İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil şirkete tebliğ edilen tebliğ zarfının üzerinde her ne kadar "Bu zarf örnek no 7 ödeme emri ve suretleri vardır" ibaresi bulunsa da zarfın içinden ödeme emri dışında suret ya da dayanak belge olarak görünen herhangi bir belgenin çıkmadığı, bu durumun müvekkil şirket yetkilisi tarafından ödeme emri tebliğ alınırken PTT'de kalan tebliğ mazbatası üzerine şerh olarak düşüldüğünü, icra takibine dayanak belgenin ödeme emri ile birlikte gönderilmediğini beyanla; ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Başvuru bu hali ile İİK.nun 58/3 ve 61.maddelerine dayalı şikayet olup, İİK.nun 16/1.maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna ilişkin iddia da İİK.nun 16.maddesi kapsamında şikayet olup, anılan şikayetin de aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca yedi günlük sürede icra mahkemesinde açıkça ileri sürülmesi gerekir (HGK. nun 27.01.2010 tarih, 2009/12-539 esas, 2010/16 karar sayılı kararı). Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine verdiği 25.12.2014 tarihli itiraz dilekçesinde, kendisine yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğuna dair herhangi bir iddiasının bulunmadığı görülmektedir. Borçlu yargılama sırasında 30.12.2014 tarihli dilekçe ile ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu iddia etmiş ise de, şikayet dilekçesinde şikayet konusu yapılmayan bu hususun sonradan ileri sürülmesi mümkün değildir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamlı takipte icra emrinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği ve dayanak belgelerin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediğine yönelik şikayet mahiyetindedir. Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2019/5781 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Akbank T.A.Ş. Vekili tarafından, borçlular Serdar Demir ve T1 hakkında 24/07/2019 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, davacı borçluya örnek 6 icra emrinin 25/07/2019 tarihinde, kıymet takdir raporunun ise 18/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından 24/02/2020 tarihinde usulsüz tebligatın iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
ödeme emri tebligatına ve ödeme emrine eklenmediğini, müvekkili şirkete bu belgelerin tebliğ edilmediğini, takibin belgeye dayanması durumunda borçluya gönderilmesinin zorunlu olduğunu, tebligat zarfına bakıldığında takip dayanağı belgenin ödeme emri ekinde gönderildiğinde dair açıklama bulunmadığını iddia ve beyanla Gaziantep İcra Müdürlüğü'nün 2020/45478 Esas sayılı takip dosyası kapsamında gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda, borçlunun icra mahkemesinden talebi ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin olup, HMK'nun 26. maddesi gereğince hakim tarafların talebi ile bağlıdır. Buna rağmen talep aşılarak icra emrinin iptaline karar verilmesi anılan yasa hükmüne aykırıdır. Mahkemece borçlunun talebi ile bağlı kalınarak ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca icra emrinin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İzmir İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; ödeme emrinin davacı borçluya 22/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği, takibe dayanak belgelerin 23/06/2021 tarihinde uyapta dosyaya atıldığı, bu durumda dayanak belgelerin ödeme emri ile birlikte davacıya tebliğ edilmediği gerekçesiyle şikayetin kabulü ile davacı borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmiştir....
Yukarıdaki açıklamalar gereğince icra emrinin vekile tebliği zorunlu ise de; icra takibinde asile tebliğin de gerekli olması nedeniyle, asile yapılan icra emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesi doğru değildir. İcra emri tebligatının vekile yapılması gerektiğinden, mahkemece şikayetin kabulü ile icra emrinin vekile tebliği suretiyle takibe devam edilmesi yönünde hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle, İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 27,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun, faiz yönünden ilama aykırı icra emri düzenlendiğinden bahisle icra mahkemesine başvurduğu, Mahkemece; ilamda alacak kalemlerine faiz talebinin reddine karar verildiğinden talep edilen faizin ilama aykırı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verildiği, davalı alacaklı tarafından taleplerine ve ilama uygun şekilde icra emri düzenlenmesinin icra müdürlüğünün sorumluluğunda olduğunu kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini beyanla davanın reddini istemiştir. Borçluya gönderilen icra emri, ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK.nun 41, 16.maddeleri). İlamların infaz edilecek kısmı hüküm fıkrası olup, ilamın aynen infazı zorunludur....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ile hacizlerin kaldırılması ve ödeme emrinin iptali şikayeti sebebiyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabul kısmen reddi ile, borçlu yönünden ödeme emri tebliğ tarihinin 17.10.2021 tarihi olarak düzeltilmesine, takibin kesinleştirilmesi işleminin iptali ile varsa konulan hacizlerin kaldırılmasına, ödeme emrinin iptali talebinin reddine karar verilmiştir....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine Hayrabolu İcra Müdürlüğünün 2019/975 Esas sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi yapıldığını, ödeme emrinde borcun sebebi olarak alacaklının Hayrabolu Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/05/2019 tarihli 2017/279 Esas 2019/192 Karar, 2017/287 Esas 2018/13 Karar, 2017/286 Esas 2018/14 Karar, 2017/285 Esas 2018/15 Karar, 2017/284 Esas 2018/16 Karar, 2017/282 Esas 2018/17 Karar, 2017/283 Esas 2018/18 Karar, 2017/280 Esas 2018/19 Karar, 2017/281 Esas 2018/20 Karar sayılı dosyalarının ilamlarından bahsedildiği halde ödeme emrinin ekinde sözkonusu ilamların eklenerek tebliği zorunlu olmasına rağmen tebliğ edilmediğini, ayrıca ilamlarda borçlunun vekil ile temsil edilmesi nedeniyle ödeme emrinin vekile tebliğ edilmesi zorunlu olduğu halde asile ödeme emri tebliğ edildiğini, bu nedenle ödeme emrinin iptali gerektiğini ileri sürerek ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....