Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu sebeple kadının boşanma davasının zina sebebiyle ( TMK md. 161) kabulü gerekir. Boşanma kararının Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayandırılması mahkemenin kabulü karşısında doğru değildir. Bu bakımdan hükmün gerekçesi "boşanma sebebinin zina" olarak değiştirilmelidir. Bu sebeple sayın çoğunluk görüşüne katılmıyorum....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2021 NUMARASI : 2019/499 ESAS 2021/109 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Zina Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, çocuğu yatağında bırakarak sebepsiz yere evi terk edip gittiğini, eş ve çocuğuna ilgi alaka göstermediğini, çocuğu arayıp sormadığını, asabi olduğunu, geçimsiz olduğunu , kavga çıkarttığını, saygı göstermediğini, tüm bu nedenlerle zina nedenine dayalı olarak tarafların boşanmalarına, çocuğun velayetinin babaya verilmesine, 100.000 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2021 NUMARASI : 2019/499 ESAS 2021/109 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Zina Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, çocuğu yatağında bırakarak sebepsiz yere evi terk edip gittiğini, eş ve çocuğuna ilgi alaka göstermediğini, çocuğu arayıp sormadığını, asabi olduğunu, geçimsiz olduğunu , kavga çıkarttığını, saygı göstermediğini, tüm bu nedenlerle zina nedenine dayalı olarak tarafların boşanmalarına, çocuğun velayetinin babaya verilmesine, 100.000 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

    ihtiyacını düşünmediğini ileri sürerek birleşen davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un öncelikle 161 inci maddesinde düzenlenen zina nedenine dayalı olarak boşanmalarına olmadığı takdirde, 166 ncı maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakalarına, faiziyle birlikte 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenen tanık beyanları, dosyadaki belgeler, davacının yazdığı günlük kayıtlarına göre; davacı kadının 18.06.2016 tarihinde davalı eşinin başka bir kadınla olan ilişkisini bildiği, buna rağmen evliliğini devam ettirdiği, davalıyla birlikte daha sonra tatile gittikleri, 16.10.2018 tarihinde evden ayrıldığı, dosyada davalı erkeğin 05.10.2017 tarihli başka bir kadınla resimlerinin olduğu, bu tarihten sonra davalının kadınla ilişkisinin devam ettiğine dair belge, beyan ve delil olmadığı, davacı kadının 4721 sayılı Kanun'un 161. maddesine göre zina sebebini öğrenmesinden itibaren 6 ay içinde zina nedeniyle dava açmadığı, bu sebeple dava hakkı düştüğü, mahkemenin zina nedeniyle açılan davanın reddine karar vermesinde usul ve aykırı bir durum bulunmadığı, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesine dayalı davanın kabulünde ve kusur belirlemesinde isabetsizlik olmadığı belirtilerek davacı kadının manevî tazminat...

        KARŞI OY YAZISI Türk Medeni Kanununun 161. maddesinin ilk fıkrası hükmüne göre; “eşlerden biri zina ederse diğer eş boşanma davası açabilir” Davacı, “zina” ve “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” sebeplerine birlikte dayanarak boşanma davası açmış; mahkemece, davalının bir başka kadınla cinsel ilişkisi sabit görülerek zina sebebiyle boşanma kararı verilmiştir. Toplanan delillerle davalının bir başka kadınla cinsel ilişkide bulunduğu gerçekleşmiştir. Zina, mutlak bir boşanma sebebidir. Bu sebebe dayanan bir boşanma davasında, sebebin gerçekleşmiş olması yeterli olup, ayrıca bu olayın evlilik birliği üzerindeki etkilerine (diğer bir ifade ile bu olay sebebiyle ortak yaşamın temelinden sarsılmış, amacını yitirmiş, devamına olanak kalmamış olup olmadığına) bakılmaz. Olayın gerçekleşmiş olması tek başına boşanma için yeterlidir....

          İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Mahkemece; davacı tarafından açılan zina nedeniyle boşanma talebinin reddine, davacı tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle davanın kabulü ile; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/1 nci maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, TMK'nun 174/1- 2 maddesi gereğince maddi ve manevi tazminat isteminin kısmen kabulü 7.000,00 TL maddi, 7.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davanın ev eşyaları yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; olayda davalının zinasının bulunduğunu, zina davasının kabulü yerine reddinin hatalı olduğunu, ayrıca tazminatların az olduğunu belirterek istinafa başvurmuştur....

          (Muhalif) KARŞI OY YAZISI Erkek eş tarafından "Zina sebebiyle boşanma" (TMK. m. 161) davası açıldığı ve kadın eşin zina eyleminin sabit olması sebebiyle erkek eşin karşı boşanma davasının zina sebebiyle kabul edilmesinde bir isabetsizlik olmadığı yönünden değerli çoğunluk ile aramızda "görüş birliği" vardır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, boşanma sebebi, lehine hükmolunan manevi tazminat miktarı ile iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı hem zina, hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine birlikte dayanarak boşanma davası açmıştır. Davalının bir başka erkekle birlikte yaşadığı toplanan delillerle gerçekleşmiş, bu husus mahkemece de sabit kabul edilmiştir. Bir başka erkekle birlikte yaşama olgusu zinanın varlığına muhakkak nazarıyla bakılmasını gerektiren bir durumdur. Davada zina özel sebebine de dayanıldığına göre, davanın zina sebebiyle de kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır....

              Bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kadının zinaya dayalı davasının, erkeğin cep telefonundan elde edilen verilere dayanarak açıldığı, bu delil ele geçiriliş şekli itibariyle hukuka aykırı elde edildiği, erkeğe yüklenen zina vakıasının usulüne uygun olarak ispatlanamadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında ailesine bakmayan, güven sarsıcı davranışta bulunan ve kadına hakaret eden erkek ağır; erkeği aşırı kıskanan, tartıştıklarında eşya fırlatan, çok para harcayan ve erkeğin akrabaları ile görüşmek istemeyen kadının az kusurlu olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1-2 maddesi gereğince boşanmalarına, birleşen zina nedeniyle açılan davanın reddine, kadın yararına nafaka, maddî ve manevî tazminata, müşterek çocuğun istinaf incelemesinden önce ergin olması nedeniyle velayet konusunda karar verilmesine ve iştirak nafakası takdirine yer olmadığına karar verilmiş, karar taraflarca yukarıda gösterilen sebeplerle...

                UYAP Entegrasyonu