"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak ve Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 21.04.2015(Salı)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.10.2015 (Per.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 07.12.2015 (Pzt.)...
Davalı karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; karşı davalı erkeğin gerçek geliri hakkında araştırma yapılmadığını, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin gerekçenin yerinde olmadığını, karşı davacı kadının, gelirinin yoksulluğu ortadan kaldırmadığını, kadının çocuğa nafaka verecek durumda olmadığını, velayetin değiştirilmesi talebinin reddi kararının yerinde olmadığını, çocuğun pedagogla dahi görüştürülmediğini, üstün yararının gözetilmediğini belirterek kararın kaldırılmasına, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davacı karşı davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. Dava, iştirak nafakası verilmesi, yoksulluk nafakasının kaldırılması davasıdır. Karşı dava velayetin değiştirilmesi davasıdır....
Küçük Maximo Yaz Yazıcıoğlu 02.01.2013 doğumlu olup, anne ve babası boşanmış; boşanma kararı ile velayet davalı anneye bırakılmış, velayetin kullanılması kendisine bırakılmayan baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, karar 14.05.2014 (mesai bitimi) tarihinde kesinleşmiştir. Kanuna göre olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde diğer kişilere özellikle hısımlarına çocukla kişisel ilişki kurulması hakkı tanınabilir (TMK m. 325/1). Boşanma kararı ile kendisine kişisel ilişki hakkı tanınmış olan baba ve davalı anne İstanbul'da bulunmaktadır. Davacı babaannenin ise yılın bir bölümünü Amerikada geçirdiği, Türkiyeye geldiği zamanlarda İstanbul'da kaldığı, babanın kişisel ilişki günlerinde torununu görebildiği anlaşılmaktadır. Davacının torunuyla görüşmesine, babanın engel çıkardığı ileri sürülmemiştir. Davacı, babaya tanınan kişisel ilişki süresi içinde torununu görme ve aile bağlarını koruma ve geliştirme imkanına sahiptir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı baba tarafından çocukla kişisel ilişkinin kaldırılması davası yönünden temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması talep edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa 31/03/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunu'nun 30. maddesiyle ilave edilen geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesinde; çocukla kişisel ilişkinin düzenlenmesine ilişkin verilen kararların Yargıtay'da duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verilerek, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık...
ilişki kurulmasını resen gözetilerek düzenleme yoluna gidildiğini, ancak bu ilişki kurulmasına rağmen davalı baba, velayeti kendi üzerine bırakılmasına rağmen çocuğa karşı yükümlülüklerini ağır bir şekildi ihlal ettiğini, çocuğu yanına alıp bakımını üstlenmediğini ve velayeti kendisine bırakılan T4 velayete anne de bırakılan Buğra taşıran ile davacının kişisel ilişki kurmak amaçlı çaba harcamadığını, telefonla dahi aramadığını, çocuk Buğra Mikail Taşıran ile Buse Taşıran mahkeme huzurunda dinlenirse, izah edilen konuların açığa çıkıp babanın ilgisizliğini, anneyle kalmak istediklerini beyan edeceklerini, bu sebeplerle çocuğun velayetinin anneye verilmesi, çocuğun huzuru kişisel gelişimi açısından yararlı olacağını, kardeşlerin birbirinden ayrılmasının onları bedeni ve ruhi gelişimlerine olumsuz etki edeceğini, Yargıtay kararlarında benzer ifadelere yer verildiğini, anne T1 sosyal yardım almasına rağmen ailesinin de desteği ile çocukların maddi manevi tüm bakımlarını üstlendiğini, velayeti...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/05/2022 NUMARASI : 2021/189 ESAS 2022/424 KARAR DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Diğer yandan; tatil dönemlerinin sadece bir ebeveyne tahsis edilmesi, o kişiyi eve bağımlı hale getireceğinden, velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi ve kendi kişisel yaşamını düzenleyememesi sonucuna da yol açabilir. Bu bakımdan; velayeti anneye verilen çocukla babası arasında her hafta sonu şeklinde kurulan kişisel ilişki doğru olmadığı gibi; özellikle, çocuğun babalık kimliğini tanıması bakımından, çocuğun baba yanında yatıya kalacağı şekilde kişisel ilişki kurulmaması da doğru olmamıştır. Ancak, bu yanlışlık yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; bozma sebebi yapılmamış, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.md.438/7)....
Dava, velayetin değiştirilmesi davasıdır. Davacı kadın velayetin değiştirilerek çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bakırköy 7. Aile mahkemesinin 02.03.2012 tarihli, 2012/144 Esas 2012/116 Karar sayılı kararı ile; tarafların TMK 166/3 maddesi gereğince anlaşmalı boşanmalarına, 16.02.2010 doğumlu Adnan Doruk'un velayetinin babaya verilmesine, anneyle kişisel ilişki tesisine karar verildiği, kararın 29.03.2012 tarihinde kesinleştiği görülmüştür....