WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tebliğ edilmesi gerektiğini, yani kanunun aradığı şekilde ödeme emri dayanak belgesinin tasdikli örneğinin ödeme emri ile birlikte tebliğ edilmesi gerektiğini, bu şekilde tebliğ edilmeyen ödeme emrinin iptal edilmesi gerektiğini, müvekkili aleyhine başlatılan İskenderun İcra Müdürlüğünün 2021/25240 Esas sayılı takip dosyasında müvekkiline tebliğ edilen ödeme emrindeki senet fotokopisinde herhangi bir aslı gidir işlemi yapılmadığını ve vekili tarafından tasdik edilmediğini belirterek ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

Somut olayda, davacıya ödeme emrinin 01/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun müdürlüğe 04.04.2019 tarihinde itiraz dilekçesi verdiği, tebligatın usulsüzlüğü şikayetinin ise 09.07.2019 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından süre aşımı nedeniyle tebligatın usulsüzlüğü şikayetinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. İİK'nun 168/1- 3 maddesi gereğince dayanak senedin kambiyo senedi niteliği taşımadığı şikayetinin ödeme emri tebliğinden itibaren 5 günlük süre içerisinde mahkemeye yapılması gerekmektedir. Somut olayda davacıya ödeme emrinin 01/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşıldığından 09/07/2019 tarihinde yapılan kambiyo hukukuna ilişkin şikayetin de süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi yerindedir....

No:42 D:2 Şişli/İstanbul" adresine yapılmış olsa da tebligat zarfında borçlunun mernis adresi olduğuna dair TK 21. maddesine göre tebliğe çıkarıldığı hususunda mernis şerhi bulunmadığını, müvekkili hakkında başlatılmış olan haksız icra takibinde borçlu adına yapılan tebligat usule uygun olarak gönderilmemiş olmasına rağmen, icra müdürlüğünce takibin kesinleştirilmiş olduğun ileri sürerek müvekkiline gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle şikâyetinin kabulü ile tebliğ tarihinin 30.12.2020 tarihi olarak kabul edilmesini, İstanbul 1....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/936 KARAR NO : 2021/191 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/12/2017 NUMARASI : 2017/146 ESAS, 2017/243 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET KARAR : Aliağa İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/146 Esas, 2017/243 Karar sayılı dosyasında verilen davanın kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Aliağa İcra Müdürlüğü'nün 2017/2740 Esas sayılı dosyasıyla yürütülen takip kapsamında müvekkiline ödeme emri tebliği işleminin usulsüz olduğunu, müvekkilinin takipten 14/09/2017 tarihinde haberdar olduğunu, ödeme emrinin sol tarafında dosya hesap özeti bulunmasının ve dayanak belgelerin ödeme emriyle birlikte tebliğ edilmemesinin ödeme emrinin iptalini gerektirdiğini bildirerek şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir....

Tebligatın usulsüzlüğü şikayetinin yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Bu durumda, aksine bir belge bulunmadığı sürece, muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Somut olayda, şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin 30/09/2019 tarihinde TK'nun 21/1 maddesine göre tebliğ edildiği, şikayetçinin icra dairesine 31/10/2019 tarihinde verdiği itiraz dilekçesinde babasından kaynaklanan borç nedeniyle ödeme emri gönderildiğinden bahsederek borca itiraz ettiği, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayetin ise İİK'nun 16....

Her ne kadar istinafa konu mahkeme kararının gerekçesinde davacı hakkında takibin durdurulmasına karar verildiğinden hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmiş ise de itiraz üzerine 30/10/2008 tarihinde hakkında başlatılan takibin durdurulmasına karar verilen şikayetçi ile ilgili itirazın iptali veya kaldırılmasına yönelik bir karar bulunmamasına rağmen takip borçlusuna yeniden ödeme emri tebliğ edilmesi yasaya uygun olmadığından duran takiple ilgili olarak ikinci kez çıkartılan ödeme emri tebliğ işleminin iptali gerektiğinden davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, icra müdürlüğünün 21/10/2021 tarihli davacıya ödeme çıkartılmasına ilişkin kararı ile bu karar doğrultusunda 27/10/2021 tarihinde davacıya tebliğ edilen ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Somut olayda davacının takibi 26.05.2021 tarihinde öğrendiğinin beyan edildiği anlaşıldığından ödeme emri tebliğ tarihinin 26.05.2021 tarihi olarak düzeltilmesine, dosya kapsamında verilen tedbirin kaldırılmasına, icra dosyasına süresi içerisinde itiraz edilmiş olması durumunda takibin şekline göre icra müdürlüğünce buna ilişkin işlem yapılmasına karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçelerle; 1- Şikayetin Kısmen Kabulü İLE; Giresun İcra Müdürlüğü 2018/24577 Esas sayılı icra dosyasından davacı borçluya gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin 26.05.2021 olarak düzeltilmesine, ödeme emrinin iptali talebinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece ödeme emrinin iptaline ilişkin talebin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

Somut olayda, borçlunun icra mahkemesinden talebi ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin olup, HMK'nın 26. maddesi gereğince hakim tarafların talebi ile bağlıdır. Buna rağmen talep aşılarak ödeme emrinin iptaline karar verilmesi anılan yasa hükmüne aykırıdır. Mahkemece borçlunun talebi ile bağlı kalınarak ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca ödeme emrinin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    altına alınan yargılama gideri, vekalet ücreti ve tazminat alacaklarının aynı takipten tahsili isteniyorsa bunlar yönünden borçluya ayrı icra emri düzenlenerek tebliğ edilmesi gerektiği, somut olayda, 142.341,08 TL asıl alacak ve bu alacağa işlemiş avans faiz alacağı yönünden itirazın iptali ilamına dayalı olarak takibe devam edilmesi gerekirken bu alacak kalemi yönünden de icra emri düzenlenmiş olmasının hatalı olduğu, bu husus ilama aykırılık teşkil ettiğinden mahkemece icra emrinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken icra emrinin tümden iptaline karar verilmiş olmasının hatalı olduğu gerekçeleriyle, mahkemece icra emrinde belirlenen asıl alacak ve faizi yönünden icra emrinin iptali ile düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken icra emrinin tümden iptaline yönelik karar isabetsiz olduğundan, davalının istinaf başvurusunun HMK'nın 353-(1)-b-2 maddesi uyarınca kısmen kabulüne karar verilmiştir....

      CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasında ödeme emri asıl borçluya çıkarılmış ise de icra dosyasından herhangi bir haciz işlemi yapılmadan 18/03/2021 tarihindeki talepleri üzerine borçlu vekiline icra emrinin 07/04/2021 tarihinde icra müdürlüğü tarafından elektronik tebligat olarak çıkartıldığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Şikayet eden vekilince icra emrinin asile yapıldığı vekile tebliğ edilmediği yönündeki şikayeti dikkate alındığında takip dayanağı ilamda borçlunun vekilinin adının dosya içerisinde yer aldığı anlaşılmış ancak bu durumda icra emirlerinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp vekile de icra emrinin sonradan tebliği ile eksik tebliğ işleminin tamamlanması ile yetinmek gerekeceğinden davacının davasının usulsüz tebligat şikayeti yönünden reddine, icra emrinin vekile tebliği suretiyle takibin devamına" dair karar verildiği anlaşılmıştır....

      UYAP Entegrasyonu