Davacı-karşı davalı erkek tarafından 25.03.2014 tarihinde açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, İstanbul Anadolu 1.Aile Mahkemesinin 14.05.2015 tarih, 2014/250 esas, 2015/341 karar sayılı hükmü ile erkeğin sadakatsiz olduğu, kadına yüklenecek kusur bulunmadığı gerekçesi ile erkeğin boşanma davasının reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 09.07.2015 tarihinde kesinleşen bu hüküm ile erkeğin zina kusurunun ispatlandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda; mahkemece davalı-karşı davacı kadın tarafından açılan zina hukuki nedenine dayalı işbu boşanma dava tarihi itibariyle, TMK’nın 161. maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin dolup dolmadığı değerlendirilerek, davalı-karşı davacı kadının zina hukuki nedenine dayalı olarak açılan davası hakkında karar verilmesi gerekirken , yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir nafakası, tazminatlar ve ziynet alacağının kabulü yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise zina nedeniyle boşanma kararı verilmemesi, nafakanın ve tazminatların miktarı ve lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Tarafların boşanma davasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; a- Zina (TMK m. 161) hukuksal sebebine dayanan boşanma davalarında yasada öngörülen altı aylık hak düşürücü süre, süre gelen eylemlerde, son eylemin bittiği tarihten itibaren başlar....
Davalı ile davacının eşi arasındaki duygusal ve cinsel ilişki, davacı yönünden Türk Medeni Kanunu'nda boşanma nedeni olarak kabul edilen "zina" fiilini oluşturur. Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/2 maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir....
Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; beyanlar alınmış olup, geçimsizliğinin sabit olması nedeniyle mahkemece boşanma kararı verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının talepleri doğrultusunda kaldırılması istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; TMK'nın 161/1. maddesi hükmüne dayalı Zina sonucu boşanma istemine ilişkindir....
kusurlu olduğu, kadının ise kusurunun bulunmadığı, zina, evli bir kadının başka bir erkekle, evli bir erkeğin başka bir kadınla cinsel ilişkiye girmesi olduğu, zinanın gerçekleşebilmesi için cinsel ilişkiye girilmesi veya buna teşebbüs edilmesi gerekli olup bu dereceye varmayan olayların zina olarak değerlendirilemeyeceği, cinsel ilişki olmaksızın başkasıyla flört etme ya da başka türlü cinsel yakınlıkta bulunmasının zina sayılamayacağı, somut olayda erkeğin davranışlarının sadakatsizlik mahiyetinde kaldığı yukarıda yazılan hususların ispat edilemediği gerekçesiyle kadının zina hukuki sebebine dayalı davasının reddine, kadının davasının 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi gereği kabulü ile tarafların boşanmalarına, erkeğin tam kusurlu olması nedeniyle karşı davasının reddine, kadın lehine dava tarihinden itibaren aylık 6.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın lehine kararın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata...
İstinaf Sebepleri Davacı-davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin başka bir erkek ile zina yaptığına dair hiçbir delil bulunmadığını, zina sebebine dayalı davanın koşullarının oluşmadığını, erkek tarafından dosyaya sunulan fotoğrafların hukuka aykırı delil mahiyetinde olduğunu, kaldı ki bu fotoğrafların zina eylemini ispatlar nitelikte olmadığını, tanık ...'nin beyanlarının erkeğin kendisine bir takım menfaatler temin etmesi nedeniyle yanlı ve gerçek dışı olduğunu, asli kusurlu olanın erkek olduğunu, müvekkili yararına yoksulluk nafakası ve tazminat koşulları oluştuğunu belirterek, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası ve tazminat talepleri ile aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminat yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur. C....
manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, erkeğin kabul edilen evlilik birliğinin temelinden sarsılması davası nedeniyle ve kadının reddedilen haysiyetsiz hayat sürme davası nedeniyle erkek yararına; erkeğin reddedilen zinaya dayalı boşanma davası nedeniyle ve kadının kabul edilen zinaya dayalı boşanma davası nedeniyle kadın yararına maktu vekâlet ücreti ödemesine karar verilmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kadının zina sebebine dayalı talebinin feragat nedeniyle reddi gerektiği, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk ve iştirak nafakaları ile kadının zina sebebine dayalı talebi nedeniyle vekâlet ücretine hükmolunmaması yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 28.06.2022 günü duruşmalı olarak temyiz eden davalı ... vekilleri Av. ... ile Av. ... geldiler. Karşı taraf ... ve vekilleri gelmedi Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
DAVA Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin daha önce kadın tarafından açılan boşanma davası kesinleşmeden evlendiğini iddia ederek davanın kabulüne, zina nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ve kadın yararına ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir , iştirak ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; boşanma davasının kesinleştiğini, bundan sonra erkeğin başkası ile düğün yaptığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin sadakat ihlali ve zina eyleminde bulunduğunun sübuta ermediği, taraflar arasında görülen Ankara 1....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacı başlangıçta davasını genel sebebe dayandırmışsa da ıslah ile zina özel sebebine dayandırdığı, tarafların yetişkin erkek çocuğunun tanık olarak alınan ifadesinde dava tarihinden 1 ay önce davalı annesini Ankara'daki müşterek konutta bir erkekle zina halinde yakaladığı, o erkeğin kaçtığını söylediği, diğer tanıkların da kadının Koray isimli genç bir erkekle birlikte olup, o kişiye pahalı hediyeler aldığı, annesine babasına anne baba diye hitap ettiği, o erkeğin eşinden boşanmasına neden olduğunu söyledikleri, sosyal medyada birlikte olduğu erkekle Bodrum'da bir otelde fotoğraf paylaşmış olduğu gerekçesiyle davacının zina özel nedenine dayalı davası sabit görülmekle davacının boşanma davasının kabulü ile tarafların TMK 161. maddesi gereğince boşanmalarına, davacının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, 40.000 TL maddi, 30.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınıp davacıya verilmesine...