Buna göre yurt içi çalışmasında tanık beyanlarının dikkate alınması yerindedir. Ancak yurt dışına gidiş ve dönüşler kayda tabi olup, Emniyet Müdürlüğünden davacının yurt dışına gidiş dönüş kayıtları temin edilerek yurt dışı sefer sayısının belirlenmesi gerekirken bu kısım için de tanık beyanlarına göre belirleme yapılması hatalıdır. 3- Davacı taraf dava dilekçesinde yurt içi seferlerinde km başına 10 kuruş ödendiğini açıklamış olup bu bağlayıcı beyan karşısında yurt içi seferlerinde tanık anlatımlarına göre km başına 20 kuruşun dikkate alınması talep aşımı olup, isabetsizdir. 4- Mahkemece yeniden hüküm kurulurken davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar da korunmalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 2.540.00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ayrıca davalı işveren tarafından iş yerindeki çalışma düzenine dair dosyaya bir kayıt sunulmadığından dinlenen davacı tanık beyanlarına itibar edilerek yapılan fazla mesai ücretinde Yargıtay içtihatları doğrultusunda %30 hakkaniyet indirimi uygulanmış ve davacı yararına hükme ve denetime elverişli 02/04/2020 tarihli bilirkişi raporuna itibar edilerek davacı yararına fazla mesai ücreti alacağına hükmetmek gerekmiştir. Davacının yıllık izin talebine ilişkin yıllık izin kullandığının ispat yükü davalı işverene ait olup, yıllık izin kullandırıldığı işveren tarafından ve işçinin imzasını taşıyan izin defteri veya benzeri yazılı belge ile ispatlanmalıdır. Dosyaya davacının yıllık izinlerini kullandığına ilişkin usulünce düzenlenmiş bir belge sunulmamıştır. 4857 sayılı yasanın 53....
Dosyanın incelenmesinden; dava konusu işlemlerin, 2018 yılında Milli Eğitim Bakanlığınca …Üniversitesi adına 1416 sayılı Kanun kapsamında yurt dışına gönderilen ve doktora öğrenimini 18/04/2017 tarihinde tamamlayan davacı tarafından; …Üniversitesine öğretim elemanı olarak atamasının yapılması gerekirken İstanbul İli …ilçe Milli Eğitim Müdürlüğüne memur olarak atandığından bahisle, açmış olduğu davada İstanbul 13. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla iptal kararı verildiği ve karara karşı yapılan istinaf başvurusu neticesinde İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 7....
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Yukarıda yer alan yasal düzenlemeler uyarınca, kamu çalışanlarının maaşlarının ülkemizin ekonomik ve sosyal koşulları dikkate alınarak belirlendiği, her ülkenin ekonomik ve sosyal koşullarının eşit olmaması nedeniyle yurt dışında çalışan kamu görevlilerine yurt dışında farklı bir maaş sisteminin öngörüldüğü, bu amaçla belirlenen yurt dışı aylığının ancak yurt dışında çalışılan süreler için ödeneceği, sürekli görevle yurt dışına atanan memurlara, yıllık izin ile 657 sayılı Kanun'un 181 inci maddesinde belirtilen hal dışında, yurt içinde geçirilen süreler için yurt dışı aylığı ödenemeyeceği, ancak yatarak görülen tedavilerde dört ayla sınırlı olarak aylığın 1/3'ü esas alınarak ödeme yapılacağı, 181. maddenin ise, geçici görevle yurda çağırılan kişilerle ilgili olduğu, bu halde bile bir aylık üst sınırın uygulanacağı, ilgili mevzuatta hastalık izni hallerinde belirli sürelerle sınırlı olarak maaş ve özlük haklarının aynen korunacağının belirlendiği, ancak bu aylık ve...
, ancak bu çıkışların genellikle tatil ve alışveriş amaçlı olduğunu, Gürcistan'da petrol, sigara ve sair birçok tüketim maddesinin çok ucuz fiyatlara temin edilebildiğinden, davacının sık sık yurt dışına çıkmakta olduğunu, bazı zamanlar da müvekkili şirket ile ortak işler yapan Anatolya firmasının Gürcistan'daki işleri için yurt dışına çıktığını, davacının yurt dışı giriş çıkışlarının müvekkili şirket ile ilgisinin bulunmadığını, davacının müvekkili şirkette çalışırken şirket yönetiminin bilgisi dahilinde Anatolya firmasının işleri için birçok kez yurt dışına çıktığını, bu giriş çıkışların bir kısmının Anatolya firması işleri için, bir kısmının da şahsi kararıyla olduğunu, banka hesap hareketlerinden de görüleceği üzere kendisine doğrudan Anatolya firması için ödenen tutarların bulunduğunu, davacının ihbar ve kıdem tazminatı alacağının bulunmadığını, müvekkili şirketin davacıdan ihbar tazminatı alacağının olduğunu, davacının tanıklarının davacının çalışma koşulları ile ücret ve sair hakları...
