AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2014 NUMARASI : 2013/456-2014/455 Taraflar arasındaki ziynet eşyalarının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesi ile; Tarafların 04/06/2009 tarihinde evlendiklerini, düğünde müvekkiline ailesi, eş dost ve akrabaları tarafından 12 tane bilezik, 70 adet küçük altın ve 4 tane de yarım altın ziynet eşyası takıldığını, davalının altınları müvekkilinden alarak bozdurduğunu, bedelinin davalıda kaldığını, müvekkilinin ziynetleri davalıdan istediğini, davalıdan bu konuda herhangi bir yanıt alamadığını, müvekkiline ait 12 adet bilezik, 70 tane küçük altın ve 4 tane de yarım altın ziynet eşyasının davacıya iadesini ve teslimini, olmadığı takdirde şimdilik 27.000 TL'nin dava...
faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 17.10.2018 havale tarihli dilekçesi ile çeyiz ve ziynet eşyası alacağı yönünden talebini 46.290,00 TL olarak belirlemiştir....
Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, kadının ispatlaması gerekir. Bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan, düğün sırasında takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu eşyaların iade edilmemek üzere kocaya verildiği, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup müşterek ihtiyaçlar için harcandığı hususu davalı tarafça kanıtlandığı takdirde, koca bunları iadeden kurtulur. Somut olayda davacı kadının iddiası, düğünde takılan ziynet eşyalarının davalı tarafından araç alımı sırasında bozdurulduğu ve iade edilmediği yönündedir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, katılma alacağı ve ziynet, çeyiz eşyalarının aynen, mümkün olmaması halinde bedelinin iadesi alacağı istemine ilişkin olup uyuşmazlık, tasfiye konusu malın hangi tarihteki değerinin esas alınması gerektiği, kişisel mal savunması ve ispatı, eksik inceleme bulunup bulunmadığı, ıslah dilekçesinin süresinde verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ıncı maddesi, 33 üncü maddesi, 176 ncı ve devamı maddeleri, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1 inci maddesinin ikinci fıkrası, 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası. 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmazsa bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dilekçesinde ve yargılama sırasında, davalının, başka kadın ile olan ilişkisi nedeni ile huzursuzlukların başladığını, daha sonra davacının iki çocuğu ile evden kovulması nedeni ile ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; 15/06/2013 tarihli "ziynet eşyası için senettir" başlıklı belgede yazılı eşyaların davalılar tarafından teslim alınmasına rağmen, iade edilmediğinden bahisle iadesine yönelik alacak talebine ilişkin olduğu, imzası inkar edilmemiş yazılı belgedeki eşyaların davacıya iade edildiğini davalıların aynı mahiyette yazılı bir belge ile ispat etmesi gerekeceği, davalıların böyle bir belge sunamadığı, kaldı ki senette yazılı ev eşyalarının müşterek konutta bulunduğu ve iadeye hazır olduklarını kabul ettikleri, bu itibarla senette her iki davalının da imzası olması nedeniyle müşterek ve müteselsil olarak sorumlu tutuldukları gerekçesiyle ev eşyaları yönünden davanın kabulü ile; 16/10/2017 ve 18/01/2017 tarihli eşya bilirkişisinin düzenlediği raporlarda ayrıntıları yazılı eşyaların aynen, olmadığı takdirde bedelleri olan 907,00 TL ve 5.435,00 TL olmak üzere toplam 6.342,00 TL ile çeyiz-ziynet senedinde yazılı...
Uyuşmazlık ve hukuki nitelendirme Asıl dava, ziynet eşyalarının aynen, mümkün olmaması halinde bedelinin iadesi ile katılma alacağı istemine ilişkin olup uyuşmazlık; istinaf incelemesinin duruşmalı yapılıp yapılmayacağı, kişisel mal savunması, ispatı, değer tespitinin usulüne uygun olarak yapılıp yapılamadığı, dava konusu malların değerlerinin güncelliğini yitirip yitirmediği, ziynet alacağı değerinin belinlenmesinde hangi tarihin esas alınacağı noktasında toplanmaktadır. 2....
un davada dayanılan 04.01.2001 tarihli eşya senedinde yazılı eşya ve ziynetleri teslim edip, davanın diğer taraflarından ayrı bir evde ikamet etmesine göre temyiz eden davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin ziynet eşyalarına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı vekili, dava dilekçesinde müvekkilesinin davalı ... ile evlenmesi sırasında davada dayanılan eşya senediyle, senette yazılı bulunan ziynet eşyaları ve diğer eşyaların davacı tarafından davalılara teslim edildiğini, daha sonra taraflar arasında geçimsizlik çıktığını ve davalı eşin davacıya şiddet uygulayarak, ortak konuttan attığını, davacının giysilerini dahi alamadan evden ayrılmak zorunda kaldığını belirterek, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmazsa bedelinin tahsilini talep etmiştir....
Ziynet eşyası davasında dava konusu altınların varlığı ve bu altınların kadın eşte olmadığı şüpheye yer vermeyecek şekilde ispatlanmalıdır....
Davalı vekili, cevap dilekçesinde; senedin zorla imzalatıldığını, eşyaların teslim edilmediğini, 5 adet bilezikten 4 adeti ile altın takı setinin davacının ailesine verildiğini, 1 adet bilezik, saat ve altın künyeleri davacının yanında götürdüğünü savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; künyelerin, saatin ve 1 tane bileziğin davacının üzerinde olduğu, 4 bilezik ve 2 takı setinin davacının rızasıyla, düğün masrafları için satıldığı, eşyalardan sadece mutfak eşyalarının davacı tarafından getirildiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile, ziynet eşyası talebinin reddine, mutfak eşyası bedeli olan 50 TL' nin tahsiline karar verilmiş; hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, dava; ziynet ve çeyiz eşya bedeli istemine ilişkindir....