Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Devlet Ormanı" olarak sınırlandırıldığı, bitişik 518 parselin 420 parselden tapu miktar fazlası olarak ayrılarak Hazine adına tesbit edildiği, halen tesbitinin davalı olduğu, 420 ve 518 parseller birlikte değerlendirildiğinde dört taraflarının Devlet Ormanı ile çevrili olması nedeniyle 6831 Sayılı Yasanın 17/2. madde anlamında orman içi açıklık durumunda kaldıkları, üzerlerinde kümeler halinde meşe çalılıkları bulunduğu, eğimin yer yer % 15'e çıktığı dikkate alınarak Orman Yönetiminin davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, Orman Yönetimini bağlamayan tapu kaydı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Orman yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, paşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 15/03/2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

    Davacı Hazine tarafından Bekir ... mirasçıları olan davalılar aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan meni müdahale ve tescil davası, davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanağı ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın Bekir ... mirasçıları adına payları oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; davalı tarafın dayanağı olan tapu kaydının çekişmeli taşınmaza uyduğu, çekişmeli taşınmazın tarım arazisi niteliğinde olduğu ve tapu kaydı miktar fazlası üzerinde davalı taraf yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan inceleme ve değerlendirme dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 64 ada 4 parsel sayılı 28.722 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan çalılık niteliğinde yerlerden olması nedeniyle Hazine adına tespit edilmiştir. İtirazı tapulama komisyonu tarafından reddedilen muteriz...'ın açtığı dava dosyasının tahrip olması nedeni ile akıbeti meçhul olan dava nedeniyle davalı parselin malik hanesi boş olarak kalmıştır. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması ve davalı parsel hakkında düzenli sicil oluşturmak için malik hanesinin doldurulması gerektiği iddiasına dayanarak dava açmıştır....

        Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsellerin öncesinin orman olup nitelik yitirmesi nedeniyle 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması sonucu (P.l) numarası verilerek orman alanı sınırı dışına çıkartılıp kesinleşmiştir....

          Maddesinin 2. fıkrasının (J) bendinin karşı kavramı gereğince, orman sayılan yer olarak kabul edilmesi gerektiği, 15.07.2004 günlü Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26 (a) ve (j) maddesi ile aynı maddenin ikinci fıkrası gereğince "komisyonlarca sınırlama dışı bırakılmış veya orman sayılmamış olması bu yerlerin orman olma vasfını ortadan kaldırmayacağı", bu nedenle çekişmeli parsel seri bazında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları dışında bırakılsa da, 4999 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 7/1. maddesi "gereğince herhangi bir nedenle sınırlama dışında kalmış orman olması nedeniyle" her zaman orman olarak sınırlandırılabileceği gözetilerek, Orman Yönetiminin davasının kabulüyle, çekişmeli parselin orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülmesi nedeniyle davanın reddi yolunda karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

            den intikal ettiği, çekişmeli taşınmazların taksim dışı bırakıldığı iddiasıyla davalı ... adına yapılan tespitin iptali ile çekişmeli taşınmazların ... mirasçıları adına tescili talebiyle dava açtığı, mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli 119 ada 1-24, 123 ada 11, 211 ada 6-32, 214 ada 5 ve 218 ada 1 parsel sayılı taşınmazların ... adına yapılan kadastro tespitlerinin iptali ile ... mirasçıları adına tesciline karar verildiği ve verilen kararın 14.09.2010 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Somut olayda ise; davacı ..., çekişmeli 122 ada 286 parsel sayılı taşınmazın kök muris ...'den intikal ettiği iddiasıyla davalılar ..., ... ve ... adlarına olan tapu kaydının iptali ile çekişmeli taşınmazın ... mirasçıları adına tescili talebiyle dava açmıştır. Dolayısıyla her iki dosyada dava konusu edilen parsellerin birbirinden farklı olması nedeniyle kadastro mahkemesi ilamının kesin hüküm teşkil etmeyeceği kuşkusuzdur....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 111 ada 1 parsel sayılı 1986.53 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... tarafından davalı ... aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan el atmanın önlenmesi davası davaya konu olan taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanağı ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli 111 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi davalı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....

                Mahallesi 385 ada 6 parsel sayılı 2595 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle davalılar adına tesbit edilmiştir. Davacı ..., dayanak tapu kaydının doğru uygulanmadığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemenin 1994/27 esas 1998/162 karar sayılı dosyasında ise davacı ... Yönetiminin aynı parsele yönelik orman iddiasıyla açmış olduğu davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, karar Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21/12/2000 gün ve .... karar sayılı ilamıyla onanarak kesinleşmiştir. Mahkemece, .... tarafından açılan davada çekişmeli taşınmazın itirazlı olması nedeniyle tapu kaydına davalıdır şerhi verilerek Orman Yönetimi davaya dahil edilmiş ve mahkemece davacı ...'nin davasının feragat nedeni ile, davacı ... İdaresinin davasının ise sübut bulmamış olması sebebi ile ayrı ayrı REDDİNE, Dava konusu .......

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 161 ada 11 parsel sayılı 17152.28 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... tarafından davalı ... aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan elatmanın önlenmesi davası davaya konu olan taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli taşınmaz ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli 161 ada 11 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    Kadastro Mahkemesince;çekişmeli suçatı köyü 168 ve 169 parsel sayılı taşınmazların tutanklarının kesinleşmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, çekişmeli taşınmazların tutanaklarının tüm aramalara rağmen bulunamadığı, tutanak olmadan kadastro mahkemesinin görevinden bahsedilmeyeceği gerekçesiyle görevszilik kararı verilmiştir. Dosya kapsamından, çekişmeli Suçatı köyü, 168 ve 169 parsel sayılı taşınmazların kadastronun geçtiği 1976 tarihinden önce davalı olmaları nedeniyle malik hanelerinin açık bırakılarak tutanaklarının düzenlendiği anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmazların tutanaklarının tüm aramalara rağmen bulunamamış olması, kadastro mahkemesinin görevini ortadan kaldırmaz. Bu halde tutanakların ihyası düşünülmelidir.....

                      UYAP Entegrasyonu