Davalı-karşı davacı erkek vekilinin; kişisel ilişki düzenlemesine yönelik istinaf taleplerinin incelenmesinde; Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK.md.181/1- 2). Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi; çocuk ve velayet kendisinde bulunmayan ana veya baba için bir haktır (Çocuk Hakları Sözleşmesi md.9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md.4/2). Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/12/2021 NUMARASI : 2021/442- 2021/968 DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; daha önce davalı aleyhine açılan "çocukla kişisel ilişki kurulması" davasının Kayseri 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması-Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki "çocukla kişisel ilişki kurulması" davası ile buna karşı açılan "kişisel ilişkinin kaldırılması" davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından her iki dava ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Velayeti anneye bırakılan 2006 doğumlu müşterek çocuk Mehmet Derin ile davacı baba arasında her ayın 1. ve 3. hafta sonu tesis edilen kişisel ilişkinin Cuma gününden başlatılması, okul çağındaki çocuğun eğitim ve sosyal hayatını olumsuz etkileyeceği gibi...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-Nafakaların Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, müşterek çocuk ......'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının, velayetin değiştirilmesine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı, dava dilekçesinde, müşterek çocuğun velayetini olmadığı takdirde çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasını talep etmiştir....
Velayet sahibinin; sağlayacağı eğitim ile çocuğu istenilen ölçüde dürüst, kötü alışkanlıklardan uzak, iyi ahlâk sahibi, çalışkan ve bilgili bir insan olarak yetiştirmek hak ve yükümlülüğü bulunmaktadır. Ayrılık ve boşanma durumunda velayetin düzenlenmesindeki amaç, küçüğün ileriye dönük yararlarıdır. Velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe, ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz. Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğurabileceği onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARINI ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;Davacının velayetin değiştirilmesi yönündeki talebinin reddine, müşterek çocuğun kanun gereği velayetinin annede kalmasına, davacının müşterek çocuk ile kişisel ilişki kurulması talebinin kabulu ile; müşterek çocuk 17/03/2018 doğumlu BUĞLEM NAZLI BAYRAKCI TCKNO () ile; velayeti verilmeyen baba arasında; a)Her ayın 1. ve 3. Cumartesi sabah saat:10.00 dan başlayıp ertesi gün Pazar akşamı saat:17.00 ye, b)Her yıl 1 Temmuz sabah saat:10.00 da başlayıp aynı yıl 31 Temmuz akşam saat 17.00 ye, c)Dini bayramların 2....
Müşterek çocuk 24/07/2019 doğumlu İlber Olcayto'nun velayetinin anneye verildiği, baba ile çocuk arasında 25/02/2020 tarihli duruşma ara kararıyla belirlenen günlerde "3 saat süre ile" kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği, aradan geçen süreye rağmen 15/02/2022 tarihli hükümde de aynı kişisel ilişki süresinin belirlendiği, bunun gerekçesinin açıklanmadığı, bu haliyle tesis edilen kişisel ilişki süresinin de yetersiz olduğu anlaşılmıştır. 2- Yargılama sırasında yerel mahkemece, 26/02/2020 tarihli ara karar ile kadın lehine 100 TL, çocuk lehine 300 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, 10/10/2020 tarihli duruşmada çocuğun tedbir nafakasının 450 TL'ye arttırıldığı, nihai kararda çocuğun 450 TL tedbir nafakasının boşanma kararı kesinleşinceye kadar devamına karar verildiği görülmüştür....
Dosyanın incelenmesinde davacı tarafın çocukla baba arasında boşanma sırasında kurulan şahsi ilişkinin değiştirilmesine yönelik bir davası bulunmadığı gibi terditli bir talebi de bulunmadığı halde mahkemece çocuk ile baba arasında boşanma sırasında kurulan şahsi ilişki dikkate alınmayarak yazılı şekilde çocuk ile baba arasında yeniden şahsi ilişki tesisine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, davalı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, çocuk ile baba arasında yeniden şahsi ilişki tesisine ilişkin hükmün kaldırılması yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; 1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Kocaeli 4....
Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır. Ana ve babadan her biri, diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir.(TMK m.324) Ana ve babaları ayrılan çocukların, ana ve babalarıyla düzenli şekilde ve gözetim olmaksızın kişisel ilişki kurma ve sürdürme hakları mevcuttur....