Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

amme alacağının güvence altına alınması amacıyla Gümrük Yönetmeliğinin 387. maddesinin 6. fıkrası uyarınca aracın yurt dışına çıkışına izin verilmemişse de, dava konusu para cezası iptal edildiğinden, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davalı idarece aracın yurt dışına çıkışına müsaade edileceğine karar verilmiştir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; babanın çocukla düzenli olarak kişisel ilişki kurduğunu, davacının yurt dışında yaşama kararını davalıyı bilgilendirmeden aldığını, adının aylar önce üniversitenin resmi kadrosunda bulunduğunu, sosyal medya hesapları üzerinden eşyalarını satışa çıkardığını, maddi yetersizlik nedeniyle tanımadığı kişilerle aynı ortamda yaşamayı planladığını, bu koşullarda çocuğun Kanada'da yaşaması ve babasından ayrı kalmasının çocuğun üstün yararı uygun olmayacağını, babanın ekonomik ve sosyal durumunun çocuğun velayetini almaya ve çocuğu iyi koşullar sağlamaya yeterli ve elverişli olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemenin 13/01/2022 tarih, 2021/352 Esas, 2022/41 Karar sayılı kararı ile; davanın kabulüne, çocuğun Kanada'ya çıkarılmasına izin verilmesine, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin reddine, karar verilmiştir....

    B) Davalı cevabının özeti: Davalı vekili, davacının işten çıkarılmadığı; aksine, davacının yurt dışına gitmek için işi terkettiği, bizzat davacı tarafından iş aktinin sonlandırıldığı, işyerinden sık sık ayrıldığı, için bir kısım günlerin Kurum'a bildirilmediği, taleplerinin ise yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. C)Yerel Mahkeme kararının özeti: Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacının çalışmasına ara vermediğinin anlaşıldığı, ... Emniyet Müdürlüğünün 18.05.2010 tarih ve ... Sayılı yazısında davacının yurt dışına çıkışına rastlanmadığının bildirildiği, tanıkların, davacının işten kendisinin ayrılmadığını, aksine davalı işverenin işine son verdiğini söyledikleri, davalının kendi tanıklarından ...'...

      Dava, Başbakanlık Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğünün 2.5.1994 günlü genelgesinin 25.maddesinin 2.fıkrasının iptali istemiyle açılmıştır. 2547 sayılı Yasanın 418 sayılı Kanunu Hükmünde Kararname ile değişik 33.maddesinde lisansüstü eğitim ve öğretim için yurt dışına gönderilecek araştırma görevlileri ile ilk defa bu amaçla bir göreve atanacaklarda aranacak nitelikler ve diğer hususlar Yüksek Öğretim Kurulunca tespit edilir denilmekte olup, anılan Kurulca yukarıdaki kurala dayanı larak açılan sınavı kazanan ve çeşitli üniversitelere atanan araştırma görevlilerinin yurt dışında lisansüstü eğitimi yapmalarını sağlamak için gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemelerde, yurt dışında lisansüstü eğitim yapmak isteyen adayların sınava girdikleri alandan bilgi ve yabancı dil sınavına girecekleri belirtilmiştir. Bu seçme sınavını kazanan adaylar yurt dışına gönderilmektedir....