Çocuk mallarının gelirlerini öncelikle çocuğun bakımı, yetiştirilmesi ve eğitim için; hakkaniyete uyduğu ölçüde de aile ihtiyaçlarını karşılamak üzere sarfedebilirler (TMK.md.355). Olayda, alınacak araç bedeli çocuğun malvarlığından karşılanacağı ifade edildiğine göre, özürlü ergin çocuğun bakımı, yetiştirilmesi ve eğitimi için zorunluluk varsa hakim anne ve babaya belirli miktarda çocuğun mallarına başvurma imkanı tanıyabilir (TMK.md.356). Talebin açıklanan yasal hükümler çerçevesinde incelenip karara bağlanması gerekirken, yazılı gerekçeyle reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.06.2015 (Salı)...
Yasa koyucu yabancı uyruklu öğrencilere Türkiyede eğitim almasına imkan tanırken Türk vatandaşı olduğu için yurtdışında eğitim gören bir öğrencinin de bu haktan faydalanmasını isteyerek aslında yabancı uyruklu öğrenciye tanıdığı (yurtdışında eğitim görmesi sebebiyle) sınavsız eğitim hakkını, yurtdışında yaşayan ve yurtdışında ortaöğretimi tamamlayan Türk vatandaşına ya da çifte vatandaşlığı olanlara da sağlayarak bunlar arasında bir eşitlik; fırsat eşitliği yaratmak istemiştir. Bununla birlikte bu haktan faydalanabilmek için ortaöğretimin tamamının yurt dışında usulüne uygun bir şekilde tamamlanması, usulüne uygun alınan diploma ile uluslararası öğrenci başvurusu yapılması gerektiği açıktır. İş bu dava dosyasında davalı Üniversite tarafından davacının ortaöğretim diplomasının doğruluğunu araştırmak amacıyla gerekli yazışmalar yapılmış ve davacının sunduğu transkript ve ortaöğretim diploması Ukrayna Eğitim ve Bilim Bakanlığı tarafından teyit edilmemiştir....
İNCELEME VE GEREKÇE: İLGİLİ MEVZUAT 5661 Sayılı Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurtları ve Aşevleri Hakkındaki Kanuna Ek Kanunun 1. maddesinin birinci fıkrasında, "Gerçek ve tüzelkişiler tarafından yemekli ve yemeksiz öğrenci yurtları ve buna benzer kurumlar açılması ve işletilmesi ortaokul ve ortaöğretim düzeyinde Milli Eğitim Bakanlığı'nın, yükseköğretim düzeyinde Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın iznine bağlıdır. İlgili Bakanlıklar bu gibi yurt ve kurumları tesbit edeceği esaslara göre denetler."; üçüncü fıkrasında, (Ek fıkra: 15/8/2017-KHK-694/19 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7078/19 md.) Yurt ve benzeri kurumlar, ortaokul, ortaöğrenim ve yükseköğrenim öğrencilerine barınma hizmeti vermek amacıyla açılır ve bu Kanun ile 25/8/2011 tarihli ve 652 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 13 üncü maddesine göre işyeri açma ve çalışma ruhsatı alırlar....
Mahmemece, 25/01/2013 tarihli karar ile davanın kabulüne, davalı tarafça hapsedilerek piyasaya sürülmesi engellenen davacıya ait 231.100 kg peynirin dava tarihindeki bedelinin 2.773.200,00 TL olduğu anlaşılmakla, 2.773.200,00 TL maddi tazminatın 14.08.2010 tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesine üzerine " Kira ilişkisinin devamı sırasında davacının teminat ve ödeme yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle davacıya ait 100 ton tulum peynirinin bozulma riski davacıya ait olmak üzere 24.02.2009 tarihinde davalı kiralayanın emanetine alınması kararlaştırılmıştır. Davalının emanetinde bulunan ürünlere yönelik olarak davacı 04.08.2010 tarihli ihtarname ile malların çıkışına izin verilmesini talep etmiş olmasına karşın davalı ödeme taahhüdünün yerine getirilmesi koşulu ile malların çıkışına izin verilmediği bildirilmiştir....
Davalı; davacının 30.11.2011 tarihli dilekçesi ile istifa ettiğini ve davalıyı ibra ettiğini, davacının bütün ücretlerinin ödendiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Yurt dışına sefer yapan tır şoförlerinin fazla çalışma yaptıklarını ve hafta tatillerinde çalıştıklarını yazılı delille ispatlamaları gerekir. Tır şoförünün yurt dışında olduğu sırada bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığının yazılı delil veya tanık beyanları ile ispatı mümkündür. Tanık beyanları ile kanıtlanan bu tür çalışmalarda pasaport ve benzeri yurda giriş çıkış kayıtları üzerinden inceleme yapılmalı ve işçinin yurt dışında olduğu süreye rastlayan bayram ve genel tatil günleri için hesaplamaya gidilmelidir. Somut olayda; davacı yurt dışında tır şoförlüğü yapmakta ve mesaisini kendisi belirlemektedir....