Şti.nin elindeki 100.000 TL miktarlı senedin iptali ve menfi tespit ile ilgili olduğunu, bu davacı yönünden ilgili hüküm kesinleşmediğinden icraya konulmadığını, takip talebi ve icra emrinin ilama uygun olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ilama aykırılık şikayeti ile birlikte takip dayanağı ilamın icra emri ekinde tebliğ edilmediği şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu 16., 24. ve 32. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve sair yasal mevzuat 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekilinin, vekili varken borçlu asile ödeme emri tebliğ edildiğini ileri sürerek usulsüz olarak borçlu asile gönderilen ödeme emrinin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin süreden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Tebligat Kanunu'nun ... ve Tebligat Yönetmeliği'nin .... maddelerine göre; vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerekir. Ödeme emrinin iptali şikayetinin kabul edildiği ... .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklının borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsuz haciz yolu ile başlattığı icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; dayanak belge örneğinin ödeme emrine eklenmediğini ve gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürerek ödeme emri ile takibin iptaline karar verilmesini istediği, mahkemece, ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve ödeme emri tebligatı üzerinde dayanak belge eklidir yazıldığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Davacının kendisine gönderilen ödeme emri ekinde senet onaylı suretinin bulunmadığına yönelik talepleri yönünden yapılan incelemede; davacı adına çıkarılan ve TK 21/2 maddesi uyarınca 25/12/2020 tarihinde tebliğ edilen tebligat parçasında sadece ödeme emri gönderildiğine ilişkin şerhin bulunduğu dayanak belgenin gönderilmediği belirlendiğinden ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmiş, sair itirazların ise davacıya usulüne uygun ödeme emri tebliğinden sonra yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirlendiğinden bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın kısmen kabul kısmen reddine; davacıT2 yönünden İstanbul İstanbul 13.icra müdürlüğünün 2020/26809 esas sayılı dosyasından çıkarılan ödeme emri tebliğ işleminin iptaline, sair itirazların davacıya usulüne uygun ödeme emri tebliğinden sonra yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirlendiğinden bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığına...
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebliğ şikayetinin yanında tebligatın, ödeme emrinin iptali ve 17/03/2021 tarihli kesinleştirme işleminin iptaline ilişkindir. Bakırköy 13. İcra Müdürlüğünün 2020/2863 Esas sayılı takip dosyasında davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu ve dava dışı borçlular hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacı - borçluya 11/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacının vekili aracılığıyla 20/02/2020 (dilekçede sehven 20/02/2019 yazılı olduğu) tarihinde takibe, ödeme emrine, borca ve ferilerine itiraz ettiği, icra dairesince davacı - borçlu yönünden 16/03/2021 tarihinde takibin kesinleştirilmesine karar verildiği görülmektedir. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiası İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır....
Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir.Mahkemece, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken ayrıca ödeme emrinin iptaline dair hüküm kurulması yerinde değil ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir.SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 18.12.2014 tarih ve 2014/633-1004 sayılı kararının hüküm fıkrasının “1” nolu bendinde yer alan "ödeme emrinin iptaline" sözcüklerinin silinerek karar metninden çıkarılmasına, yerine "ödeme emri tebliğ işleminin iptaline" sözcüklerinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Takip dosyasının incelenmesinde, ilk önce gönderilen icra emrinin borçluya tebliğ edildiği, İİK.nun 78 nci madde hükümlerinde belirtilen sürenin geçirilmiş olması nedeniyle, davacı borçlu tarafından takibin yenilendiği, ancak yenileme dilekçesinin ( isteminin ) davalı borçluya tebliğ edilmeden huzurdaki davanın açıldığı görülmüştür....
Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK. nun 16.maddesi olup, bu yöndeki şikayet, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılmalıdır (HGK. 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 E., 1991/344 K.). Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 30.07.2010 tarihinde tebliğ edildiği, icra takip dosyasından düzenlenen 103.madde davetiyesinin ise 13.12.2010 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Borçlu sadece 30.07.2010 tarihli ödeme emri tebliğ işlemini şikayet konusu yapmış olup, 103 davetiyesi tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiada bulunmadığına göre en geç anılan davetiyenin tebliğ edildiği 13.12.2010 tarihte takibi öğrendiğinin kabulü gerekir. Buna göre öğrenme tarihi olan 13.12.2010 tarihine göre borçlunun 14.07.2014 tarihinde icra mahkemesine taptığı şikayet İİK'nun 16/1.maddesinde öngörülen 7 günlük yasal süreden sonradır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, cevap dilekçesini tekrarla, davacı hakkında genel haciz yoluyla başlatılan icra takibinde ödeme emrinin tebliğ edilemediğini, davacının yurt dışı adresine tebligat gönderildiğini, takip dosyasından haricen haberdar olan davacının 26/08/2020 tarihinde borca itiraz ettiğini, itirazın iptali davası açma koşullarının oluşmadığını, 7 gün içinde itirazın iptali davası açmaları halinde, ödeme emri parçası dosyaya dönmediği için itirazın süresinde olup olmadığı dahi bilinmediği için itirazın iptali dava şartının da gerçekleşmeyebileceğini, İİK'nın 62/1. maddesi uyarınca borçluya ödeme emri tebliğ edilmediğinden, borçlunun icra dairesine itirazının sonuç doğurmayacağını, icra dosyasında takibin durdurulması yönünde bir işlem de bulunmadığından, itirazın iptali davası açmalarında hukuki yarar olmadığını, itirazın iptali davasının görülebilmesi için ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde ve usulüne uygun bir itirazının...
İcra dosya bedeli şeklindeki beyanıyla dava konusu icra dosyasının numarasını da belirttiğini, dolayısıyla, davacıların 20/04/2021 tarihinden çok önce 15/12/2020 tarihinde icra dosyasındaki ödeme emrinden haberdar olduğunu, Mahkemece sunulan banka dekontunun hiç dikkate alınmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, takip talebine aykırı ödeme emri düzenlenmesi ve ödeme emri ekinde takibe dayanak belgenin tebliğ edilmemesi nedeniyle ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....