Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Toplanan delillerden çocuğun teyzesi olan davacı tarafından çocuğun annesi ile babasının ortak oldukları şirketlere bağlı İstanbul,Bursa ve Çorlu'da 33 tane sinema salonu işletmeciliği yapıldığı,ölen anneden lehtar çocuğa hayat poliçeleri ve ferdi kaza sigortası nedeniyle ödemeler yapılacağı,şirketi temsilde birlikte imza kuralı olmasına rağmen davalı babanın tek imza ile araç satımı, icra sebebiyle yediemine teslim edilmiş şirket mallarını alıp götürmek gibi işlemler yaptığı, çocuğun da hissesi bulunan şirket malları ve gelirlerini davalı babanın kişisel mal varlığına kattığı, iyi bir yönetici gibi mallarının idare edilmediği iddia edilmiştir. Ölen annesinin tek mirasçısı olan çocuk Sascha'nın annesinin şirketlerdeki hissesinin çocuk adına intikalinin sağlanmadığı da iddia edildiğinden şirketlerin farklı .../......

    Boşanma nedeniyle velayet hakkının sırf anneye verilmiş olması çocuğun soyadının değiştirilmesi için haklı bir neden sayılmadığı gibi hukuki mevzuat da buna cevaz vermemektedir. Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi hallerinde bu kez baba, velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacaktır, o halde baba bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kayıtlarının güvenilirliğini ve istikrarını zedeleyeceği ve asıl bu gibi uygulamaların çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacağı açıktır. Yargı mercilerinin bu durumu ve çocuğun yüksek yararını gözeterek anne ile babanın ya da ailelerin hukuken oluşmuş statüleri değiştirmeye çalışmalarına izin vermemesi gerekir. Somut olaya gelince; soyadının değiştirilmesi istenen ...'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi Gereği görüşülüp düşünüldü: 5237 sayılı TCK'nın 234/1 maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunda on sekiz yaşını bitirmeyen çocuğun annesi ile babasının çocuk üzerinde sahip oldukları velayet haklarının koruma altına alınması nedeniyle atılı suçun mağdurun anne ile baba olması ve çocuğun velayet hakkına sahip annesinin, gerekçeli kararın usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen beraat hükmünü temyiz etmemesi karşısında, mağdurun hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 24.05.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        kaldığı, çocuğun anne ve annesinin akrabaları ile bağ kurabildiği, A.İ.H.M Sözleşmesinin 8....

        VASİ ADAYI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Henüz reşit olmayan T1 annesinin vefatından ciddi derecede etkilendiğini aynı zamanda gerek annesinin vefatı nedeniyle yapması gereken başvurular gereksede depremzede olmasından kaynaklı olarak yapması gereken resmi işlemleri tek başına yürütemeyeceği izahtan vareste olup, müvekkili Fehmi Gül ise torunu ile birlikte ikamet etmekte olup, çocuğun her türlü ihtiyacınında yalnızca müvekkili dede tarafından sağlanmakta olduğunu, bu nedenle müvekkilinin kendisine vasi tayini istenen T1 vasi olarak atanması her zaman öncelik olarak benimsenmesi gereken çocuğun üstün yararına uygun olacağını, bu nedenlerle kendisine vasi tayini istenen T1 herhangi bir hak kaybına uğramasını önlemek, annesinin vefatı ve depremzede olması nedeniyle adına gerekli her türlü resmi işlemler yapabilmek için ivedilikle dedesi müvekkili Fehmi Gül'ün vasi tayin edilmesi gerekmekte olduğundan ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talebin kabulü yönünde hüküm...

        E) Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Mahkemece davacının fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti talepleri, bu çalışmaların yerine izin kullanıldığı gerekçesi ile red edilmiş ise de bu red gerekçesi 4857 sayılı Kanunun 41/4-5. madde hükümlerine aykırıdır. Ayrıca fazla çalışma karşılığı izin kullanmanın temel koşulu işçinin muvafakati ve serbest zamanın 6 ay zarfında kullanılmasıdır. Somut uyuşmazlıkta serbest zaman kullanmaya yönelik belgelerde davacı imzası olmadığı gibi belgenin fazla çalışma karşılığı izin kullanmaya ilişkin olduğu da açıkça belli değildir. Ayrıca ulusal bayram ve genel tatil çalışması karşılığı izin kullandırılması şeklinde denkleştirme yöntemi de yoktur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit HÜKÜM : Beraat KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Nüfus kaydına göre 06/01/2002 doğumlu olup, kovuşturma aşamasında onbeş yaşını tamamlamamış olan mağdurun yaşı gereği şikayet hakkını bizzat kullanamayacağı, bu hakkın kanuni temsilcisi tarafından kullanılmasının gerekmesi karşısında, mağdurun annesinin öldüğü, babasının da cezaevinde bulunduğu, mağdurun babaannesi olan ve hükmü temyiz eden katılan ...’ın ise 22/10/2021 tarihinde öldüğü anlaşıldığından, inceleme tarihi itibariyle mağdurun 15 yaşını tamamlayıp, şikayet hakkını kullanmaya ehil duruma geldiği dikkate alınıp temyiz iradesinin belirlenmesi bakımından gerekçeli kararın mağdura tebliğ edilmesi gerektiği, Anlaşıldığından, katılan ...’ın temyiz davası isteği hakkında KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA, mağdura gerekçeli kararın tebliğinden ve verilmesi halinde temyiz...

            Davalı, dava konusu taşınmazda uzun zamandır annesinin kiracı olduğunu, onun ölümü üzerine davacı idarenin muvafakati ile yeri kullanmaya devam ettiğini, kira bedellerini ödediğini, haksız kullanımın bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişme konusu taşınmazı davalının haksız kullandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...’ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.481.90.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 19.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM: Sanık ...'ın çocuğun nitelikli cinsel istimarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, sanıklar ...ve ...'...

                Aile mahkemesi ise, küçüğün annesinin reşit olmaması ve küçüğe veli olarak atanabilecek başka bir kimsenin bulunmaması nedeniyle, Medenî Kanununun 404. maddesi uyarınca küçüğe vasi atanmasının gerektiği, davanın Medenî Kanunun ikinci kitabında sayılan aile mahkemesinin görevi kapsamına giren davalardan olmadığı ve sulh hukuk mahkemesinin görevi kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Evlilik dışı doğan çocuğun velayeti kanun uyarınca (TMK. 337/1 md.) annede olacağı belirtilmiş ise de, bu husus annenin fiil ehliyetine sahip olması durumu ile sınırlıdır. Çocuk, evlilik birliği içerisinde dünyaya gelmediği gibi tanınmaması nedeniyle de babası ile soybağı kurulamamıştır. Annenin yaşı küçük olup çocuğun velayetini kullanamayacağından, halihazırda çocuğun velisi bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu