 21/1 maddesine göre tebliğ edildiği, şikayetçinin icra dairesine 31/10/2019 tarihinde verdiği itiraz dilekçesinde babasından kaynaklanan borç nedeniyle ödeme emri gönderildiğinden bahsederek borca itiraz ettiği, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayetin ise İİK'nun 16....

    Somut olayda, davacıya ödeme emrinin 01/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun müdürlüğe 04.04.2019 tarihinde itiraz dilekçesi verdiği, tebligatın usulsüzlüğü şikayetinin ise 09.07.2019 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından süre aşımı nedeniyle tebligatın usulsüzlüğü şikayetinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. İİK'nun 168/1- 3 maddesi gereğince dayanak senedin kambiyo senedi niteliği taşımadığı şikayetinin ödeme emri tebliğinden itibaren 5 günlük süre içerisinde mahkemeye yapılması gerekmektedir. Somut olayda davacıya ödeme emrinin 01/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşıldığından 09/07/2019 tarihinde yapılan kambiyo hukukuna ilişkin şikayetin de süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi yerindedir....

    Somut olayda, borçluya yapılan ödeme emri tebliğine ilişkin tebliğ mazbatasının incelenmesinde; borçluya, ödeme emrinin 25.08.2006 tarihinde ''aynı çatı altında daimi işçisi '' ...'a'' açıklaması ile Tebligat Kanunu'nun 16. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Ödeme Emrinin anılan yasal düzenleme ve yönetmelik hükmü uyarınca, muhatap borçlunun adreste bulunup-bulunmadığı, tebliğ memurunca muhatabın adreste bulunmama sebebi, adresten geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığı, tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceği, dönecekse ne zaman döneceği tespit edilmeksizin aynı çatı altında daimi işçisi ...'a tebliğ edilmesi usulsüzdür....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/936 KARAR NO : 2021/191 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/12/2017 NUMARASI : 2017/146 ESAS, 2017/243 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET KARAR : Aliağa İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/146 Esas, 2017/243 Karar sayılı dosyasında verilen davanın kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Aliağa İcra Müdürlüğü'nün 2017/2740 Esas sayılı dosyasıyla yürütülen takip kapsamında müvekkiline ödeme emri tebliği işleminin usulsüz olduğunu, müvekkilinin takipten 14/09/2017 tarihinde haberdar olduğunu, ödeme emrinin sol tarafında dosya hesap özeti bulunmasının ve dayanak belgelerin ödeme emriyle birlikte tebliğ edilmemesinin ödeme emrinin iptalini gerektirdiğini bildirerek şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir....

      UYAP Entegrasyonu