        Kısıtlanan ergin çocukların "kural olarak" vesayet altına alınmayıp "velayet altında bırakılacağına" ilişkin yasal düzenlemenin (TMK m. 335/2.419/3) sonucu olarak "velayet altında bırakılan" çocuk ve mallarına yönelik yapılacak işlemlerde velayete ilişkin hükümlerin uygulanması gerekecektir. Velayete ilişkin hükümler gereği bu hakka sahip olan ebeveyn çocuğun mallarını yönetme hakkına sahip ve bununla yükümlüdürler. Kural olarak hesap ve güvence vermezler (TMK m. 352/1). Velayet hakkına sahip olan anne veya baba kusurları sebebiyle velayeti kaldırılmadıkça çocuğun mallarını da kullanabilirler (TMK m. 354). Çocuk mallarının gelirlerini öncelikle çocuğun bakımı, yetiştirilmesi ve eğitim için; hakkaniyete uyduğu ölçüde de aile ihtiyaçlarım karşılamak üzere sarfedebilirler (TMK m.355). Buna göre, talep edenin velayeti altındaki çocuk için intikal eden taşınmazların satılmasında mahkemeden izin almasına gerek yoktur. Davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda, anne ve çocukların oturum hakkına sahip oldukları yurt dışına dil eğitimi için velâyeti annede olan çocukların yurt dışına çıkışının babanın rızasına bağlı kılınmasının ve babanın muvafakat vermemesinin, annenin ve çocukların seyahat özgürlüğünün kısıtlanması ve annenin velâyet hakkını kullanamaması neticesini doğuracağı, dolayısıyla annenin bu yönde hakimin müdahalesini isteyerek talepte bulunmasında hukuki yararının bulunduğu; toplanılan delillerden de, her ne kadar çocukların yurt dışına çıkışı için velâyet hakkına sahip olmayan babanın muvafakatinin arandığına ilişkin fiili durumun mevcut olduğuna dair dosya kapsamında araştırma yapılmamış ise de, gemi kaptanı olduğu ve ... süreli ülke dışında çalıştığı anlaşılan davalı babanın bu isteğe karşı çıkmasında haklı neden olarak öne sürdüğü annenin kişisel ilişkiyi engellediği hususu sunulan delillerle somut bir şekilde ispat edilmediği...

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı babanın Almanya'da yaşadığı, ortak çocukla kişisel ilişkisini kendi ailesi ile de çocuğun görüşebilmesi ve çocuğun yurt dışı deneyimi edinebilmesi adına Almanya'da da kurabilmeyi talep ettiği, ortak çocuk ile davacı baba arasında yurt içinde kurulan ilişkinin sorunsuz şekilde tesis edildiğini, çocuğun yüksek yararı, bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişimi durumu ile davacı babanın çocukla kişisel ilişki hakkı gözetilerek açılan davanın kabulü ile davacı babaya davalı annenin muvafakati olmadan tarafların ortak çocuğu ... ... adına pasaport çıkartabilmesi ve vize işlemlerini yapabilmesi için kararın kesinleştiği tarihten itibaren yetki ve izin verilmesine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

              Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, sözleşmeye aykırılık nedeniyle maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili, sözleşmeye aykırılığın söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki sözleşmeler gereğince davalının işyerinde bir kısım hurda malzemelerin davacı tarafından söküldüğü, ancak bu malzemelerin saha dışına çıkışına davalı tarafından izin verilmediği, davalı yanca..alacağının ödenmemesi nedeniyle şartname hükmü gereği malzeme çıkışına izin verilmediği beyan edilmiş ise de yerel mahkemenin 2011/180 E, 2012/56 K. sayılı dosyasında taraflar arasında daha önce görülüp kesinleşen karar gereğince.....

                hazırlanan ‘Yetiştirilmek Amacıyla Yurt Dışına Gönderilen Devlet Memurları Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’ hükümleri çerçevesinde, gerekli harcamaların ... bütçesinden karşılanmak üzere eğitim sürelerinin uzatılması hususunu takdir ve tensiplerinize arz ederim.” şeklinde yazıyla davalının eğitim süresinin uzatılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....

                  hazırlanan ‘Yetiştirilmek Amacıyla Yurt Dışına Gönderilen Devlet Memurları Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’ hükümleri çerçevesinde, gerekli harcamaların ... bütçesinden karşılanmak üzere eğitim sürelerinin uzatılması hususunu takdir ve tensiplerinize arz ederim.” şeklinde yazıyla davalının eğitim süresinin uzatılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu