Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İftira HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın, Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçe ve ifadesinde, borçlu olarak mağdura düzenleyerek verdiği 15.01.2013 keşide tarihli çekte yazılı bulunan 5.700 TL’lik bedel üzerinde, mağdurun rakamlarda oynama yapmak suretiyle çek bedelini 52.000 TL şeklinde değiştirerek sahtecilik yaptığına ilişkin şikayeti üzerine mağdur hakkında soruşturma başlatıldığı, mağdur tarafından dosyaya ibraz edilen çek fotokopisinin incelenmesinde çek üzerindeki bedelin mağdur ile sanık arasındaki anlaşma gereği 5.700 TL olduğu, iddia edildiği gibi sanık tarafından 52.000 TL şeklinde tahrifat yapılarak değiştirilmediğinin anlaşılması karşısında, sanığın, işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını sağlamak amacıyla mağdura hukuka aykırı bir fiil isnat etmek suretiyle şikayette bulunduğu, bu nedenle yüklenen suçtan mahkumiyeti yerine yazılı gerekçeyle...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlunun, takip dayanağı çekte keşide yerinin bulunmadığını belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK'nun 780/5. maddesi uyarınca çekte keşide yeri zorunlu unsurlardan olup, geçerli bir keşide yerinden bahsedilebilmesi için keşide yerinin idari birim olarak yazılması gereklidir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlunun, takip dayanağı çekte keşide yerinin bulunmadığını belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK'nun 780/5. maddesi uyarınca çekte keşide yeri zorunlu unsurlardan olup, geçerli bir keşide yerinden bahsedilebilmesi için keşide yerinin idari birim olarak yazılması gereklidir....

        Bu halde usulsüz tebliğ şikayeti İİK.'nun 16/1. maddesi uyarınca ödeme emri tebligatını öğrendiği 15.11.2012 tarihinden itibaren yasal yedi günlük süre içerisinde yapılmış ise de, imzaya itiraz ve zamanaşımı itirazı için yasal beş günlük sürenin geçirilmiş olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, imzaya itirazın ve zamanaşımı itirazının süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İcra Müdürlüğü’nün 2015/20240 E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı banka tarafından şikayetçi borçlu... … Ltd. Şti. hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine başlandığı, takip talebi ve ödeme emrinde takip dayanağı senedin, 15.5.2015 keşide tarihli, 47.500,00 TL miktarlı, 006313 nolu çek olarak gösterildiği, dosyada mübrez söz konusu çek fotokopisinde şikayetçinin keşideci olduğu, dolayısıyla bu çek nedeniyle sorumlu olduğu sabittir. Ancak, alacaklının cevap dilekçesinden anlaşıldığı üzere; alacaklı tarafından aynı icra müdürlüğünün 2015/20239 E. sayılı dosyasında da bir takip başlatıldığı ve bu takibin dayanağı olan çekin 17.5.2015 keşide tarihli 92693 nolu çek olduğu, adı geçen takip dosyasında bulunan takip talebi ve ödeme emrinde de borcun sebebinin bu şekilde yazıldığı, ancak bu iki takip dosyasına fiziken sunulan çeklerin sehven karıştırıldığı tespit edilmiştir....

            ın borçsuz olduğunun tespiti ile aleyhine yönelik açılı takip dosyasının davacı müvekkil ... yönünden iptaline, takibe konu çekte davacı müvekkilin borçsuz olduğunun tespitine, davacı müvekkil ...ın aile fertleri ve bireylerine yönelik uygulanan tüm iş ve işlemlerin iptaline, davalılar aleyhine yönelik icra takip dosya alacağının %20'sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, öncelikle teminatsız olarak, bu mümkün olmaz ise en düşük şekilde bir teminat karşılığında tedbiren icra takip dosyasının ve takibe konu tüm işlemlerin (ayrıca aile fertlerine de uygulanan) durdurulmasına, tüm yargılama giderleri ile birlikte vekalet ücretlerinin davalılara müştereken ve müteselsilen yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı çek keşidecisi ... ile gerçekleştirecekleri ticari ilişkiye istinaden çek aldığını, davacının çekte lehtar-ciranta olarak yer aldığını, sonrasında ticari ilişkiden vazgeçilmesiyle davacının çeki ciro imzasını sehven iptal etmeden keşidecisi ...'e iade ettiğini, keşideci ...'in davacı imzası altına çeke yeniden ciro imzası atarak davalıya ciro ettiğini, böylelikle geriye ciro sebebiyle davacının çekten dolayı davalıya karşı bir sorumluluğu bulunmadığını, ancak davalının aleyhe ihtiyati haciz kararı alarak, hacze başlayıp davacıyı zarara uğrattığını belirterek çekten dolayı borçlu olunmadığının tespitine, icra takibinin davacı açısından iptaline, %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı ile dava dışı keşideci arasındaki ilişkinin yetkili hamil olan müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

                K A R A R İncelenmesine gerek görülen, davacının şikayeti üzerine Bayındır Cumhuriyet Savcılığının 2005/1418 sayılı soruşturması sonrasında, 16.12.2005 tarihli ve 2005/426 sayılı iddianame ile davalı hakkında dolandırıcılık suçundan Bayındır Asliye Ceza Mahkemesinde açıldığı anlaşılan dava dosyası ile Bayındır İcra Müdürlüğüne ait olan 2004/275 E. sayılı icra takip dosyasının eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan kambiyo şikayeti ve borca itirazına ilişkindir....

                  İcra takibi 17.12.2010 tarihinde başlamış, takip borçlusu olan keşideci davalı 22.12.2010 tarihinde vekili vasıtasıyla icra dosyasındaki itirazında, “takip konusu çek süresinde bankaya ibraz edilmemiş ve zamanaşımına uğramıştır. Bu nedenle takibin tamamına itiraz ediyoruz” demiştir. TTK'nun 730.maddesi dikkate alındığında aynı Kanunun 644.maddesindeki sebepsiz zenginleşme hükümleri geçerli ise de, dava konusu çekte davacı ciro yolu ile hamil, davalı ise keşidecidir. Zamanında bankaya ibraz edilmeyen çek nedeniyle hamilin TTK'nun 644.maddesine göre başvuru imkanında ise çekin zamanaşımına uğradığı açıktır. Burada tartışmalı olan ilamsız icra takibine zamanaşımı nedeniyle itirazda bulunan kişinin açılan itirazın iptali davasında zamanaşımı def 'in de bulunmasının zorunlu olup olmadığıdır. Çoğunluk itirazın iptali davasına süresinde cevap vermeyen davalının takibe itirazında bildirdiği zamanaşımı def 'i nin dinlenemeyeceği görüşündedir....

                    UYAP Entegrasyonu